Hiçbir şey bilmiyor mu yoksa sana hiçbir şey anlatmadı mı Dave? | Open Subtitles | هل هي لاتعلم اي شيئ ام هي لم تخبرك شيئا دايف ؟ |
Öyle demek istemedi, prensim. O sizin iyi huylarınızı bilmiyor. | Open Subtitles | إنها لاتعني ذلك يا أميري إنها لاتعلم خصالك الرفيعة |
* bilmiyorsun kaç defa keşke sana sarılabilseydim dediğimi * | Open Subtitles | ? لاتعلم كم من المرات تمنيت لو امسكتك ? ? |
Ama makineyi hâlâ bilmiyorsun, ya bozulursa, gidip o makine üzerinde bir iki şey yaparım, tekrar çalışmasını sağlarım, tükürürüm, tekmelerim ve çalışmaya başlar. | Open Subtitles | انت تقود جيدا ،لكنك لاتعلم شيء عن المحركات افرض انها تعطلت بك هناك الاتبدو حينها احمق الان ،انا الان فقط تركت الحراثة |
Kariyerimizde bize yardım etmesi için bizi kimlerle tanıştıracağını asla bilemezsin. | Open Subtitles | حسنٌ , إنكَ لاتعلم ماقد تدخلنا به .هي التي ستساعدنا بمسيرتنا |
Neler olduğunu söyleyememenin nedeni senin de bilmiyor olman. | Open Subtitles | السبب الوحيد لجعلك لاتخبرني بما يجري هو انك لاتعلم بما يجري |
Zavallı kız, henüz onu kaçırdığımızı bilmiyor. | Open Subtitles | الفتاه المسكينه لاتعلم حتى باننا مختطفينها |
Dinleyin sizi ahmaklar anneniz bu hapları bilmiyor, o yüzden çenenizi kapalı tutun. | Open Subtitles | أسمعوا أنتم الأثنان أمكم لاتعلم أبدا بأمر هذه الحبوب لـذا أغلقوا فمكم |
Lee Jay'in gerçek hikayesini bilmiyor sadece kitapta yazanları okudu. | Open Subtitles | لدي صديقة إنها مذيعه ؟ ،إنها لاتعلم القصة الحقيقية لـ لي جاي |
Fakat o bunu bilmiyor değil mi? | Open Subtitles | لكنها لاتعلم انهما نفس الشخص اليس كذلك ؟ |
Peki. Çok olgunsun. Alby ne istediğini bile bilmiyorsun | Open Subtitles | انت ناضج للغاية انك حتى لاتعلم ماذا تريد |
Kelimenin anlamını bile bilmiyorsun. | Open Subtitles | انك لاتعلم حتي ما اللذي تعنيه هذه الكلمة |
Bunun mümkün olduğuna inanamıyorum ama sanırım bilmiyorsun... | Open Subtitles | لا اعلم كيف سيمكن هذا لكن اعتقد أنك لاتعلم.. |
Öyle olduğunu sanıyorsun ama aslında hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | تظن أنك تعلم ، ولكن في الحقيقة أنت لاتعلم شيئا البته. |
Neler kaçırdığını bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنت لاتعلم حتى ماإذا كنت في عداد المفقودين. |
Oliver! Seni gördüğüme ne kadar mutlu oldum bilemezsin! - Hastaneye gelmedin. | Open Subtitles | يهتم بشأني في هذه العائله اوليفر , لاتعلم كم أنا سعيده برؤيتك لم تحضري للمشفى |
Bir daha neden bahsettiğimi bilmediğini söyle, orospu çocuğu. | Open Subtitles | قل أنك لاتعلم ما الذي أتكلم عنه مرة أخرى |
Easy, Coretta'yı Frank'in öldürdüğünü sanıyorsan, onu pek tanımıyorsun. | Open Subtitles | إيزي إن كنت تعتقد بأن فرانك قتل كوريتا فإنك لاتعلم الكثير عنه |
Çünkü yemeğin nasıl bir tat verdiğini bilmezsin çünkü sanki günlerdir yememiş gibi yemezsin seni kurt adam. | Open Subtitles | وأنت لاتعلم مالاذواق العذائية مثل الذئب الذي يسبب لك الالم اسفل المعدة كأنك لم تأكل لايام |
Gücümüzü toplamamız gerekiyor, ama bu senin bilmediğin bir kavram. | Open Subtitles | نحن فى حاجه إلى قوانا, مصطلح أنت لاتعلم عنه شيئ. |
Nerede olduğunu bilmediği bir yer olmalı ama daha önemlisi kimsenin onu bulamayacağı bir yer olmalı. | Open Subtitles | لمكان لاتعلم هي أين فيه، والأهم من ذلك بأن لا أحد يعرف أين يجدها به |
Seninle bir anlaşmadan haberi yok. | Open Subtitles | واخبرتنى انها لاتعلم اى شئ بخصوص صفقة معك |
Bunun benim için anlamını bilemezsiniz. Oh, bebeğim, seni seviyorum. | Open Subtitles | انت لاتعلم كم يعنى هذا بالنسبة لى اوه يا طفلى انا احبك |
Düşman gemilerinin ne yerini ne de neler yapabileceklerini bilmiyorsunuz, öyle mi? | Open Subtitles | أنت لاتعلم أين سفن الأعداء أو ماهي قادرة عليه ؟ |
Muhtemelen bilmiyorsundur çünkü o orospu çocuğu baban söylememiştir. | Open Subtitles | ربما لاتعلم هذا لأن أبيك اللعين لم يخبرك.. |