Evet mi? Çocukların hepsi rahat yataklarına girmişti. | Open Subtitles | أحتضنت الأمهات أطفالها و الكل ذهبوا إلى فراشهم |
Ama saat 9 olunca derhal yataklarına gitmeleri gerekiyordu. | Open Subtitles | ولكن كان عليهم الذهاب الى فراشهم على أي حال |
Onları masalarda ya da yataklarında vurdun. | Open Subtitles | أطلقت عليهم النار وهم جالسون إلى الطاولات أو فى فراشهم |
Baba ve oğul, alt katta vurulmuş anne ve kız da yataklarında. | Open Subtitles | الأب والأبن قتلوا فى القبو والأم وبنتها , قتلوا فى فراشهم |
Yarın Boston'a erken saatte bir trenimiz var ve sabahları gençleri yataklarından kaldırmanın ne kadar zor olduğunu bilirsin. | Open Subtitles | علينا أن نستقلّ القطار غذا باكراً نحو "بوستن" وتعرف مدى صعوبة إيقاض المراهقين باكراً من فراشهم |
Ruby, çocukları yataklarından kaldırıp buraya getir. | Open Subtitles | روبي)، اذهبي لتجعلي الأطفال ينهضون من فراشهم) واجلبيهم إلى هنا |
Sen onları yatırmazsın. | Open Subtitles | لم تحملهم إلى فراشهم |
Sonra onları evlerine götürüp yataklarına yatıracağız, tamam mı? | Open Subtitles | ثم نُعيدهم إلي شُققّهم ونضعهم في فراشهم |
Onları yataklarına yatırdım. Bugün iyilerdi. | Open Subtitles | وحملتهم إلى فراشهم إنهم بخير اليوم |
Onları yataklarına yatırdım. Bugün iyilerdi. | Open Subtitles | وحملتهم إلى فراشهم إنهم بخير اليوم |
Senin gibi adamlar yataklarında ölmez, cephede düşerler. | Open Subtitles | رجال مثلك لا يموتون على فراشهم إنهم يموتون في أراضيهم |
O artık aşağı birisi değil bir asil olmuştur. Ve şimdi yataklarında mışıl mışıl uyuyan İngiliz asilzadeleri, ...kendileri melun olduğu için burada olmadıklarını düşünebilirler. | Open Subtitles | فأن هذا اليوم سيرفعه الى مقام السادة اما السادة الراقدون اليوم في فراشهم في انجلترا |
Herhangi birini görürsen, yataklarında durmalarını söyle. | Open Subtitles | إذا رأيتي أيًّا منهم، أخبريهم أن يظلوا في فراشهم اللعين. |
..yataklarında gebertmeliyim o şerefsizleri. | Open Subtitles | وافجر اولئك الملاعين وهم في فراشهم |
İnsanlar yataklarında yanıyordu. | Open Subtitles | الضحايا محترقون في فراشهم. |
Robert'ın son saatlerini, koridorlarda kan döküp, korkmuş çocukları yataklarından sürükleyerek lekelemem. | Open Subtitles | لن أشيم ساعات (روبرت) الأخيرة عنطريقسفكالدماءفىالمنزل... وأسحب الأطفال مذعورين من فراشهم ... |
Sen onları yatırmazsın. | Open Subtitles | لم تحملهم إلى فراشهم |