"لأتأكد من" - Traduction Arabe en Turc

    • emin olmak için
        
    • sağlamak için
        
    • emin olmalıyım
        
    • mı diye
        
    • Sadece beni bir
        
    • olduğundan emin olmak
        
    Dinlenmediğine emin olmak için önce güvenli hat açmam gerek. Open Subtitles أحتاج لإعداد خطٌ اَمن لأتأكد من أنه لا أحد يسمعنا
    İç kanama olmadığından emin olmak için birkaç test yapmak istiyorum. Open Subtitles أودّ أن أقوم ببعض الفحوصات لأتأكد من عدم وجود نزيف داخلي
    Hayır, tamamen güvenli olduğundan emin olmak için her gece çiftlikte yürümeyi severim. Open Subtitles لا ، أحب المشي حول المزرعة كل ليلة لأتأكد من سلامة كل شيء
    İzin vermesini sağlamak için elimden gelen tüm gücü kullanacağım. Open Subtitles سوف افعل كل مابوسعي لأتأكد من فعلها لذلك
    Ne olduğu umurumda değil, Kyle ı bulacağım iyi olduğundan emin olmalıyım. Open Subtitles فلتفعلن ما تُردن,كل ما سأفعله هو أننى سأعثر على "كايل" لأتأكد من
    Arayıp işi kontrol edeceğim, her şey yolunda mı diye. Open Subtitles لذيذ. تعلم، سأذهب وأتصل بالعمل وأتفقده لأتأكد من كل شيء.
    Sadece beni bir üstünüz gibi düşünün, burada işleri kontrol altına alacağız, büyük olaya yaklaşırken. Open Subtitles اعتبراني مشرفاً لأتأكد من أن الأمور تحت السيطرة هنا ...مع اقترابنا من الحدث الكبير
    Ekipmanın düzgün olduğundan emin olmak için salin damlası ile başlayacağım. Open Subtitles سأبدأ بالتنقيط المالح لأتأكد من أن نظامك الوريدي يعمل بشكل مٌلائم
    Herkesi gördüğümden emin olmak için gruba dikkatlice bakıyordum. Open Subtitles كنت أنظر إلى المجموعة لأتأكد من ظهور الجميع فى الصورة
    Ama amniyotik sıvıyı çekmek istiyorum, herşeyin muntazam olduğundan emin olmak için. Open Subtitles كمية صغيرة من السائل الأمينى لأتأكد من أن كل شيء مرتب
    İyi bakıldığına emin olmak için sana cömert bir teklifte bulunacağım. Open Subtitles سأقوم بتكريمك بشكل جي لأتأكد من أنه سيتم الاعتناء بك.
    Bundan emin olmak için biri bu can sıkıcı kitabın bir kopyasını aradığında, her zaman yaptığım şeyi yapacağım. Open Subtitles لأتأكد من ذلك , فانني سأفعل ما أفعله دائماً ـ ـ ـ عندما يجد شخص ما نسخة من هذا الكتاب الممل
    Bana ihtiyacı vardı ve ben orada değildim. Korkmadığından emin olmak için yanında olmalı ona, onu ne kadar sevdiğimi söyleyip sarılmalıydım ve... Open Subtitles كان يجب ان أكون هناك لأتأكد من أنه لم يكن خائفا وأخبره اني احببته
    Bu yüzden buradayım: iyi not aldığından emin olmak için. Open Subtitles لهذا السبب أنا هنا لأتأكد من أنه يحصل على أعلى العلامات
    Bu gece burada kalacağım. İyi olduğundan emin olmak için. Open Subtitles ،سوف أبقى هنا الليلة لأتأكد من أنّكَ بخير
    Yeni bankanızda her şeyin iyi olduğundan emin olmak için geldim. Open Subtitles مررت فحسب لأتأكد من أن كل شئ بخير تعلم، بموقفك المالي الجديد
    Senin başarılı olmanı sağlamak için büyük bir fedakârlık yaptım, Hiro. Open Subtitles أنا أقوم بتضحية كبيرة لأتأكد من أن تنجح يا هيرو
    Ben de ihtiyatlı olunmasını sağlamak için nüfuzumu kullandım. Open Subtitles استخدمت مصاردي لأتأكد من السرية
    Malzemelerin eşit dağıtıldığından emin olmalıyım. Open Subtitles يجب أن أذهب لأري المؤن ، لأتأكد . من إنها ستكفي
    Herşeyin mükemmel olduğundan emin olmalıyım. Open Subtitles يجب أن أبقى هنا لأتأكد من أن كل شيء مثالي.
    Peki. Müsait zamanımız var mı diye kontrol ederim tamam mı? Open Subtitles سأتحقق من مواعدينا لأتأكد من وجود وقت فراغ كافي، حسنًا؟
    Sadece beni bir üstünüz gibi düşünün, burada işleri kontrol altına alacağız, büyük olaya yaklaşırken. Open Subtitles اعتبراني مشرفاً لأتأكد من أن الأمور تحت السيطرة هنا ...مع اقترابنا من الحدث الكبير

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus