ve bazı bireyler vardı, benim bu işi başarmamı .... engellemeye çok çalışıyorlardı. | Open Subtitles | كان هناك بعض الأفراد الذين كانوا يحاولون بصعوبة أن يمنعوني من عمل وظيفتي |
Biliyorum kaba olmaya çalışmıyorlardı; sadece kim oluğumuzu anlamaya ve bildikleri dünyayla ilişkilendirmeye çalışıyorlardı. | TED | أعرف أنهم لم يقصدوا ذلك وأنهم كانوا يحاولون فقط فهم من نحن ويربطون ذلك بعالمهم الذي عرفوه |
Çektikleri bütün zorluklar bir yana, çocuklarına yardım etmeye çalışıyorlardı. | TED | رغم كل التحديات التي واجهوها، كانوا يحاولون مساعدة أطفالهم. |
Benim ayağımı kaydırman için çalışıyorlar. Bunu hiç bir zaman yapmayacağını biliyorum. | Open Subtitles | كانوا يحاولون أن يُضعفوني بواسطتك أعلم أنك لا يمكن أن تفعل ذلك |
Ara sokaktaki o adamlar, seni incitmeye çalıştılar, değil mi? | Open Subtitles | هؤلاء الرجال في الزقاق كانوا يحاولون أذيتك ، أليس كذلك ؟ |
Ertesi gün kalktığımda her yere bombalar atılıyordu ve insanlar beni ve ailemi öldürmeye çalışıyordu. | TED | في اليوم التالي، استيقطت، كانت القنابل تسقط في كل مكان، البعض كانوا يحاولون قتلي و عائلتي. |
İkisi de Norman'ın tekrar tımarhaneye kapatılmasını istiyorlardı. | Open Subtitles | أذن هى وأمها كانوا يحاولون أرجاع نورمان الى المصحة مجدداً |
İnsanları çıplak elle 26 değişik şekilde öldürmeye çalışıyorlarmış. | Open Subtitles | لقد كانوا يحاولون قتل الناس بـ 26 طريقة مختلفة بأيديهم العارية |
Bize karşı hareket ediyorlar ve bizi köleleştirmeye çalışıyorlardı. | Open Subtitles | لقد كانوا يحاولون فعل شىء ما لنا هو ببساطه محاولة أستعبادنا |
Gerçekte, asıl teslim olduklarından üç ay öncesinden beri savaştan çıkmaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | بل أنهم فى الحقيقة كانوا يحاولون الخروج من ورطة الحرب قبل نهايتها بثلاثة أشهر |
Belli ki O'Brian'ı dinlemeye çalışıyorlardı. | Open Subtitles | هذا أمر واضح بالتأكيد كانوا يحاولون التنصت على أوبرايان |
"Dört Rus tankı meydana girdiğinde işçi liderleri arasından bir grev komitesi seçmeye çalışıyorlardı. | Open Subtitles | كانوا يحاولون انتخاب لجنة إضرابية من زعامات العمال وحينها اقتحمت أربع دبابات روسية الميدان جنبًا إلى جنب |
Galiba onlar ben ve Shifty gibi kendilerinden yaşlı olanları etkilemeye çalışıyorlardı. | Open Subtitles | اظنهم كانوا يحاولون ان ينالوا اعجاب الاكبر منهم مثلي و مثل "شيفتي" |
Fransızlar, yüzlerce yıldır İngilizleri bastırmaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | الفرنسيون كانوا يحاولون دفع الإنجليز خارج فرنسا لمئات الاعوام |
Çinliler uzun süredir okyanus tabanındaki çökeltiden metan elde etmeye çalışıyorlar. | Open Subtitles | الصينيون كانوا يحاولون إستخراج الميثان من قاع المحيط لعقد من الزمن |
Borokovski ve Houston üç kişiyi nasıl sığdıracaklarını bulmaya çalışıyorlar ama sadece iki kişi alıyor. | Open Subtitles | بروكوفيسكى وهيوستين000 كانوا يحاولون اكتشاف كيفية وضع ثلاثة أشخاص داخلها ولكنها تلائم شخصين فقط |
Tüm Midlands boyunca ve Sınır'ı geçerken, onu takip ettiler öldürmeye çalıştılar. | Open Subtitles | طاردوها طوال الطريق بدأ من الاراضي الوسطي وحتي عبر الحدود كانوا يحاولون قتلها. |
Demek onca zaman bunu saklamaya çalıştılar? | Open Subtitles | إذاً كانوا يحاولون إخفاء الأمر كل هذه السنين؟ |
Birimiz onu yakalamaya, diğeri de evlenmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | أحدنا كان يحاول مسك ميجراث والآخرون كانوا يحاولون ان يزوجه |
Bir maçı kaydetmek istiyorlardı. | Open Subtitles | بعض أصدقائه إستأجرو هذا المكان أعلى الجبال كانوا يحاولون تسجيل مباراة كرة قدم |
Komşulara göre yaklaşık bir yıldır evi satmaya çalışıyorlarmış. | Open Subtitles | الجيران يقولون انهم كانوا يحاولون ان يبيعوا ذلك المنزل تقريبا منذ سنة |
O, Avrupa'ya varmaya çalışan 3.700 diğer mülteciyle birlikte öldü. | TED | توفي إلى جانب 3700 آخرين ممن كانوا يحاولون الوصول إلى أوروبا. |
uyuşturucu problemlerinden birine sahipti. Nüfusun %1'i bir tür aklı uçuran eroin bağımlısıydı ve her yıl Amerika yolunu daha fazla denediler. | TED | واحد في المائة من السكان مدمنون على الهيرويين، وهذا أمر يكاد لا يصدق. وفي كل سنة، كانوا يحاولون الطريقة الأمريكية أكثر فأكثر |
Ev arkadaşı ve birkaç arkadaşı parçaları yerine getirmeye çalışıyor. | Open Subtitles | رفيقتها في السكن وبعض أصدقائها كانوا يحاولون العثور على إجابات، |
Kadimler yalnızca balina lisanını öğrenmeye değil, kendi dillerini onlara öğretmeye çalışmışlar onlara sesli ve görüntülü sinyaller yollayarak. | Open Subtitles | الإنشنتس لم يكونوا فقط يحاولون تعلم لغة الحيتان بل كانوا يحاولون تعليمهم لغتهم لهم من خلال ارسال اشارات سمعية وبصرية |
Bana ne yapmaya çalıştıklarını gördüğüm an hakimin beni köleleştirmeye çalıştığını mahkeme salonuna gittim ve onu vurarak öldürdüm. | Open Subtitles | عندما رأيت ما كانوا يحاولون فعله معي وكيف أن هذا القاضي كان يحيك المؤامرة ضدي ذهبت إلى قاعة المحكمة |
Bir yıldır çocuk için uğraşıyorlarmış. | Open Subtitles | كانوا يحاولون ان يحصلوا على طفل لأكثر من عام |