"كانوا يبحثون" - Traduction Arabe en Turc

    • arıyorlardı
        
    • arıyorlar
        
    • arıyorlarmış
        
    • arıyordu
        
    • aradıklarını
        
    • arıyorlarsa
        
    • aradıkları belli
        
    • son halka
        
    • peşindeydiler
        
    Bütün zamanlardan ve kültürlerden gelen bu hazine avcıları... bu kılıcı arıyorlardı. Open Subtitles هؤلاء المستكشفون من الكل العصور و الثقافات كانوا يبحثون عن هذا السلاح
    Bir şeyler arıyorlardı, ama ben sadece yaşlı bir adamdım ve onlar da beni çöp poşetiymişim gibi fırlattılar. Open Subtitles لقد كانوا يبحثون عن شئ ما, لكن لقد كنت مجرد رجل عجوز, لذلك هم تخلصوا منى ككيس من القمامة
    Onu arıyorlar, ve bana söylemediler bile. Open Subtitles لقد كانوا يبحثون عنها . و هم لم يخبروني حتى
    Bulduklarında, helikopterle vahşi atları arıyorlarmış. Open Subtitles كانوا يبحثون بمروحيتهم عن أحصنة برية عندما وجدوها
    Her kimse, mutlaka bir şey arıyordu. Open Subtitles ايا كانوا، لابد من أنهم كانوا يبحثون عن شيء
    Hedef aradıklarını sanıyorduk. Nükleer bir karşılaşma kaçınılmazdı. Open Subtitles تصورنا أنهم كانوا يبحثون عن الأهداف المجابهة النووية بدت وشيكة
    Eğer o kadar uzun zamandır arıyorlarsa nasıl oldu da hala bulamadılar? Open Subtitles أذا كانوا يبحثون طوال هذا الوقت فكيف لم يعثر عليهِ أحد ؟
    Bir şeyler aradıkları belli. Open Subtitles حسنٌ، كانوا يبحثون عن شيءٌ ما
    onlar bir sonraki Karmapa'yı arıyorlardı ve onların anne ve babam ile konuştuğunu farkettim, sonra haberler geldi ve bana Karmapa olduğumu söylediler. TED كانوا يبحثون عن الكارمابا القادم، لاحظت انهم يتحدثون مع امي وأبي. وأتتني الاخبار بأن اخبروني أنني الكارمابا.
    Onlar da aynı şeyi arıyorlardı, ama yeterince iyi değillerdi. Open Subtitles كانوا يبحثون عنه ايضا, لكنهم لم يكونوا جيدين بما فيه الكفاية
    Gönüllü yerleşimciler arıyorlardı, ...ben de adımı yazdırdım. Open Subtitles كانوا يبحثون عن متطوعين والتحقت بهم هكذا انتهى بي المطاف هنا
    Çünkü onu öldürdükten sonra hâlâ arıyorlardı. Open Subtitles لأنهم كانوا يبحثون عنها حتى بعد أن قتلوه
    Peki merkezdeki Japon ajanlar arabanın içinde ne arıyorlardı? Open Subtitles إذا اليابانيون في دائرة الشرطة ما الذي كانوا يبحثون عنه في السيارة؟
    Var olmayan Zinj adlı bir şehir arıyorlardı. Open Subtitles كانوا يبحثون عن مدينة تسمى زنج ولكنها ليست موجودة
    Madem seni arıyorlar, o halde burada bulunmamalısın. Open Subtitles إذن لا يجب حتى أن تكون هنا إن كانوا يبحثون عنك.
    Biri içeri girip ortalığı dağıtmıştı, sanki bir şey arıyorlar gibiydi. Open Subtitles اشخاص اتوا وعبثوا بالمكان كما لو كانوا يبحثون عن شيئاً
    Parası olan ve güvenilir bir alıcı arıyorlarmış. Open Subtitles كانوا يبحثون عن مشترى معه المال والمصداقية
    Dün sana saldıran haydutları arıyorlarmış. Open Subtitles لقد كانوا يبحثون عن العصابة التي هاجمتك بالأمس.
    Bunu yapanlar, kesenler, onu arıyordu. Open Subtitles لماذا تقولين هذا؟ الاشخاص الذين فعلوا هذا، قاموا بجرحي، لقد كانوا يبحثون عنه
    Arama izni kan izleri,bir balyoz ve diatomlu toprak aradıklarını yazıyor. Open Subtitles المذكرة تقول بأنهم كانوا يبحثون عن أثار للدماء و عن مطرقة ثقيلة و مبيد كيماوي أرضي
    Eğer bir günah keçisi arıyorlarsa, o fazla boynuzlar pekala biz olabiliriz. Open Subtitles إذغ كانوا يبحثون عن كبش فداء فنحن مناسبين لذلك
    Sonrasinda, odada açik delil ararlarken burayi son halka arzimizi sunarken bazuka yagmuruna tutacaktim. Open Subtitles لا أعرف ثم بينما كانوا يبحثون عن دليل في تلك الغرفة كنت سأطلق قنبلة هنا
    Sadece yanlış zamanda yanlış yerdeydiler. O cihaz her ne idiyse, onun peşindeydiler. Open Subtitles أيا كان هذا الجهاز فهو ما كانوا يبحثون عنه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus