"عدوك" - Traduction Arabe en Turc

    • düşmanın
        
    • Düşmanını
        
    • düşman
        
    • düşmanının
        
    • düşmanınız
        
    • düşmanı
        
    • düşmanınızı
        
    • düşmanınla
        
    • Düşmanına
        
    • düşmanından
        
    • düşmanların
        
    • düşmanınım
        
    • Düşmanınızın
        
    • Düşmanlarını
        
    • düşmanınızdır
        
    En azından orada düşmanın gözünün içine bakabiliyordun. Sadece biz ve onlar vardık. Open Subtitles هناك على الأقل يمكنك أن تنظري في عين عدوك إما نحن أو هم
    Buraya kadar geldiğime göre, artık düşmanın olmak için bir sebebim yok. Open Subtitles ، الآن بعد جئت لهذا الحد ليس لدي سبب لأن أكون عدوك
    -Vaktim olmadı. Ben senin düşmanın değilim yüzbaşı. Sadece işimi yapıyorum. Open Subtitles انا لست عدوك ايها الكابتن انا احاول ان اقوم بعملي
    Bu kesik daha büyüktür ve Düşmanını daha hızlı öldürür. Open Subtitles هكذا، فكلما كانت الضربة أعمق كلما كان موت عدوك أسرع.
    düşman kendinden aşırı derecede emin olduğunda konsantrasyonumuzu ikiye katlamalıyız. Open Subtitles عندما يكون عدوك زائد الثقة بنفسه يجب أن نُضاعف تركيزنا
    Almancada, düşmanının anüsü zarar gördüğünde duyduğun mutluluk için kullanılır. Open Subtitles إنها كلمة ألمانية تُقال حينما تشعر بالأرتياح لأن عدوك مُنهمك.
    Prens Barin! düşmanınız ben değilim, Ming. Ve bunu biliyorsunuz. Open Subtitles الأميرباربن انا لست عدوك مينج هو عدوك وانت تعلم ذلك
    Bence şu görünmeyen düşmanın biraz deli. Open Subtitles حتى فر من بين يديّ عدوك الغير مرئي هذا أؤكد لك انه بالتأكيد مجنون، سونيل
    Aradaki fark, en azından savaşta düşmanın kim olduğunu biliyorsun. Open Subtitles الفرق هو, أنه في الحرب... على الأقل تعرفين من عدوك
    Bizi düşmanın haline getirme Taylor. - Bu bir tehdit mi Roger? Open Subtitles لا تجعليننا عدوك يا تايلور هل هذا تهديد يا روجر؟
    Ya düşmanın on santim yakınındaysa o zaman ne yapacaksın... ..tostoparlak mı olacaksın yoksa yumruğunla onu delip geçecek misin? Open Subtitles ماذا لو كان عدوك يقربك بثلاث بوصات فقط ؟ ماذا ستفعلين حينها ؟ هل ستتقوقعين مختبئة ؟
    Ya düşmanın... 10 santim önündeyse o zaman ne yapacaksın kabuğuna mı çekileceksin yoksa YUMRUĞUNU onun içinden mi geçireceksin? Open Subtitles ماذا لو كان عدوك يقربك بثلاث بوصات فقط ؟ ماذا ستفعلين حينها ؟ هل ستتقوقعين مختبئة ؟
    düşmanın yere düştüğü anda işini bitirmen gerekir. Open Subtitles يجب أن تقضي على عدوك عندما يكون على الأرض
    Can Düşmanını unutmamak için ne yapman gerek biliyor musun? Open Subtitles هل تعرف ما يجبُ عمله كي لا تنسى عدوك اللدود؟
    Bunca acıdan geçtiğine göre bu Düşmanını çok fazla istiyor olmalısın, beyaz adam. Open Subtitles لا بد أنك تريد أذية عدوك بشدة . لتخوض مثل هذه المعاناة ايها الأبيض
    Düşmanını ne kadar iyi anlarsan, savaşa o kadar iyi hazırlanırsın. Open Subtitles كلما فهمت عدوك اكثر كلما كنت أكثر جاهزيه فى القتال.
    "düşman sağ yanağına vurursa, ona solu göster." Open Subtitles اذا صفعك عدوك على خدك الأيمن فلتعطه خدك الأيسر؟
    Genç yaşında hayat bağını kopartan bu ellerle düşmanının gençliğini biçmekten daha iyi bir dostluğu nasıl gösterebilirdim ki sana? Open Subtitles ما الصالح الذى يمكننى القيام به تجاهك أكثر من هاتان اليدان اللاتى قطعا شبابك الذى قطعه كان عدوك
    Bu ıstırapla kaçmak, düşmanınız olmayan ıstırapla. Belki de şimdi sizin en yakın arkadaşınız olan bu ıstırapla. TED لتفر مع هذا الحزن فهو ليس عدوك الحزن الذي ربما الآن هو صديقك الأقرب.
    Önce arkadaşın su üstüne çıkmışsa düşmanı beklemeye son verebilirsin. Open Subtitles تتوقفين لانتظار طفو جثة عدوك عندما تطفو جثة أصدقائك أولاً
    Doğru yere geldiniz. düşmanınızı öldü bilin. Open Subtitles لقد جئت للمكان المناسب . إعتبر عدوك في عداد الموتى
    Artık düşmanınla savaş alanında karşılaşmak zorunda kalmayacağına göre hangisiyle dolusun? Open Subtitles لذا فالأن وبما أنك لن تواجهي عدوك بعد الأن فى ساحة المعركة فما الذي يملؤك
    Düşmanına sağdan soldan duyduğun duyumları mı söylemek istiyorsun? Söyle. Open Subtitles إذا تود أن تخبر عدوك بعض شائعات سمعتها، أفعل ذلك.
    düşmanından kaçtığın sürece Lana'yı kazanamazsın. Open Subtitles أنت تعرف، لن تحصل عليها إن استمريت في الهرب من عدوك
    Eğer nehrin yanında yeterince oturursan düşmanların cesedini yüzerken görebilirsin. Open Subtitles إذا جلست عند النهر مدة كافية سترى جثة عدوك تطفوا
    Ve ben... kesinlikle senin düşmanınım. Open Subtitles وأنا واثق جدا عدوك. إذا كنت تريد مني أن تكره فزت بها.
    Değişmeyen tek şey ise bulmacanın her bir parçası Düşmanınızın aklından geçenleri daha kolay anlamanızı sağlar. Open Subtitles لاكن شيئ يبقى ثابت مع كل قطعة من اللغز ترى أنك تفهم عدوك بشكل أفضل
    Atlarını geri aldıktan sonra, onları evine götürüp, güzelce bakabilmen karşılığında, Düşmanlarını affetmeye hazır mısın? Open Subtitles هل أنت مستعد لأن تعفو عن عدوك وتذهب لإطلاق سراح خيولك وتعيدهم إلى المنزل وتعتني بهم؟
    Saklanmanıza olanak tanıyan büyük kara kitleleri dostunuzdur. Saklanmanın imkansız olduğu açık hava düşmanınızdır. Open Subtitles مفتاح اللعبة سيداتي سادتي هو المفاجئة كتلة الأرض تقبع خلف ما يخفي صديقك والسماء المفتوحة التي لا تختبئ منها هي عدوك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus