Bak, onu seviyorum, ama aynı yerde çalışıyoruz ve ona senden çok bahsettim. | Open Subtitles | أنظري، إنها تعجبني لكن نحن نعمل معاً وحسب وأتحدث عنك كثيراً |
Sonunda sizinle tanıştığımıza sevindim. Annem senden çok bahsetti. | Open Subtitles | أنا مسرور لمعرفتك أخيراً أمّي قد حدّثتني عنك كثيراً |
Herkes sana benzediğimi söyledi. Darryl'da Seni çok özlüyor. | Open Subtitles | كُلّ شخص قالَ انا يَبْدو مثلك، وهو يَتغيّبُ عنك كثيراً. |
Biliyorum. Seni çok anlattılar. | Open Subtitles | نعم, اعرف, لقد سمعت عنك كثيراً |
Ben de senin hakkında çok şey duydum, Herod. Hepsi de kötüydü. | Open Subtitles | سمعت عنك كثيراً ، هيرود كل الاشياء السيئة |
O benim babam ve sizden çok bahsetti. | Open Subtitles | إنه والدي، وقد تحدّث عنك كثيراً |
Açıkçası, Lydia sizden uzun zamandır bahsetmiyordu. | Open Subtitles | بأمانة، "ليديا" لم تتحدث . عنك كثيراً |
Hakkınızda çok şey duydum, Kardeş White. | Open Subtitles | لقد سمعت عنك كثيراً أيها الأخ الأبيض .. |
İnanmayabilirsin ama ben de hayatımım bir döneminde çok kısa süreliğine de olsa, senden çok farklı değildim. | Open Subtitles | ربما من الصعب أن تصدقه لكن كان هناك فترة في حياتي كانت قصيرة جداً عندما كنت لا أختلف عنك كثيراً في شيء |
Sinir bozucuydu. senden çok fazla bahsediyordu. | Open Subtitles | لقد كان ذلك مزعجاً للغاية حديثه عنك كثيراً |
Ned senden çok bahsederdi Ajan Gibbs. | Open Subtitles | لقد نحدث نيد عنك كثيراً العميل جيبس |
- Amelia senden çok bahsetti. - Selam ben Donald. | Open Subtitles | ـ حدثتني اميليا عنك كثيراً (مرحباً أنا (دونالد |
Yani, Seni çok araştırdım. İnternette okudum. | Open Subtitles | أعني أنني بحثت عنك كثيراً على الانترنت |
Seni çok özlemişti. | Open Subtitles | تَغيّبتُ عنك كثيراً. |
Seni çok özledik. | Open Subtitles | تَغيّبنَا عنك كثيراً. |
Seni çok seviyor, biliyor musun? | Open Subtitles | يتحدث عنك كثيراً أتعرف هذا؟ |
Senin hakkında çok şey duydum, Vaftizci. | Open Subtitles | سمعت عنك كثيراً ، بابتيس |
Senin hakkında çok şey duyduk. | Open Subtitles | سمعنا عنك كثيراً |
Kızım hakkında çok şey anlattı. | Open Subtitles | ابنتي تتحدث عنك كثيراً |
Ama annem sizden çok bahsetmişti. | Open Subtitles | أمّي حدتثني عنك كثيراً |
Bloom sizden çok söz etti. | Open Subtitles | لقد حدثني بلوم عنك كثيراً |
Açıkçası, Lydia sizden uzun zamandır bahsetmiyordu. | Open Subtitles | بأمانة، "ليديا" لم تتحدث . عنك كثيراً |
Hakkınızda çok şey duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت عنك كثيراً |