"كانَ" - Traduction Arabe en Turc

    • oldu
        
    • vardı
        
    • olduğunu
        
    • olduğu
        
    • Çok
        
    • olan
        
    • onu
        
    • neydi
        
    • geçti
        
    • varsa
        
    • varmış
        
    Senin hastanede olduğun üç ay boyunca düşünecek Çok zamanım oldu. Open Subtitles لقَد بَقِيتَ ثلاثَة أشهُر في المَشفى. كانَ لديَّ وقتٌ طويل للتفكير
    Hava karardı geç oldu. Çok garip bir gece oldu. Open Subtitles كانَ الظلامُ حالكاً ، وتأخر الوقت وقد كانت ليلة غريبة
    Küçükken üç köpeğim vardı ki hepsi de beni severdi. Open Subtitles عندما كنت صغيرًا ، كانَ لدي ثلاثُ جراو ولقد أحبتني
    Anlamı, sen doğduğunda yüzünde bir duvak gibi parlaklık vardı. Open Subtitles إنَّهُ يعني أنَّكِ عندما ولدتِ كانَ هناك بريق على وجهك
    Ne olduğunu düşünüyorsanız bunların hepsi korkunç bir yanlış anlaşılma. Open Subtitles مهما كانَ إعتقادك كل مافي الأمر أنكَ أخطأت في ظَنِك
    Tüm bu araziye sahip olduğu zamanlarda onu post doldurucu diye çağırırlardı. Open Subtitles حسناً، في الماضي عندما كانَ يملك هذهِ الأرض كانَ أيضاً محنّط حيوانات.
    Büyü için tekneden 16 yıl önce burada olan bir şey almalıyız. Open Subtitles للقيام بالتعويذة نحتاجُ شيئاً من القارب كانَ موجوداً هنا قبلَ 16 سنة
    Kusura bakma stres dolu bir hafta oldu ve iyi uyuyamadım. Open Subtitles انا آسفة ، لقد كانَ اسبوعاً شاقاً وانا لم انم جيداً
    Çalışma başarısız mıydı yoksa denek yüzünden mi öyle oldu? Open Subtitles فشل في العمل ،، أو فشلَ بسبب من كانَ يختبرهُ؟
    Bu sadece Çok güzel bir yan proje oldu. TED بل كانَ شيئاً جميلاً نتجَ بسبب المشروع.
    Sen ve yatırımcılarının onu öldürmek için 60 milyon sebebiniz vardı! Open Subtitles أنتَ و باقى المستثمرين كانَ لديكم أكثر من 60 مليون سبب لقتله
    Senin ve yatırımcılarının, 60 milyon cinayet sebebiniz vardı! Open Subtitles أنتَ و باقى المستثمرين كانَ لديكم أكثر من 60 مليون سبب لقتله
    Bu Azteklerde birisi vardı, 2. Open Subtitles كانَ لدى الآزتيك مَلِك اسمُهُ مونتيزوما الثاني
    Onda aynı kara büyünün ve kötülük için potansiyelin olduğunu biliyorum. Open Subtitles اعلم انهُ كانَ لديهِ نفس السحر المظلم ونفس الإنتماء إلى الشر
    Gece tartışmalarımızdan birinde sanat ve organizasyondan ötesini gördük ve sanatın bir organizasyon olduğunu fark ettik. TED خلال أحدِ نقاشاتنا الّليلية المتأخرة، تأمّلنا في ما وراءِ الفنّ والتنظيم وبدأنا نرى أنّ الفنّ كانَ بالفعلِ هو التنظيم.
    Cinayet işlendiği sırada orada olduğunu kabul ediyor, fakat olayı görmemiş. Open Subtitles لقد إعترف أنه كانَ بالغرفة وقت حدوث الجريمة ولكنه لم يرى شيئاً
    Bu kadar Çok faili meçhul cinayet olduğu kimin aklına gelirdi? Open Subtitles من كانَ يعلم أنَّهُ كانَ هناك الكثير من الجرائم الغير محلولة؟
    İş maddi konulara geldi mi benimle dalaşmayı Çok severdi. Open Subtitles لقد كانَ يُحبُ العبثَ معي عندما كانَ الأمر يتعلقُ بالمال
    Kaseti ben gösterince, gerekçe olsun olmasın, kötü olan ben olacağım, ve sen de zavallı müvekkilin için sempati toplamış olacaksın. Open Subtitles وإن قدمته أنا, سواء كانَ دليل إدانة أم لا فسوفَ يكون وضعى سيئاً وتكسب أنتَ الشفقة لفتاك المسكين
    O sikik kara derili babamı öldürdü, onu ben hallederim. Open Subtitles لو كانَ ذلكَ الزِنجي الحقير قتلَ والدي، سوفَ أتكفلُ به
    Burada evvelden bir zenci vardı, adı neydi, Jiggy Walker mı? Open Subtitles كانَ هُناكَ ذلكَ الزنجي هُنا، ما اسمُه، جيغي ووكَر؟
    Dün sadece öpüştünüz mü, yoksa parmaklar faaliyete geçti mi? Open Subtitles هل كانَ تقبيلاً فقط يوم أمس أم لمسات بالأصابع أيضاً؟
    Ve bununla bir problemin varsa, benimle daha büyük bir problem yaşarsın. Open Subtitles بقيتُ في المدينَة في انتظارِ شيئٍ أفضَل كانَ والداك جُزءاً من أكثَر
    Amcasının bir maden ocağı varmış ve Jason'ın çocukluk sabıka kayıtlarında patlayıcılardan hoşlanan biri olduğu yazıyor. Open Subtitles و طبقاً لسابقة جيسون ، فهو كانَ يهوى التفجير كطفل صغير.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus