"عدتي" - Traduction Arabe en Turc

• döndün
• geldin
• dönmüşsün
• döndüğünü
• Alet
• Döndüğünden
• döndünüz
• dönüyorsun
• Geri döndüğüne
• aletlerimi
• geliyorsun

Ama sonra geri döndün ve sonra... altıncı günün akşamı birbirimizi gördüğümüzde... bu bana iki günmüş gibi geldi.
وعندما عدتي في مساء اليوم السادس وتقابلنا بدا كأنه يوميـن

Tanrım, sonunda döndün. Bu kadar uzun sürmeyecek demiştin.
إلهي , لقد عدتي , قلتي بأنكِ لن تتأخري لمدة طويلة

Merhaba, hayatım. Okuldan döndün mü?
مرحباً، ياصغيرتي هل عدتي من المدرسه منذ قليل؟

Sesini duymak güzel. Eve ne zaman geldin?
من الجيد ان اسمع صوتك متي عدتي إلي البيت؟

Emirlerin onu orada bırakmakmış ama onun için geri dönmüşsün. Çapraz ateş altında kalmışsın.
وقد أمرتي بتركه ولكنكِ عدتي لإنقاذه وقد أُصبتِ جرّاء تبادل إطلاق النيران

CTU' ya geri döndüğünü bilmiyordum.
لم أعرف أنك عدتي للعمل في وحدة مكافحة الإرهاب

Ona neden döndün, Dawn?
ماذا تفعلي معه بعد ان عدتي اليه يا داون؟

Rachel, geri mi döndün? Biesbosch'dan ileriye gidemedik.
ـ راشيل أنت عدتي ثانيه ـ لم نذهب أبعد من بيزبوش

Rachel? - döndün mü? - Biesbosch'u geçemedik.
ـ راشيل أنت عدتي ثانيه ـ لم نذهب أبعد من بيزبوش

Ne olduğunu bilmek mi istiyorsun ben gidiyorum. Bebeğim, neden bu kadar erken döndün?
مايحصل حقا هو أنني سأغادر. عزيزتي, لماذا عدتي مبكرا جدا؟

Ama geri döndün ve bu iyi bir haber, yani beraberce çözeriz değil mi?
، لكنك عدتي ، هذه أخبارٌ جيدة لذا سوف نجد حلاً ،أليس كذلك ؟

...O senin arkadaşların-- Marisol, döndün demek.
تغيرين حياتهم إلى الأبد لقد عدتي ماريسول

Kral'ı baştan çıkarmak için tam zamanında geldin.
لقد عدتي في الوقت المناسب لتغوي الملك الفرنسي

Buraya tekrar ders vermemi dinlemeye mi geldin?
هل عدتي إلى هنا لمجرد سماع محاضراتي لكِ ثانيةً؟

Bir an 10 yaşıma döndüm. İşten mi geldin?
شعرت اني بعمر 10 سنوات مجددا عدتي للتو من العمل؟

Güzel, dönmüşsün. Wilhelmina seni görmek istiyor.
جـيـد ,لقد عدتي ويليمينا تريد ان تراك

Fakat ne istediğime daha fazla dikkat etmeliymişim, çünkü sen çoktan "Eski Sam'e" geri dönmüşsün.
لكن يجب ان احذ مما اتمني لانك... لانك بالتأكد عدتي

Geri döndüğünü biliyor, ama nereye gittiğini veya kimi aldığını bilmiyor.
إنه يعرف أنكِ عدتي ولكن لا يعرف أين ذهبتي ولا من قابلتي

Kamyonete git, büyük kutunun kilidini aç ve bana tahta Alet kutumu getir.
،إذهب للشاحنة ،أفتح القفل عن الصندوق الكبير .وأحضر لي صندوق عدتي الخشبي

Eve Döndüğünden beri bir çok kişiyle birlikte oldun.
نعلم أنّكِ حضيت بعدة شركاء . جنسيّن منذ عدتي إلى الوطن

Sen ve Bart yeni döndünüz. Neden tekrar hazırlanıyorsun?
للتو عدتي انت وباس لماذا تحزمين الحقائب؟

Önce, o adama dönüyorsun sonra da hamile kalıp geliyorsun!
أولا ، عدتي لذلك الرجل ! وبعدها حملتي منه ايضاً

Geri döndüğüne inanamıyorum.
لا أصدق أنكِ عدتي

Her zaman kendi aletlerimi kullandım.
أستعمل دائمآ عدتي

Seni son gördüğümde kumsala doğru yürüyordun. Şimdi sana burada rastlıyorum. Yanıma geliyorsun.
آخر مرة عدتي للرمل و الآن أنتِ هنا ، عدتي لي