Aslında bunu işim yapmadı, işim beni bir yere götürmedi. Ben bu eserleri özellikle dünyayı gezmek istediğim için yaptım. | TED | ذلك ليس أن العمل أخذني إلى هناك بل لأنني صنعت الأشياء خصيصاً لأنني أردت أن أستخدمها لأرى العالم |
Aslında seni yeniden görmek istediğim için aradım. | Open Subtitles | حسنا، لقد اتصلت لأنني أردت أن أراك مرة أخرى |
Güzel görünmeyi istediğim için kendimi kötü hissetmemeliyim. | Open Subtitles | أتعلمين ، لا ينبغي عليّ أن أشعر بالسوء لأنني أردت أن يكون مظهري رائع |
Yaptıklarını ve arkadaşlarını kontrol etmek istedim, çünkü güvende olmanı istiyordum. | Open Subtitles | لذا حاولت التحكّم بما تفعلين وبمن ترين لأنني أردت إبقاءكِ بمأمن |
Dairene geldim Çünkü sana sürpriz yapmak istedim, James'e değil. | Open Subtitles | كلوي اتيت الى شقتك لأنني أردت مفاجأتك وليس جيمس |
Beni ailemiz için en iyisini istediğim için mi aldattın? | Open Subtitles | أتحاول أن تخبرني بأنك خنتني لأنني أردت الأفضل لأجل عائلتنا ؟ |
- Seninle konuşmak istediğim için burada çalışmaya gönüllü oldum. Kulüp sana ihanet etmedi. | Open Subtitles | لأنني أردت إخبارك ببعض الأمور لم يقم النادي بخيانتك |
Yani, çalışmayı önceden severdim, yurt odamda kod yazdığım zamanlarda çünkü ben yazmak istediğim için, hissedarlar bir ürün istedi diye değil. | Open Subtitles | أعني ، أنني اعتدت أن أحب العمل عندما كنت بغرفتي في السكن أكتب الرموز لأنني أردت هذا |
Konsey'deki koltuğa istediğim için değil Nick almamı istediği için oturdum. | Open Subtitles | أنا أخذت منصب في المجلس ليس لأنني أردت ذلك |
- Gitmek istediğim için bir şey söylemedim sadece. | Open Subtitles | أنا لم أقل شيئًا في البداية لأنني أردت المجيء |
Buraya yardım etmek istediğim için geldim, ama şimdi avukatım olmalı mıydı diye merak ediyorum. | Open Subtitles | أتيت إلى هنا لأنني أردت المساعدة، لكنني الآن اتسائل إن كان يجدر بي الحصول على محام حاضر |
Annemden kaçmak istediğim için keş oldum ben. | Open Subtitles | لقد كنت مدمناً على المخدرات لأنني أردت الهروب منها |
Bunu yapmayı istedim, fahişe olduğumdan ötürü değil bunu seninle yaşamak istediğim için. | Open Subtitles | أردت أن أفعل ذلك لأجلك وليس لأنني ساقطة لأنني أردت أن أفعل لك ذلك |
Biliyor musun orduya, insanlara yardım etmek istediğim için girmiştim. | Open Subtitles | تعلمون، وصلت إلى الجيش لأنني أردت أن مساعدة الناس. |
Bunu kovalamak istediğim için bana kalleş demiştin. | Open Subtitles | فنعتني بالمقامر الحذر لأنني أردت السعي وراء ذلك |
Bir şey olmak istediğim için beni bağışlayın. | Open Subtitles | وسامحني لأنني أردت أن أنجح في حياتي |
İnadına yaşamak istediğim için gittim ormana. | Open Subtitles | "ذهبت للغابة لأنني أردت أن أعيش عن سابق تصميم" |
Okuldan bunu göndermeyi ertelemelerini istedim çünkü, baba, seni şaşırtmak istedim. | Open Subtitles | ها هي ذي, طلبت من المدرسة الا تجيب على هذا لأنني أردت مفاجأتك يا أبي |
Ve sonra başka bişey denemek istedim çünkü onca yıl sonra hala aramızda bişeylerin olması bana iyi geldi | Open Subtitles | واكتشفت ذلك بجزء من نفسي لأنني أردت أن أتأكد بعد كل تلك السنوات، من وجود شيء ما بيننا |
Öğretmen olmak istedim çünkü bişeyler yapmak istiyordum | Open Subtitles | وقررت أن أكون مدرساً لأنني أردت أن أفعل شيئ بحياتي بجانب |
Baba, geldim Çünkü sana Bilgisayar'ı neden yüklediğimi söyleyecektim. | Open Subtitles | أبي... أبي أنا جئت هنا جئت هنا لأنني أردت أن أقول لك لماذا قمت بتحميل التداخل |