"غارقة" - Traduction Arabe en Turc

    • batan
        
    • sırılsıklam
        
    • batık
        
    • battı
        
    • batmış
        
    • boğulmuş
        
    • boğuluyorum
        
    • dolu
        
    • bulanmış
        
    • boğazına
        
    • Körkütük
        
    Çünkü batan bir gemiden kaçmaya çalışan biri gibi davranıyorsun. Open Subtitles تستعملين أسساً أخلاقية للخروج من سفينة غارقة
    Eğer batan bir gemide olacaksam bana can yeleği atacak birine ihtiyacım vardı. Open Subtitles إذا كنتُ في سفينة غارقة أحتاج إلى شخص لكي ينقذني
    Hayır, doğru diyorum. Her uçuşta muhakkak idrarla sırılsıklam olmuş bir battaniye çıkıyor. Open Subtitles كلا هذا صحيح، في كل رحلة، هنالك دائمًا بطانية غارقة بالبول.
    Ama şu anda batık olduğu için, artık verimli değil. Open Subtitles بالرغم من أنها غارقة الآن فهى خصبة مع ذلك
    Şey, dikkati çekerek bakma ama, bütün kent battı bile. Open Subtitles حسناً، لا تنظر الآن لكن البلدة بأكلمها أصبحت غارقة
    İşe batmış haldeyim ve yemekle ilgili bilgi verecek vaktim yok. Open Subtitles لكني غارقة في العمل ، و ليس لدي الوقت لأعلمك عن الطعام المطهو
    Bir gün mahkemeye gittim, o gün de çölde boğulmuş birini buldun. Open Subtitles في اليوم الوحيد الذي لدي فيه واجب بالمحكمة أنت تجد جثة غارقة في الصحراء؟
    Kendini beğenmişliği ve tıraş losyonunda boğuluyorum. Open Subtitles أنا غارقة في قذارته و عطره
    İkimiz de biliyoruz ki, bunu çözebilecek tek kişi bu batan Jumper'ın arkasında kapana kısıldı. Open Subtitles محتجز في المقصورة الخلفية لمركبة غارقة
    batan gemiden kaçan fareler gibi, değil mi Kurt? Open Subtitles مثل جرذان هاربة من سفينة غارقة
    - batan gemiyi terk ediyormuş. Open Subtitles - ماذا؟ - لقد تم التخلي عنها في سفينة غارقة
    Eve sırılsıklam gittiğimi hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكر أني عدتُ للبيت غارقة بالوحل غارقة؟
    Halıları değiştirdiler yıllarca kan ve sidikten sırılsıklam olan o halıları. Open Subtitles أخرجوا السجاد, غارقة لسنوات عديدة بالبول و الدماء.
    Çok, çok yoğun yağıyor ben de sırılsıklam oldum burada. Open Subtitles ولكنها لم تعبر على الاطلاق انها جداً جداً شديدة وأنا غارقة حتى جلدى
    Yüzyıllar öncesinden batık bir gemi bulduk. Open Subtitles لقد وجدنا سفينة غارقة عمرها مئات السنين.
    batık bir geminin paslı topları gibi çıkık duruyorlardı. Open Subtitles ... و التصقتمثلمدفعانصدئان على سفينة غارقة
    Evet. Kasaba da boka battı. Böylesi çok daha iyi. Open Subtitles أجل، كل ما لدينا الآن بلدة غارقة في البُراز، هذا أفضل بكثير
    batmış bir nakliye konteynırına çarptık ve teknemiz alabora oldu. Open Subtitles اصطدمنا بحاوية شحن غارقة وانقلب القارب.
    Gelin de artık kullanılmayan tuvaletimizi görün hatta boğulmuş bir ineğin hayaleti tarafından ele geçirilmiş olabilir. Open Subtitles تعال وانظر لدينا مرحاض مهجور الذي قد يكون أو لا يكون مسكوناً بشبح بقرةٍ غارقة أترين؟
    Yağların içinde boğuluyorum, anne. Open Subtitles أنا غارقة في الدهن يا أمي
    Ve bakın, bu çiçek yararlı böceklerle dolu, iyi olanlarla, tripsleri, yani kötü olanları yok etmişler. TED وانظروا ، هذه الزهرة غارقة مع البق المفترسة، مع الجيد منها، بعد القضاء على السيئ منها، والتربس.
    Benim adımı şaraba bulanmış bir fahişeye yazmaya nasıl cüret ederler? Open Subtitles كيف يجرؤون على كتابة اسمي على عاهرة غارقة في النبيذ
    "Bir süredir?" Şehir boğazına kadar kana bulanmış ama siz bir adamın geçmişine takılıp kalmışsınız. Open Subtitles "منذ مدة" ؟ المدينة غارقة في الدماء وأنتم تركزون على رجل ذو سوابق ؟
    Körkütük sarhoştu. Ayaklarıyla somon yakalamaya çalıştı. Open Subtitles كانت غارقة بقدميها في الماء تحاول اصطياد سمكة سلمون بقدميها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus