Sızlanmayı kes ve dövüşe başla. Aklını kullanarak savaş. | Open Subtitles | كف عن النحيب وإبدأ القتال قاوم الأمر بعقلك |
Eğer beni duyuyorsan içindeki kötülüğe Karşı koy. | Open Subtitles | اذا كنت تسمعنى قاوم هذة الروح الغير نقية |
Britanyalılar çalkantılı yüzyıllar boyunca istilacılara karşı şiddetle mücadele etti. | TED | قاوم سكان بريطانيا الغزاة بشراسة خلال عدة قرونٍ من الفوضى. |
Sen de karşılık ver. | Open Subtitles | فقط قاوم وقاتل, كما كنت تفعل في أيَّامِ المدرسةِ الثانوية |
Dayan Ben. Kayınbiraderime. | Open Subtitles | قاوم البكاء يا "بين" نحن أصهار |
Sürgünde ölen büyükannemin sözlerini asla ve asla unutmadım: "Evlat, Kaddafi'ye diren. | TED | لم أنس أبداً كلمات جدتى التى ماتت فى المنفي بني,"قاوم القذافى و حاربه |
Amerikan yerlileri esir edildi fakat birçoğu yeni hastalıklar yüzünden ölürken bir kısmı etkileyici bir şekilde direndi. | TED | وقد تم استعباد الهنود الحمر الأصليين الأمريكين لكن العديد منهم توفي بسبب أمراض جديدة بينما قاوم الآخرون على نحو فعال |
Yani direnirse gebertin, kaçarsa vurun gitsin. | Open Subtitles | لذا ، فإذا قاوم ، قوموا بالقضاء عليه إذا هرب ، أطلقوا عليه النيران |
O karşı koydu. Sen ısrar ettin. Ya sonra? | Open Subtitles | هو قاوم و أنت أصريتِ,ماذا بعدها؟ |
Haydi, savaş onunla adamım, başka bir şey düşün, aklından uzaklaştır. | Open Subtitles | هيا! قاوم هذا يا رجل فكر في شيء آخر اشغل تفكيرك |
Dönüşümle savaş Nick. Dönüşümle savaş. | Open Subtitles | فالتقاوم التحول يا نيك قاوم التحول |
Senden her ne istiyorsa savaş ve hayatını geri al. | Open Subtitles | قاوم أيّما تريدك أن تفعله واسترد حياتك. |
Hadi, Karşı koy. Onu yenebilirsin. | Open Subtitles | هيا يا فتي هيا قاوم يمكنك أن تقضي على هذا المتشرد |
Onun planıydı bu, senin değil. Karşı koy. Seni tanıyorum. | Open Subtitles | إنها خطتها وليست خطتك أنت قاوم هذا |
Govind, Rewari'ye ulaştığında hayatı için mücadele eden Aman çoktan kaybetmişti. | Open Subtitles | وإلي أن وصل جوفيد ريواري كان ابنك أمان الذي قاوم لينقذ حياته قد خسر ورحل عنا |
Biliyorsun kolunda bir sürü çizik var, ama kuşkusuz düşmemek için mücadele etmiş. | Open Subtitles | هناك الكثير من الخدوش على الذراع لكنه قاوم السقوط بشدة هل عرفت المادة على كتفه ؟ |
Aman tanrım. karşılık ver dostum. Kaçabilirsin. | Open Subtitles | يا الهي هيا, قاوم يا عزيزي يمكنك ان تهرب |
- Dayan Eric.Soğukla mücadele et. | Open Subtitles | - عيش يااريك ,قاوم البروده |
"Otoriteye diren" ya da "gerçek orada" diyen rozetler takma. | Open Subtitles | لا توجد شارة تقول "قاوم السلطات" أو "الحقيقة بالخارج" |
Umutsuz bir çabayla direndi, ama etkisiz hale getirildi. | Open Subtitles | قاوم في يأس لكنه تغلبت عليه عناصر الشرطة |
Götürün onu. direnirse vurun. | Open Subtitles | خذه إذا قاوم أطلق النار علية |
Bir şekilde benim vücudum enfeksiyona karşı koydu. | Open Subtitles | بطريقه ما جسدى قاوم هذه العدوى |
Delfino direnmiş ama yapabileceği bir şey yokmuş. | Open Subtitles | دلفينو قاوم لكن لم يكن بوسعه فعل شيء |
Kendisini bir yere kapatabilmek ve kimseye zarar vermemek için duygularıyla savaştı. | Open Subtitles | قاوم مشاعره لفتره كافية ليتمكن من حبس نفسه ولا يؤذي احد |
Bu yüzden, lütfen yolumda durmak gibi aptalca bir şeyin çekiciliğine karşı koyun. İşimi yapmama izin verin. | Open Subtitles | لذا أرجوك، قاوم إغراء فعل أيّ شيءٍ غبيّ، مثل إعتراض طريقي، ودعني أقوم بعملي. |