Dediğimi kanıtlıyor. Birinin çitin çevresiyle ilgili bir şey yapması lazım. | Open Subtitles | لقد اوضحت وجهة نظري, يجب ان نفعل شيء بخصوص هذا الحاجز |
- Ben bu konuda bir şey bilmiyorum. - Şimdi de ben seni arıyorum. | Open Subtitles | انا لا اعلم اي شيء بخصوص هذا ، والأن انا معك |
Bu taş model için bir şeyler yapmak zorundayız. | Open Subtitles | يجب أن نفعل شيء بخصوص هذا العارض الاسمنتي |
Belirli bazı anahtar pazarlarda çok fazla televizyon kanalı olmasıyla ilgili bir şeyler. | Open Subtitles | شيء بخصوص امتلاك عدد كبير من قنوات التليفزيون فى بعض الأسواق الرئيسية |
Çay demlemek hakkında bir şey vardır, torba çaylarla aynı lezzeti yaratamazsınız. | Open Subtitles | هناك شيء بخصوص الشاي المُخَمَّرِ أنك لا تَستطيعُ مضاعفته مَع الحقيبة |
Oliver kot pantolonuyla okula gittiği sabah, bu konuda bir şeyler yapabileceğimi fark ettim. | TED | في ذلك الصباح حينما غادر اوليفر للمدرسة يرتدي ذلك الجينز، أدركت أنه بإمكاني فعل شيء بخصوص هذا الأمر |
niçin bu kadar kaderci olduğumuz hakkında konuşacağım yaşlanmayla ilgili birşey yapma hususunda | TED | كما سأخبركم كيف أنّه ومع أنّنا متأكدون... من أنّه لا يمكن عمل شيء بخصوص التقدّم في العمر... |
Bununla alakalı bir şey bilmiyorum, Komiser. | Open Subtitles | لا أعرف شيء بخصوص هذا أيها القائد |
Eğer düştüğü gece hakkında bir şeyler hatırlayabilirse, uçağın düştüğü yer hakkında bize bir fikir verebilir. | Open Subtitles | إن استطاع أن يتذكر أي شيء بخصوص تلك الليلة فربما يساعدنا ذلك لمعرفة مكان ارتطام الطائرة |
Bu köpek konusunda bir şeyler yapmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تعمل شيء بخصوص هذا الكلب |
Yürütülmekte olan soruşturma kurulu ile ilgili bir şey dedi mi? | Open Subtitles | هل قال أي شيء بخصوص هيئة المحلفين الكبرى؟ ـ بخصوص تعيينهم؟ |
Evet, ve o harika çünkü beni anlıyor nasıl gizli duygular artar sonrada patlar ve bununla ilgili bir şey yapmazsın. | Open Subtitles | اجل, وهي رائعة لأنها متفهمة كيف يمكن ان تنفجر المشاعر المكبوتة ..اذا كنت لا تفعل شيء بخصوص, الـ |
Ateş ettiğin anla ilgili bir şey hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكر أي شيء بخصوص إطلاق النار؟ بالكاد |
Hayır, bu konuda bir şey bilmiyorum. Bilmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا ، انا لا اعلم اي شيء بخصوص هذا ولا اريد ان اعلم |
- Ben bu konuda bir şey bilmiyorum. - Şimdi de ben seni arıyorum. | Open Subtitles | انا لا اعلم اي شيء بخصوص هذا ، والأن انا معك |
Takip cihazları için bir şeyler yapmamız gerek. | Open Subtitles | لابد أن نفعل شيء بخصوص شرائح التعقب |
Kısa boylular için bir şeyler yapabiliriz. | Open Subtitles | فلنفعل شيء بخصوص الأقزام. |
Bayan Dolan'ın üye olduğu destek grubuyla ilgili bir şeyler bulabildin mi? | Open Subtitles | هل تمكنت من العثور على شيء بخصوص مجموعة الدعم عبر الانترنت التي كانت السيدة دولان موجودة فيها؟ |
Afrika'da ölen insanlarla ilgili bir şeyler yapacak mısın peki? | Open Subtitles | هل ستفعل شيء بخصوص الناس الذين يموتون في أفريقيا؟ |
Yani bıçaklı dostumuz hakkında bir şey yok, öyle mi? | Open Subtitles | إذن لم يكن هناك شيء بخصوص صديقي صاحب السكاكين؟ |
Bu konuda bir şeyler yapmalıyız. | Open Subtitles | أنا أخبركِ يجب أن نفعل شيء بخصوص حياتنا |
- İşle ilgili birşey söyledi mi? | Open Subtitles | هـلّ قـال أيّ شيء بخصوص المهمّـة؟ |
Bununla alakalı bir şey bilmiyorum, Komiser. | Open Subtitles | لا أعرف شيء بخصوص هذا أيها القائد |
Sizin de bu konu hakkında bir şeyler yapmak isteyebileceğinizi düşündüm. | Open Subtitles | وأنا أفترض بأنّك قد ترغب في فعل شيء بخصوص هذا |
Bu gece gidilecek uzun yolumuz var ve öncelikle Jamie konusunda bir şeyler yapmalıyız. | Open Subtitles | لدينا مسافة ليست قصيرة للذهاب الليلة ويجب أن نفعل شيء بخصوص (جيمي) أولًا |
Bir dahaki sefere bana görevle ilgili hiçbir şey söyleme. | Open Subtitles | في المرة القدمة التي اسالك فيها عن اي شيء بخصوص المهمة, ارجو ان لا تخبرني بشيء |
Haklı olabilir, ama bu konuda hiçbir şey yapamaz. | Open Subtitles | قد يكون محقاً، لكنه لن يفعل شيء بخصوص ذلك |