"في أيام" - Traduction Arabe en Turc

    • günleri
        
    • günlerde
        
    • günü
        
    • günde
        
    • günlerimizde
        
    • Eskiden
        
    • günlerdir
        
    • zamanında
        
    • hafta içi
        
    • günlerimde
        
    • zamanlarında
        
    • gününde
        
    • günler
        
    • cumaları
        
    • günlerinde
        
    Pazar günleri annem, babam ve babamın metresiyle yediğimiz akşam yemeklerini hatırlattı bana. Open Subtitles هذا يذكرني بالموقف المربك أثناء العشاء في أيام الأحد مع أمي وأبي وعشيقته
    Ve hâlâ Pazar günleri kilisede onun için mum yakıyorum. Open Subtitles ولا زلت أشعل الشموع تكريماً لروحها في أيام الأحد بالكنيسة.
    Belli insanlara, belli günlerde zamanın perdesini aralamaları için izin verir. Open Subtitles وبالنسبة لأشخاص معينين في أيام محددة تسمح لهم باختراق حجاب الزمن
    İki kişiyiz ve buralı bir kız haftanın birkaç günü geliyor. Open Subtitles نحن الاثنان نتدبر أمرنا مع وصول فتاة في أيام عطلة الأسبوع
    Sadece birkaç günde etkinlik daveti bir milyonun üzerinde kişiye ulaştı. 100.000'in üzerinde kişi kabul etti. TED في أيام قلائل، وصلت الدعوة لأكثر من مليون شخص، وأكّد أكثر من 100 ألف شخص حضورهم.
    Ama şimdi babam bizden Bay Clennam'ı unutmamızı istiyor ve o günlerimizde bizi tanıyan herkesi de. Open Subtitles ولكن الآن أبي يريد منا أن ننسى السيد "كلينم" وكل من كان يعرفنا في أيام الخزي.
    Pazartesi ve Perşembe günleri ölmeyi öğreniyorum. TED في أيام الاثنين و الخميس، أتعلم كيف أموت.
    Pazar günleri de ekstra özel bir iskambil oynarız. Open Subtitles و في أيام الأحد, نستطيع أن نلعب لعبة أضافية و خاصة بالورق
    O zaman burada yanında kalma değil de, beni Pazar günleri çıkarma ihtimalin olur. Open Subtitles ..عندها سيكونذلك ممكناً. أن لا تبقيني هنا معك، بل أن تأخذني للخارج في أيام الأحد
    Mücevher perdahlama kursun Cuma günleri, değil mi? Open Subtitles موعد دروسكِ الخاصة بتلميع الجواهر في أيام الجمعة، أليس كذلك؟
    Ansiklopedi işi, deri kaplı kitapların olduğu günlerde sadece bir dağıtım işiydi. TED موسوعة الأعمال في أيام الكتب الجلدية كان في الأساس أعمال توزيع.
    O günlerde balta kullanılıyordu elbette. Open Subtitles كانت تلك في أيام المقصلة الخواليّ ، بالطبع
    Şimdi, eğer hep kemancı olmak istiyorsaydınız, ki muhtemelen olmayacaktınız, gidin ve bunu Çarşamba günü yapın. TED لذا، اذا ما كنت بصدد أن تصبح عازف كمان، الشيئ الذي ربما لم تكن، يمكنك الذهاب في أيام الأربعاء.
    Sıradan insanlar çiçeklere benzeyecekti bir kaç günde açıp, solacaklardı. Open Subtitles الناس العاديون كالورود يزهرون ويموتون في أيام
    Columbia günlerimizde etrafta taşıdıklarımızdan. Open Subtitles التي كنا نستخدمها في أيام أستوديو "كولومبيا"،
    Eskiden biz çocukken, Otou-chan bizi aptal şakalarıyla güldürürdü. Open Subtitles كما كنا في أيام الطفولة عندما كان السيد أوتو يضحكنا بنكته الغبية
    Bir adamlarından iki saat içinde bizim günlerdir öğrendiğimizden daha çok bilgi edindi. Open Subtitles لقد حصل على معلوماتٍ منْ احد هؤلاء الرجال خلال ساعتين أكثر مما يمكننا الحصول عليه في أيام
    Burada şaşılacak bir cereyan var. Eminim amcam zamanında böyle değildi. Open Subtitles هنالك تيار هوائي صادم أنا واثقة أنه لم يكن كذلك في أيام عمي
    Bir araştırma enstitüsünde profesörüm, beş kitap yazdım, hafta içi akşam 5'ten sonra nadiren çalışırım. TED أنا أستاذ جامعي في معهد للبحوث، ألّفت خمسة كتب، نادرًا ما أتجاوز الخامسة مساءً في أيام العمل.
    Boş günlerimde, torunumla beraber define avına çıkmak çok eğlenceliydi! Open Subtitles في أيام العطلة,كنا نمرح دائما معا بالذهاب والبحث عن الكنز
    Onlar hiçbir şey yapmadı ama utanç ve ezilme ile yaşamak zorunda bırakıldılar, açık konuşmam gerek babanın zamanlarında olsaydık bu konuşmayı yapmıyor olurduk. Open Subtitles لم يقترفوا شيئاً وهم مُجبرون على العيش مع العار والإذلال، بصدق في أيام والدك
    Örneğin, bu bir çift gergedan, sıcak bir yaz gününde serinlemek için suya giren, Nepal'in ovalarında. TED وهذا، على سبيل المثال، زوج من وحيد القرن يأخذ حمام تبريد في أيام الصيف الحارة في الأراضي المنخفضة بنيبال.
    Bunu ilk "havalı günler"imizde keşfetmiştik, kötü eski "havalı günler"de, TED هذه واحدة اكتُشفت أول مرة في أيام الهواء، الهواء السيئ،
    Elbette, cumaları ne yapmanız gerektiğini biliyorsunuz. TED وبطبيعة الحال، عليكم في أيام الجمع معرفة ما يتعين القيام به.
    Bu, Lampoon günlerinde çıkan tüm bir katalogdan alındı --yaklaşık 18 sayfalık bir katalog işin temelini aldığım yer. TED وهذا من كتالوج كامل يقع فى 18 صفحة أو نحو ذلك أعيد تشغيله في أيام لامبون حيث شذبت اسناني

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus