Otlakları takip ederek, çünkü yaşamları buna uyarlanmıştı, doğuya göç ettiler. | TED | مهاجرين شرقا عبر الأراضي العشبية لأنها كانت ملائمة لهم ولطريقة حياتهم، |
Yanımda Richard Glover var. 105'ten doğuya doğru geliyor. 110'a yaklaşıyor. | Open Subtitles | ريتشارد جلوفر معي انه على طريق 105 شرقا يقترب من 110 |
83 güney ve bu yol seni l-40 doğuya götürür. | Open Subtitles | حسنا، ذلك 83 جنوب. وهذا الطريق هنا س 140 شرقا |
1990'dan beri tekrar Berlin'de. Doğu'da ve Batı'da çeşitli ev adresleri var. | Open Subtitles | عاد لبرلين منذ العام 1990 العديد من عناوين صناديق البريد شرقا وغربا |
Batı 2'ye sonra Doğu 5'e kaldır. 12 yukarı çevir ve afiyet olsun. | Open Subtitles | طيري 2 إلى الغرب، و 5 شرقا وطيري أعلى إلى 12 وتناولي وليمة. |
Buradan dokuz mil doğuda bir Eskimo köyü var. | Open Subtitles | هناك قرية منعزلة تبعد 9 أميال شرقا من هنا |
"doğuya doğru yola koyuluyorum, ahbap" mı demek istedin yoksa? | Open Subtitles | ألا تعني ذاهب شرقا وللأسفل ، يا صديقي العزيز ؟ |
Chin, Randall Ala Wai Bulvarı'ndan doğuya doğru yol alıyor. | Open Subtitles | شين,نحن حصلنا على راندال متجه شرقا الى شارع علاء واى. |
doğuya gidebilir ya da kuzeye geri dönebilirdi, ama hayır, yalnızca güneye. | Open Subtitles | كان بإمكانه ان يذهب شرقا او ان يهرب شمالا لكن لا,دائما جنوبا |
"Buradan da sol tarafa doğru, ...White Crag'in kuzeydoğusundan, doğuya doğru 10 adım." | Open Subtitles | والاتجاه شمال شرق حتى الصخرة البيضاء والمشي عشر شرقا |
Ama Smiler kaza geçirdiğinde doğuya gittiğine göre para orada olamaz mı? | Open Subtitles | لكن لماذا اتجه سمايلر شرقا عندما قام بالهروب إذا كان المال مدفونا هنا بالأسفل بمكان ما ؟ |
Şimdi gözlerini aç ve bulunduğun yerden kuzeye ve güneye doğuya ve batıya bak çünkü görmekte olduğun bütün memleketi sana ve ebediyen soyuna vereceğim. | Open Subtitles | إرفع الآن عينيك و إنظر إلى المكان حيث أنت شمالا , جنوبا , شرقا و غربا |
Oradan 5 km doğuya gidersen Bart Jason'ın çiftliğine varırsın. | Open Subtitles | اتجه شرقا من هناك ثلاثة اميال ستواجهك مزرعة مكدونالد |
Önce Hindistan'a yayıldı... sonra doğuya, Çin'e doğru ilerledi... ardından batıya, Afganistan ve İran'a yöneldi. | Open Subtitles | اولا انتقلت الى الهندستان ثم تحركت شرقا الى الصين ثم اتجهت غربا الى افغانستان و فارس |
Köprüyü ele geçirdiğinde ve 30.Kolordu üzerinden geçtiğinde, doğuya, Almanya, endüstrisinin tam kalbine; | Open Subtitles | و عندما تؤمن الجسر و تعبره الفرقة الثلاثين يمكننا أن نتحول شرقا إلى قلب ألمانيا الصناعية |
Sonra sözüm ona doğuya doğru gitmemiz gerekiyordu. Doğu bu tarafta demek istediğim. | Open Subtitles | ومن المفترض انّ نتوجّه شرقا اتعلم ، باتجاه الشرق |
Doğu, batı, kuzey, güney, kimse beni bulamaz. | Open Subtitles | شرقا وغربا ، شمالا وجنوبا لن يجدني أحد أبدا |
Sasha, Doğu yönüne git, Elçiliğe doğru. | Open Subtitles | ساشا ، اذهب شرقا الى السفارة هل نحن تائهون ؟ |
Kampımız şu tarafta... 20 mil doğuda, bataklık yakınında... | Open Subtitles | مخيم في هذا الاتجاه حوالي عشرين ميلا شرقا قريبا من المستنقع |
Kahverengi Chrysler arkalı araba için takip istiyorum Tucker White tarafından sürülüyor ve Dover Sokağının doğusuna gidiyor. | Open Subtitles | أريد وضع نشرة أوصاف عن سيارة كرايسلر بنية اللون يقودها تاكر وايت تتجه شرقا عبر شارع دوفر |
Aslında, ağacın tam 15,5 adım doğusunda ağaç ta ana yoldan 136 adım uzaklıkta. | Open Subtitles | في الحقيقة لقد كان يبعد 15 خطوة شرقا وهو يبعد ب 136 خطوة على الطريق الرئيسي |
Almanlar yürüyüslerini doguya dogru devam ettirir ve tekrar esirler alirlar. | Open Subtitles | استأنف الالمان توجههم شرقا وقاموا بأسر السجناء مجددا |
1000 km doğudaki Patagonya kıyısında bir dev Fırtına Kuşu da yemek arayışında. | Open Subtitles | ستمائة ميل شرقا على ساحل باتاغونيا, طائر النوء العملاق يبحث عن وجبة أيضا. |