"في الحرب" - Traduction Arabe en Turc

    • Savaşı'nda
        
    • savaşta
        
    • savaş sırasında
        
    • Savaşı'nı
        
    • savaşa
        
    • Savaş'ta
        
    • bir savaş
        
    • Savaştayken
        
    • Savaş zamanı
        
    • Savaşı sırasında
        
    • savaşın
        
    • Savaşında
        
    • savaş silahı
        
    Dünya Savaşı'nda diğer etnik gruplara göre en çok İtalyanlar bu ülkeyi savundu. Open Subtitles الإيطايون أكثر من حاربوا في الحرب العالمية الثانية من أي مجموعات عرقية أخرى
    13 yıl önce Birinci Dünya Savaşı'nda savaştım. Çoğumuz savaştık. Open Subtitles منذ 13 عاماً, قاتلتُ في الحرب العظيمة الكثير منا فعلوا
    En son savaşta, generalin biri, düşmanının resmini duvara asmıştı. Open Subtitles في الحرب الأخيرة، قد يعلق جنرال صورة عدوه على الحائط
    Paran çalınabilir. savaş sırasında evinden ayrılmak zorunda kalabilirsin. TED نقودك من الممكن أن تسرقين، من الممكن أن تُجبرين على ترك وطنك في الحرب
    Kitap, okuyacak vaktin olursa diye. Birinci Dünya Savaşı'nı işliyoruz. Open Subtitles الكتباب فقط في حالة إن كانت لديك فرصة نحن الآن نتباحث في الحرب العالمية
    İşlerimizi sekteye uğratmak için savaşa girmemizi isteyen birileri var. Open Subtitles شخص ما يريد منّا أن نقع في الحرب نعطّل أعمالنا
    Sivil Savaş'ta hemşirelik yapmış ve güzel bir şiir yazmış. Open Subtitles كان يعمل ممرض في الحرب الأهلية وكان يكتب شعراً عظيماً
    Metaneti bana Birinci Dünya Savaşı'nda ölen cesur adamları hatırlatmıştı. Open Subtitles صموده ذكرني بالرجال الشجعان الذين ماتوا في الحرب العالمية الأولى
    Tek bilinen kaza İkinci Dünya Savaşı'nda olmuş ve sadece söylentilere dayanıyor. Open Subtitles فهذا هو الشيء الوحيد المعروف في الحرب العالمية الثانية وتقول بعض الشائعات
    İsviçre gibi. Bakın II. Dünya Savaşı'nda tıpkı İsviçre'nin yaptığı gibi... Open Subtitles أنا مثل سويسرا.كما ترون تصرفت سويسرا في الحرب العالمية الثانية، كمحـ
    Hayır, kendisi İkinci Dünya Savaşı'nda savaşan birini bir filmde canlandırdı. Open Subtitles لا ، هو مثّل فيلماً حارب فيه في الحرب العالمية الثانية
    2. Dünya Savaşı'nda Amerika'nın müttefikleri kimdi bilmiyorlar. TED أنهم لا يعرفون من الذي كان حليفاً لأمريكا في الحرب العالمية الثانية.
    Büyükbabam Kore Savaşı'nda bir denizci olarak hizmet verirken, bir kurşun onun boynunu deldi ve ağlayamayacak bir hâle getirdi. TED بينما كان جدي يخدم كجندي بحرية في الحرب الكورية، اخترقت رصاصة عنقه وجعلته عاجز عن الصراخ.
    Ailemizin hali vakti yerindeydi ama savaşta her şeyimizi yitirdik. Open Subtitles أنا من عائلة وثيرة لكننا فقدنا كل شيء في الحرب.
    Büyük savaşta öldürüldü. bir el bombasını elinde fazla tutmuş. Open Subtitles قُتل في الحرب الكبرى، أمسك بقنبلة يدوية أطول مما يجب
    1850'de Joe Pepitone (Ünlü beyzbolcu) tarafından dizayn edildi Kuzey ordularının çim üzerinde pratik yapabilmesi için İç savaş sırasında yapıldı. Open Subtitles لقد صمم سنه 1850 من قبل جوي ببتاوني بنيت في الحرب الاهليه كي يتمكن الجيش الشمالي كي يتمكن من التدرب على القتال في العشب
    İlk savaş sırasında, birlikte ambulans sürücülüğü yapmışlar. Her zaman yazar. Open Subtitles لقد كانتا تقودان سيارة الإسعاف سوياً في الحرب الأولى، وكانت تراسلني على الدوام
    Anneme göre eğer bir erkek İkinci Dünya Savaşı'nı yaşamamışsa ona güvenilmez demektir. Open Subtitles أمي لديها نظرية أنه إذا لم يكن الرجل حياً في الحرب العالمية الثانية لا يمكن الوثوق به
    Belki de salak kocasını savaşa yollayıp yatakta onunla ısınıyordur. Open Subtitles ربما هو يشغل سريرها بينما زوجها الغبي بعيدا في الحرب
    İç Savaş'ta, Güney'in yenilgisini tersini çevirerek kendi duygusal talihsizliklerini de tersine çevirecek. Open Subtitles أعني، بعكس هزيمة الجنوب في الحرب الأهلية، فهو بدوره سيعكس انتكاسته العاطفية.
    Başka bir savaş annesine mesaj yazıyorum. Open Subtitles أنا أرسل رسالة إلى أم أخرى أبنها في الحرب
    Savaştayken sürekli olarak o kızı düşündüğümü fark ettim. Open Subtitles عندما كنت في الحرب في الحرب ، وجدت نفسي أفكر في تلك الفتاة التي رأيتها
    Savaş zamanı bir Tatar kızıyla tanışmıştım, dün rüyamda onu gördüm. Open Subtitles حلمت الليلة الماضية ، عن فتاة من التتار عرفتها في الحرب.
    Vietnam Savaşı sırasında savaş esiri olmuş Amiral Stockdale'in tecrübesine dayandım. TED واستخلصت من تجارب الأدميرال ستوكديل، والذي كان أسيراً في الحرب الفيتناميّة.
    Afrika şu anda terörle savaşın ön cephesi olmasa da, yakında olabilir. TED أود الجدال انه بالرغم من ان افريقيا ليست على خط المواجهة في الحرب ضد الارهاب يمكن ان يكون قريباً.
    ve dev ordular geceleri Cennet ve Cehennemin ebedi Savaşında çarpıştılar. Open Subtitles وجيوش عظيمة تتقاتل طوال الليل في الحرب القديمة بين الخير والشر.
    Ve bu kopuk haldeyken, evet, penceresi olmayan fabrika çiftlikler kurabiliriz, deniz yaşamını yok edebiliriz ve tecavüzü bir savaş silahı olarak kullanabiliriz. TED وفي حالة الانفصال هذه، نعم، يمكننا أن نبني مصانع بلا نوافذ، وأن نقتل كائنات الحياة البحرية وأن نستخدم الاغتصاب كسلاح في الحرب.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus