"فى ذلك" - Traduction Arabe en Turc

    • bu konuda
        
    • Bunda
        
    • olmuş
        
    • Buna
        
    • yani
        
    • Geçen
        
    • içinde
        
    • Hiç
        
    • olan
        
    Kanun senin yanında. Benim bir şikâyetim yok bu konuda. Open Subtitles القانون صنع لحمايتك, وانا ليس لدى أى مشكلة فى ذلك
    Bunun yıllık olarak ne kadara mal olacağını Hiç hesaplamadım ama seninle bu konuda konuşmak isterim. Open Subtitles لم أعرف أبداً كم ستتكلف فى العام لكننى أريد التحدث معك فى ذلك
    Bir çeşit onun projesi gibiydin. Tahminim Bunda başarısız oldu. Open Subtitles أنت له بمثابة مشروع و اعتقد أنه فشل فى ذلك
    Ne olmuş? Ben de çocuk yapmak istiyorum. Ne acelesi var ki? Open Subtitles و ماذا فى ذلك, أنا أرغب بالأطفال أيضاً و لكن لما الإستعجال؟
    Bugünkü üçüncü test, Anne Ayı. Hamilesin işte, Buna Hiç şüphe yok. Open Subtitles انة ثالث اختبار لكى اليوم ايتها الام انك حامل لاشك فى ذلك
    yani buradan kaçışımın tek yolu sizin takım. Open Subtitles لذا الطريق الوحيد للهروب كله اصبح فى ذلك الفريق
    Ben de Geçen akşam tamamladığın bir şeyi yaptığını düşündüm. Bana söylemeyecek olsan bile. Pozisyonu ret mi ediyor? Open Subtitles اعتقدت أنه ربما أنت السبب فى ذلك أنك حققت شيء ما البارحة رغم أنك لم تخبرنى هل سيرفض المنصب؟
    Başarmanız için dua ediyoruz. Bu işin içinde hep beraberiz. Open Subtitles كلنا سنتمنى النجاح وتذكر , اننا فى ذلك معاً
    Hiç kuşkum yok. ama kılıçta çok ender bir yeteneğe sahipsin. Open Subtitles ليس عندي شك فى ذلك لديك موهبة نادرة فى المبارزة بالسيف
    Affedersiniz, efendim, ama Buna sebep olan sadece rüzgar değil. -Ne demek istiyorsunuz, Bay Tabb? Open Subtitles عذراً يا سيدى لكن هناك بعض التفاصيل فى ذلك
    Bunun yıllık olarak ne kadara mal olacağını Hiç hesaplamadım ama seninle bu konuda konuşmak isterim. Open Subtitles لم أعرف أبداً كم ستتكلف فى العام لكننى أريد التحدث معك فى ذلك
    Ona bu konuda yararlı olduğum sürece, beni canlı tutmak için elinden geleni yapar. Open Subtitles انه سيبذل قصارى جهده ليبقيني على قيد الحياه فى ذلك القسم طالما انا ذى نفع له
    bu konuda dalaşma. Yaşlı Adam hoşlanmaz. Open Subtitles حسناً ، إننى لن أدع هذا ينتشر إن الرجل العجوز لن يرغب فى ذلك
    bu konuda sorun varsa, sonuç ya sağlıklı yemekle dolu ya da boş mideler olacaktır. Open Subtitles وإن نشب أى نزاع فى ذلك الشأن فإما يتناولوا طعاماً صحياً أو يُحرموا من الطعام
    Bende istemiyorum. bu konuda zeki oluyorum. Open Subtitles انا لا اريد ان اتأذى ايضا انا افكر فى ذلك الامر
    Niyeti iyiydi, Bunda Hiç kuşku yoktu. Fakat o gün çoğu insanın aklını karıştıran onun amaçlarının fazileti değildi. Hemen hemen herkesin aklını kurcalayan "neden?" sorusuydu. Open Subtitles لكن ما حير الكثير فى ذلك اليوم هو ليس حقيقة نواياها ماحيرالكثيرهولماذا بأى منطق غريب
    Böbürlenmeyin doktor. Bunda kişisel bir şey yok. Open Subtitles لا تخدع نفسك لا يوجد شئ شخصى فى ذلك
    Bunda bir gariplik yoktu, çünkü bir şehirde benim kadar uzun kalırsanız herkesin sizi tanımasına alışıyorsunuz. Open Subtitles لم أفكر فى ذلك لأنه .... عندما تعيش فى بلدة مثلما عشت أنا فى هذة البلدة , ستعتاد على أن الجميع يعرفون أسمك
    - Nasıl yani? - Sevgilimle o dans ediyor! - Ne olmuş? Open Subtitles ـ إنه يرقص مع فتاتي ـ ماذا فى ذلك
    Ama Buna neden değerli enerjinizi harcıyasınız ki? Hem de o yorucu yolculuk sonrasında. TED ولكن لما يهدرون طاقة ثمينة فى ذلك وخاصة بعد رحلة طويلة مثل هذه؟
    yani bizi bir iki gün içinde ancak mı aramaya başlayacaklar diyorsun? Open Subtitles هل تقول انهم حتى لن يبدءو بالبحث عن هذه السفينة ليوم اخر او اثنان؟ فى ذلك الوقت يكون متاخر قليلا؟
    Raymond gölde Geçen o yaz, ondan çok etkilenmişti. Open Subtitles لقد كان ريموند منجذباً لها فى ذلك الصيف عند البحيرة
    Başarmanız için dua ediyoruz. Bu işin içinde hep beraberiz. Open Subtitles كلنا سنتمنى النجاح وتذكر , اننا فى ذلك معاً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus