Ve bana evlenme teklif edene kadar, onun beni önemsediğini paramı önemsemediğini inanıyor diye uzun süredir kendime yalan söylüyordum. | Open Subtitles | وبالوقت الذي سألني فيه ان اتزوجه كذبت على نفسي في الداخل لفتره طويله باعتقادي انه كان يهتم لي وليس المال. |
Son zamanlarda anladım ki, kendime bile kolaylıkla yalan söyleyebiliyorum. | Open Subtitles | لقد اكتشفت ذلك مؤخراً حتى الكذب على نفسي يكون سهلاً |
kendime ve bu dünyaya getirdiğim lanete bir son vermenin vakti geldi. | Open Subtitles | حان الوقت لإبطال هذه اللعنة التي جلبتها على نفسي وعلى هذا العالم. |
kendim için başka zaman üzülebilirim - sizin onu yakalamanızdan sonra. | Open Subtitles | كلا يمكنني الأسى على نفسي في وقت آخر بعد أن تمسكوا به |
kendimi yazılarıma verdiğimde o güzel satırları düşünmek içimi acıtan tüm hatıraları unutuyordum. | Open Subtitles | وأنت تعلم عندما كنت أقفل على نفسي واكتب وأدرس أفكر في أشياء جميله |
kendime acimaktan nefret ediyorum. Nefret ettigim seylerden biri bu iste. | Open Subtitles | إنني أكرهُ الشعور بالأسى على نفسي هذه أحد الأشياء التي أكرهُها |
Sanki kendime ve etrafımdaki herkese zarar verecekmişim gibi bana bakıyor. | Open Subtitles | إنه يحدق بي وكأنني أشكل خطراً على نفسي وعلى من حولي |
kendime acıma kısmını geçtim ve gardımı alıp tekrar çabalamaya hazırım. | Open Subtitles | لقد انتهيت من الشفقة على نفسي وأنا جاهز الآن للموت بهدوء |
Mühim bir şey değil fakat kendime hâkim olmakta biraz güçlük çekiyorum. | Open Subtitles | انها ليست أمراً كبيرة ، ولكن لدي صعوبة في السيطرة على نفسي |
Ve kendime söz verdim, "Onun canını kim yakıyorsa ölecekti" | Open Subtitles | و قطعت وعدا على نفسي أنني سأقتل كل من يؤذيها |
Senin üzerine bu kadar gelmemim nedeni, kendime kızgın olmamdan dolayı sanırım. | Open Subtitles | لذا أظنّ أنّه السبّب في تضاعف غضبي على نفسي لإلقاء اللوم عليك |
Ekipteki görev tanımımı genişlettiğinden beri, ben de aynı soruyu kendime soruyorum. | Open Subtitles | السؤال نفسه كنتُ أطرحه على نفسي منذ قمتَ بتوسيع عملي في الفريق. |
Bu yüzden kendime soruyorum, nasıl değiştirebilirim? Bu şeyleri nasıl değiştirebilirim? | TED | فطرحت على نفسي تساؤلاً .. كيف يمكنني ان اغير هذه الامور .. كيف يمكنن ان احدث تغيراً |
Kendi kendime sanatçı olmaya karar verdim, ve 10 yıl boyunca resim yaptım, sonra da Hindistan'a gitmek için Fulbright Bursu aldım. | TED | فاعتمدت على نفسي لكي اكمل مسيرتي الفنية لقد رسمت لنحو عشر سنوات وذات يوم عرض علي رحلة الى الهند |
Bu hayat tanımlayan soruyu işte o an kendime sordum: Eğer hayatım bir kitap olsaydı ve yazarı ben olsaydım, hikayemin nasıl devam etmesini isterdim? | TED | فى تلك اللحظة طرحت على نفسي السؤال الذي حدد مجرى حياتي لو كانت حياتى كتاب وكنت أنا الكاتبة فكيف أريد لقصتي أن تكتمل؟ |
Yani, kendi kendime sorduğum soru şu, doğada bunlar neden oluyor? | TED | السّؤال الذي أطرحه على نفسي هو، لماذا يحدث كلّ هذا في الطبيعة؟ |
Nasıl kendisi için hiç üzülmediğini... ve nasıl ben bir köpekten akıllıysam, kendim için üzülmemem gerektiğini. | Open Subtitles | كيف أنه ابدا لم يحسّ بالاسف على نفسه.. وكيف بجب علي ان اكون اذكى من كلب لأشعر بالاسف على نفسي |
kendim için üzülürken sana yardımın için teşekkür etmeyi unuttum. | Open Subtitles | أَنا مشغولُ جداً شُعُور بالأسى على نفسي أنا مَا شَكرتُك حتى لكُلّ مساعدتكَ. |
kendim için üzülürken ve erkek arkadaşlarımdan yorulmuşken düşündüğüm buydu. | Open Subtitles | إنّ ما أعتقده عندما أشعر بالأسى على نفسي وعندما أتعب أخلائي. |
Peki şimdiye kadar kendimi ona göre tanımlayan ben kim olacağım? | Open Subtitles | ولو كنت أتعرّف على نفسي بها كل هذا الوقت من سأكون؟ |
Dert etme ya. Hatırlayabildiğimden daha fazla altıma işeyip sıçıyorum ben. | Open Subtitles | لا عليك، أنا اتبول واتغوط على نفسي مرات لا يمكني حصرها |
Kendi başıma terfi etmek istiyorum, patronunun patronunun oğlu olduğum için değil. | Open Subtitles | أرغب في النجاح إعتماداً على نفسي وليس لأنني إبن مدير مديرك المباشر |