"صبراً" - Traduction Arabe en Turc

    • sabırsızlanıyorum
        
    • sabır
        
    • sabırlı
        
    • Sabredin
        
    • bekliyorum
        
    • sabrım
        
    • bekleyemiyorum
        
    • Sabret
        
    • bekleyemeyeceğim
        
    • ¢ Ü
        
    • sabırlısın
        
    • sabırsızlanıyordur
        
    Biliyor musun, o elbiseyi almak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles أتعلم, لا أُطيق صبراً للحصول على ذلك الفستان
    Şu sandalyeyi parçalamak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles يا رجل, لا أطيق صبراً حتى أحطم ذلك الكرسي
    İyi bir polisin yaklaşımı için zaman ve sabır gerekir. Open Subtitles مبادرة الشرطية الصالحة تأخذ وقتاً و صبراً
    İstekli oldukları kadar sabırlı olabilselerdi,.. Open Subtitles الآن، لو أن هناك شخص يملك صبراً بمقدار حماسهم
    Sabredin, Rahibe Mary Mengele, ellerinden geleni yapıyorlar. Open Subtitles "صبراً أخت "ماري مينجلا إنهم يبذلون قصارى جهدهم
    Hevesle yeni geleceğime adıma atmayı bekliyorum. Open Subtitles في الموعد أنتظر لا أطيق صبراً لبدء شريط حياتي
    Bir gün kendi bebeğimi doğurmak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أطيق صبراً حتى أُنجب طفلاً في يوم من الأيام
    Tadına bakman için sabırsızlanıyorum. Kurutulmuş meyve kıymalı. Open Subtitles لا أطيق صبراً أن تجربي هذه إنها خليط من الزبيب و التفاح
    Evet, onları tepelemek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles نعم ، لا أطيق صبراً لأعطي الألمان ما يستحقون
    Mahkemede bu kaset gösterildiğinde suratlarındaki ifadeyi görmek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أطيق صبراً على رؤية النظرة التي ستعلو وجوههم حين عرضنا لهذا بالمحكمة
    Yüz saat boyunca Dedikoducu Kız izlemek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أطيق صبراً حتى أشاهد ''العديد مِن الحلقات من مسلسل ''جوسيب جيرل
    Tanrı bu gibi durumlarda sabır verir. Open Subtitles لا تقلقي، منحني الرب صبراً على مثل هذه الأحداث.
    Bana sonsuz sabır ve sadakat gösterdin. Open Subtitles لقد أظهرتِ لي صبراً ووفاءاً لا حدود لهما.
    Güzel çünkü bundan kaçınmak siz ve kurulunuz için fazladan sabır gerektirecektir. Open Subtitles جيد, لأنَّهُ من أجل أن نمنع وقوع ذلك فإنَّ ذلكـ يتطلبُ صبراً جماً منكـَ خاصةً ومن اللجنةِ الموجودةِ عامة
    Bütün sabah, ona karşı daha nazik ve sabırlı olsaydım keşke diye düşündüm. Open Subtitles طوال الصباح كنت أتمنى لو أنني كنت أكثر لطفاً و صبراً معها
    Öyle var sayıyorsun, onlar en sabırlı varlıklar değiller, sen ne umuyordun? Open Subtitles بالتأكيد إنهم ليسوا أكثر الكائنات صبراً ماذا توقعت ؟
    Doğruymuş, ne kadar kötü huylu biri olursan, o kadar sabırlı olursun. Open Subtitles ،هذا صحيح، كلما ازددتَ ازعاجاً كلما ازدادت شخصيتكَ صبراً
    Sabredin, Efendim. Bekleyin. Open Subtitles صبراً يا صاحب السمو ، انتظر
    Evet, bu günü atlatıp, sıcak bir banyo yapmayı dört gözle bekliyorum. Open Subtitles أجل، لا أطيق صبراً حتى ينتهي هذا اليوم وآخذ حماماً طويلاً
    Artık ne vaktim kaldı, ne de sabrım. Open Subtitles الوقت يداهمني وليس لدي صبراً على الإطلاق
    Çıplak görmeyi bekleyemiyorum. Acaba doğuştan mı sarışın? Open Subtitles إنني لا أطيق صبراً بأن أراها عاريه إنني أتسائل إذا ما كان شعرها أشقر طبيعي
    Sabret evlat. Sabret. Open Subtitles صبراً بنى, صبراً
    Rhys'in annesinin yüzünü görmeyi bekleyemeyeceğim. Open Subtitles لا أطيق صبراً لأرى التعبير على وجه أم ريس
    ¢Ü Tekrar yola çıkmak için bekleyemedim ¢Ü Open Subtitles لا أطيق صبراً" "لأصل للطريق مجدداً
    Sen benden çok daha sabırlısın. Open Subtitles حسنٌ ، إنك أكثر صبراً مني
    Tabii, eminim öyle çok ilgisini çekmiştir ki, seninle yalnız kalmak için sabırsızlanıyordur. Open Subtitles بالتأكيد. أراهن أنه مهتم به جداً لدرجة أنه لا يطيق صبراً على الانفراد بك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus