Ama en iyi casus annesin! kendin gibi olmana bayılıyorum. | Open Subtitles | و افضل والدة للاطفال الجواسيس احبك عندما تكونين على طبيعتك |
- Aynen böyle. kendin ol yeter. Tüm gösteri boyunca yanında olacağım. | Open Subtitles | تماما , فقط تصرفي على طبيعتك , وانا سأكون موجود طوال الوقت |
Bak, sakin ol ve normal davran, daha olgun olmaya çalış. | Open Subtitles | اسمع، فقط تصرف بهدوء وعلى طبيعتك وحاول ان تبدو اكبر سناً |
Kavgayı seviyorsun. Bu senin doğanda var. Beklediğin için teşekkürler. | Open Subtitles | تحب القتال إنها طبيعتك شكراَ على الانتظار |
İnsanlar, özellikle de erkekler doğal ve normal olman nedeniyle seni daha çok sevebilir. | Open Subtitles | الناس, وخاصة الرجال, يجدون من السهل ان يُعجبوا بك انت, فأنت طبيعية و على طبيعتك |
kendinde değilsin. Kalbim birden göğsümü yumruklamaya başladı sanki! | Open Subtitles | أنت لست على طبيعتك قلبي يضرب في صدري فجأة |
kendin gibi olmak zorundaydın sanki... değil mi, seni ahmak? | Open Subtitles | ،كان عليك التصرّف على طبيعتك فحسب أليس كذلك أيّها الأبله؟ |
Yeniden kendin gibi olmanı ve beni çağırmanı istiyorum. - Çok yakında, bayan. | Open Subtitles | أريدك ان تعود الى طبيعتك اللطيفة والشهمة مرة اخرى وتأتي لزيارتي |
Sana içtenlikle söylüyorum, kendin ol. | Open Subtitles | أنا أطلب منك بكل صراحة أن تكونى على طبيعتك. |
- Donnie. - Evet? - Oraya vardigimizda kendin gibi davranmamaya çalis, olur mu? | Open Subtitles | دوني حين نصل لهناك حاول ألا تتصرف على طبيعتك |
Tatlım, birçok arkadaşın olacaktır. Tek yapman gereken kendin olman. | Open Subtitles | عزيزتي ، ستكسبين الكثير من الأصدقاء، ليس عليك إلا التصرف على طبيعتك |
- Bugün pek kendin gibi görünmüyorsun. - Gerçekten mi? Nasıl görünüyorum? | Open Subtitles | ـ أنت لست علي طبيعتك اليوم ـ حقاً، وما هي طبيعتي |
Senin için çok normal olan şeyler başkalarının açısından farklı görünebilir. | Open Subtitles | تلك صفات تناسب طبيعتك الصريحة وهى مقبولة فى عيوننا |
O zaman senin doğanda olanı yap... o çocuk kollarındayken hissettiğini hissedeceksin. | Open Subtitles | أذن أفعل ما تمليه عليك طبيعتك وسوف تشعر بما شعرت به وانت تضع الطفلة بين ذراعيك |
O zaman senin doğanda olanı yap... o çocuk kollarındayken hissettiğini hissedeceksin. | Open Subtitles | أذن أفعل ما تمليه عليك طبيعتك وسوف تشعر بما شعرت به وانت تضع الطفلة بين ذراعيك |
Hayır. Sadece doğal ol. Kimse öyle bir giriş yapmaz. | Open Subtitles | كن على طبيعتك فحسب لا أحد يدخل غرفة هكذا |
Belki kafatasın kırılmıştır ve kendinde değilsindir. | Open Subtitles | ربما يكون السبب أنه لديكَ جمجمة متصدّعة ولستَ على طبيعتك |
Bütün yıl boyunca birbirimizden kopuşumuzu seyrettim ve seni eski haline getirmeye çalıştım. | Open Subtitles | كل هذه السنة, فقط اشاهد انفسنا نفترق وانا احاول استعادتك لتكوني علي طبيعتك |
Senin keyfin ihtiyaç duyulduğunda yerine geliyor. Sen busun. | Open Subtitles | متعتك تأتي من حاجة الناس إليك هذه هي طبيعتك |
doğan gereği tek bir şeyi doğru yapabiliyorsun. | Open Subtitles | طبيعتك لا تسمح لك إلا بأن تفعل شيئا واحدا فقط بصورة صحيحة |
normale dönebilmen için onun neye ihtiyacı olduğunu bulman gerek. | Open Subtitles | عليك معرفة ما تحتاجه لكي تتمكن من العودة إلى طبيعتك |
Senin gerçek olmanı, düşünmeni ve yaşamanı istemiyor. O seni sevmiyor. | Open Subtitles | أنه لا يريد منكِ أن تكوني على طبيعتك, تفكري وتعيشي.أنه لا يحبك |
Çıktığında hiçbir anın yoktu, ama yapılması gerekeni yaptın çünkü sen böyle birisin. | Open Subtitles | حين خرجتَ من السُبات كانت ذكرياتك ممحاة لكنك اهتديت للصواب، لأنه لا مناص من طبيعتك الحقّة. |
olduğun şeyi kabullenmek zorunda... kalacağın günler de gelecek. | Open Subtitles | سيأتي الوقت الذي يجب عليك الخروج من الخزانة وتتقبل طبيعتك على ما أنت |
Bence sen doğuştan utangaçsın, ne dersin? | Open Subtitles | انا اقول انكى خجولة للغاية وهذه هى طبيعتك .. هل تعلمين ذلك؟ |
Kuralları, her neyse kişiliğin yüzünden bunlar senin için de geçerli. | Open Subtitles | قواعدهم ، أيّـا تكن مـازالت تنطبق عليكِ ، بسبب طبيعتك |