"لا أريد فعل" - Traduction Arabe en Turc

• yapmak istemiyorum
• yapmak istemem
• devam etmek istemiyorum
• yapmayı istemiyorum
• yapmak istemediğimi

Hadi ama, bunu yalnız yapmak istemiyorum ve o çok tatlı biri.
هيا, أنا لا أريد فعل هذا بمفردي و هو شخص لطيف جداً

Sus! Bunu yapmak istemiyorum.
ــ لا، اصمت ــ لا أريد فعل ذلك، أشعر وكأنني عالق

Bak, bunu artık yapmak istemiyorum, dönmek istiyorum. Sakin ol, sakin.
صاح , أنا لا أريد فعل ذلك على الإطلاق أريد ان أذهب إلى المنزل

Vegas'ta arayabileceğim bir adam var ama bunu yapmak istemiyorum.
هناك رجل يمكنني مهاتفتة في فيجاس ولكني لا أريد فعل هذا

Eğer sorun olacaksa bunu yapmak istemem.
أنا حقا لا أريد فعل هذا إن لم تكوني موافقة

Bütün bunları hissetmek istiyorum. Sadece bunu burada yapmak istemiyorum. Tamam mı?
أريد أن أمرّ بكل هذه المشاعر لكنني فقط لا أريد فعل هذا هنا, مفهوم؟

Artık bunu yapmak istemiyorum. Onların bize zararı dokunmadı.
لا أريد فعل هذا مرة أخرى هؤلاء الناس لم يفعلوا شيئاً لنا

Bunu yapmak istemiyorum!
طلقيني من زوجتي منظفة السيارات التي تختفي دون سبب. لا أريد فعل ذلك بنفسي

Çocuğumun önünde böyle bir şey yapmak istemiyorum. Bir dakikalığına arkanı dön. Dön arkanı hadi.
لا أريد فعل هذا أمام إبني ، إستدر قليلاً

Ama saçma sapan bir Ev Anlaşması gereği yapmak istemiyorum.
لكنني لا أريد فعل ذلك بسبب اتفاقية سكن تافهة

Tamam fikrimi değiştirdim, bunu artık yapmak istemiyorum.
حسناً ، لقد غيرتُ رأيي لا أريد فعل هذا بعد الأن

Bütün bu ıvır zıvırdan bıktım. Artık bu işi yapmak istemiyorum.
لقد سئمت من كل هذا الهراء أنا لا أريد فعل هذا مرة اخرى

Lütfen bunu bana yaptırtma. Bunu daha fazla yapmak istemiyorum.
رجاءا لا تجعلني افعل هذا لا أريد فعل هذا

Bunu yapmak istemiyorum.
لا أريد فعل هذا رجاءا لا تجعلني افعل هذا

Yapamayacağımdan değil. Ona bunu yapmak istemiyorum.
إسمع يا رجل، ليس كأنني لا أستطيع .القيام بهذا، لكن لا أريد فعل هذا بها

- Daha fazla bunu yapmak istemiyorum. - Olmaz, neden sevmediğini anlayabiliyorum.
ـ لا أريد فعل هذا بعد الآن ـ كلا، يمكنني فهم سبب عدم إعجابكِ بهذا حتى الآن

Gerçek bir son sınıf olmadan bunu yapmak istemiyorum.
لا أريد فعل ذلك ما لم أكن طالبة بالسنة الرابعة بالفعل.

Beyler, bunu yapmak istemiyorum, fakat bana başka bir seçenek bıraktınız mı?
لا أريد فعل هذا يا سادة ولكن ما الخيار الذي لدي؟

Mecbur kalmadıkça yapmak istemem.
و أنا ... أنا لا أريد فعل ذلك إلاّ عند الضرورة و كذلك الحال بالنسبة لكِ

Artık buna devam... Artık buna devam etmek istemiyorum, tamam mı?
--لا أريد أن لا أريد فعل ذلك ثانية , حسنا ؟

Bunu yapmayı istemiyorum.
لا أريد فعل ذلك

Sana bunu yapmak istemediğimi söylemiştim, tamam mı?
لقد قلت لك بإنّي لا أريد فعل ذلك، أليس كذلك؟