"طلبت منك" - Traduction Arabe en Turc

• Senden
• istemiştim
• istedi
• söylemiştim
• istediğim
• dedim
• demiştim
• sizden
• istesem
• istediğimde
• söyledi
• söyledim
• istersem
• rica
• teklif

-Dur bakalım, anladım mı? Senden onunla gitmeni istiyor işi için. -Evet.
دعني أستوضح الأمر لقد طلبت منك الحضور لحفلة لشركتها لتحافظ على وظيفتها

Ben Senden kompozisyon yazmanı istiyorum sense bir kızı gözlemliyorsun.
لقد طلبت منك أن تكتب مقالاً وأنت تقوم بمراقبة فتاة

Duncan ayrılmak istediğinde işini bitirmek istemiştim.
عندما اراد دانكان التمرد, طلبت منك ان تدعنى اتعامل معه

Hey, dinle, beni bulmanı istedi Senden. Beni buldun, tamam mı?
اسمع, هي طلبت منك بإن تعثر علي انت عثرت علي حسناً؟

Sana bir saat önce o çantayı arabaya koymanı söylemiştim!
لقد طلبت منك أن تضعِ الحقيبة فى السيارة منذ ساعة

Neden Senden istediğim zaman kasetimi dinlemedin?
لِمَ لم تستمع للشريط عندما طلبت منك ذلك؟

Tavuk dedim sana, kahrolası!
اللعنة؛ طلبت منك الإمساك بتلك الدجاجة؛ ابتعد عن طريقي

Peggy, sana o el bombalarıyla dikkatli ol demiştim ama.
بيجي، طلبت منك أن إرضاء كن حذرا مع قنابل يدوية.

Eğer Senden bekaretimi almanı rica etsem, sorun olur mu?
إذا طلبت منك أن تفض عذريّتي هل تكون هذه مشكلة؟

Lütfen bunu yapma. Güvenli geçiş izni için Senden yardım istedim.
أرجوك، أرجوك لا تفعل هذا لقد طلبت منك باحترام عبورا آمنا

Senden ilâç almanı istedim ve senin elinden gelen bu mu?
لقد طلبت منك شراب عرق الذهب وهذا أفضل ما لديك ؟

Adam yollayıp para istedim Senden, göndermedin.
طلبت منك في رسالة مبلغ معين من الذهب، ورفضت ذلك..

Senden kahvaltıda bana katılmanı istemiştim.
طلبت منك الانضمام الى على الافطار هذا هو الغداء

Senden dün öğlen 2'ye kadar yerime bakmanı istemiştim.
لقد طلبت منك بالأمس بأن تشغل مكاني حتى الساعة الثانية.

Telefonundaki herhangi bir dosyayı silmenizi istedi mi, istemedi mi?
هل طلبت منك حذف أي ملفات على هاتفها أم لا؟

Bana geri getirene dek onu sıkı sıkı tutmanı söylemiştim.
طلبت منك أن تتمسّك به حتّى تتمكّن من إعادته لي

Bu Senden istediğim tek şey. Lütfen.
إنه الشيء الوحيد الذي طلبت منك أن تفعله ، من فضلك ؟

Sana yazmanı söylemedim. Sadece, " Çek" dedim.
لم اطلب منك ان تكتب لقد طلبت منك ان تتوقف وحسب.

Yavaş git demiştim. Memur bey, yavaş gitmesini söylemiştim.
طلبت منك أن تهدّئي السرعة، طلبت منها ذلك أيها الضابط.

MacKenzie aynısını sizden istese siz de yapardınız öyle değil mi?
لو أن عشيرة ماكنزي طلبت منك فعل هذا ألم تكن لتفعل؟

Bütün gece kalmanı istesem bunun korkunç olduğunu düşünür müydün ?
تعتقد بأنه سيكون فظيع إذا طلبت منك ان تبقى اليله كلها؟

Onu tutmanı istediğimde, en iyi yolu; kollarını arkasından yakalamaktır.
إن طلبت منك ان تمسك الفتاة من الأفضل ان تقف

Tara Jane sana yardım istersem söylemen gereken şeyleri mi söyledi?
هل قالت لك تارا جين ماذا تقولي بحال طلبت منك المساعده؟

Sana defalarca beladan uzak durmanı söyledim.
طلبت منك مراراً و تكراراً أن تبتعد عن المشاكل

Dinleyecek ve gözlem yapacaksın. Bir şey yapmanı istersem yapacaksın.
سوف تستمع وتراقب ، وإن طلبت منك فِعل شي فإفعله

Sadakatinize güvenmek için benim teklif edebileceğimden çok daha fazlası.
انه اكثر مما يمكننى ان اقدمه لك, لو طلبت منك ان تُخلص لى