Bence birkaç yıl içinde, insanlar pilotsuz, elektrikli bir VTOL hava taksisine binmek konusunda kendilerini oldukça rahat hissedecekler. | TED | وأعتقد أنه في غضون بضع سنوات، سيكون الناس مرتاحين جداً بالترحل في تاكسي جوي كهربائي وذاتي القيادة مثل فيتول. |
Koyun benzetmesine dönecek olursak, şu anda kendi fikirlerini verebilen elektrikli koyunlara sahibiz diyebiliriz. | TED | وباستخدام مثال الأغنام، فهذا أشبه بخروف كهربائي له عقله الخاص. |
1928'de doktorlar, taşınabilir, elektrikli bir motorla çalışan pompaları olan metal bir cihaz geliştirdiler. | TED | في عام 1928، قام الأطباء بتطوير عبوة معدنية متنقلة مزودة بمضخات، تعمل بواسطة محرّك كهربائي. |
Nişanlıma yardım etmek için orospuluk yapıyorum, bir elektrikçi. | Open Subtitles | أَعْملُه لمُسَاعَدَة خطيبِي، هو كهربائي. |
Yıldırım olup çıkıyorlardı veya elektriksel güç kaynakları olarak. | TED | تبين انها من البرق او وجود مصدر كهربائي. |
elektrikli tel taksan daha kolay olur belki. | Open Subtitles | ربما سيصبح الحال أسهل لو اشتريت سياج كهربائي |
Önünde elektrikli vinç var. | Open Subtitles | هناك وتضمينه في لونش كهربائي على الجبهة. |
Bu kattaki her hemşireye elektrikli sığır dürteceği verip onun "orasına" sokmalarını önereceğim. | Open Subtitles | سوف أعطي كل ممرضة في هذا الطابق .. صاعق حيوانات كهربائي وأوجههم أن يوخزوه في مؤخرته |
Otel odasında büyük bir elektrikli aygıtın üzerinde bulundu. | Open Subtitles | لقد وُجد في غرفته موصول بجهاز كهربائي كبير |
elektrikli sandalyeye de oturtsalar o çocuğu öldüreceğim! | Open Subtitles | لا يهمني اذا كوني على كرسي كهربائي لكني سوف اقتل هذا الفتى |
Bu parça ise elektrikli testere ve elma püresi eşliğinde yapılamamış raf ünitesi. | Open Subtitles | وهذه القطعة اسميتها ، ملأ الرفوف بصلصة تفاح مع منشار كهربائي |
Kramer senin en haydut elektrikçi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أخبرني كرايمر بأنك كهربائي مشاغب للغاية. |
Bu yüzden doktorsun, elektrikçi değil. | Open Subtitles | لهذا .. انت موظف في الإسعاف وليس كهربائي |
Belki kilidi kırabiliriz. Burada bir elektrikçi çalışıyordu. Ondan yardım isteyebiliriz. | Open Subtitles | ربّما يمكننا أن نفتح النظام، يوجد كهربائي يعمل هنا، يجب أن نسأله. |
Burada bir karar verme mekanizmasının elektriksel modelini görüyoruz. Tek sorunu var: sadece iki fikri olabiliyor. | TED | هنا لدينا تمثيل كهربائي لعقل له دافع ولكنه قادر فقط على فكرتين |
bir elektrik akımının açılmasının manyetize bir metal parçasını hareket ettirebileceği fikrini kullanarak dünyanın ilk elektrik motorunu üretti. | Open Subtitles | استخدم فكرة أن تشغيل التيار الكهربي يمكنه أن يحرك قطعة معدنية ممغنطة في العالم محرك كهربائي كي يصنع أول |
Hatta başına bir şey gelmeden yanına elektronik bir aletle bile yaklaşamıyorsun. | Open Subtitles | لا نستطيع إحضار أي شيئ كهربائي حوله بدون ان نحصل علي تشويش |
Tamam, girmiyorum, ama bir daha kısa devre olursa o zaman yangın çıkabilir. | Open Subtitles | حسناً سأذهب وإذا حدث ماس كهربائي من جديد سيتبب ذلك في إحداث حريق |
Daimi alacakaranlık. Burns'ün sağladığı elektrikle aydınlanıyor. | Open Subtitles | إنارة دائمة ، تستمد الطاقة من كهربائي الجديدة |
elektro manyetik darbeli, 3 metre yarı çapı içindeki elektrikli her şeyi bozar. | Open Subtitles | يحتوي على نابض كهرومغناطيسي يعطل كل شيء كهربائي ضمن نصف دائرة قطرها 8 أقدام |
Belli bir yarıçaptaki elektronik bütün aletleri kızartan bir enerji dalgası gönderiyor. | Open Subtitles | عندما تطلقين به يوقف عمل اي شـيء كهربائي لمسافة معينة |
Titremene sebep olan sinir sinyallerinin geçtiği yere elektrot yerleştireceğim. | Open Subtitles | أنا سأزرع قطب كهربائي حيث الاشارات العصبية تولد اهتزازات خاصة |
Nükleer bir silah patladığında elektromanyetik darbe, tüm elektrik kaynaklarını durdurur patlama bölgesi içinde. | Open Subtitles | عندما تنفجر قنبله نوويه ، فالنبضات المغناطيسيه الخاصه بها تغلق اي مصدر كهربائي ضمن نصف قطر من انفجاره |
Önümüzdeki ay Electric Factory'yi açıyorum. | Open Subtitles | - أجل سأاقوم بأفتتحاح مصنع كهربائي الشهر التالي |
Düz kontak yapabilir misin? Tabii ki yapabilirim. Ben elektrikçiyim. | Open Subtitles | أتعرف كيف تسرق شيئا كهذا بالطبع انا كهربائي |