"لا تدرك" - Traduction Arabe en Turc

    • farkında değilsin
        
    • bilmiyorsun
        
    • anlamıyorsun
        
    • farkında değil
        
    • anlamıyorsunuz
        
    • fikrin yok
        
    • farkında değilsindir
        
    Gücümün sırf olayların nasıl işlediğini anlamak olmadığının farkında değilsin. Open Subtitles وأنت لا تدرك قدرتى ليست فقط معرفة كيفية عمل الأشياء
    Ayrıca güçlü ve güzel bir kadın olduğunu düşünüyorum, ama farkında değilsin. Open Subtitles أظن كذلك أنك أمرأة قوية و جميلة و التي لا تدرك هذا
    Bunu henüz bilmiyorsun. Ama bütün gün bana ihtiyacın var burada. Open Subtitles ربمـا لا تدرك ذلك، لكنك تحتاجني هنا على الدوام.
    Neler yaptıklarını bilmiyorsun. Yalnızlık. Open Subtitles لا تدرك الاشياء التي يقومون بها, الوحدة.
    Büyük bir dönüşüme tanık oldun... ama hiçbir şey anlamıyorsun. Open Subtitles أنت تشهد الآن تحولا عظيما ولكنك لا تدرك شيئا لا
    Ruthie'yi çok sevdiğini biliyorum, fakat o bunun farkında değil gibi. Open Subtitles أعرف أنك تحبين " روثى" لكن يبدو أنها لا تدرك ذلك
    anlamıyorsunuz. Kanunlarınızla bir ilgimiz olmasını istemiyoruz. Open Subtitles أنت لا تدرك ذلك فنحن نرفض أي أمر بقوانينك
    Gerçekten çok tatlısın ama benim evli bir kadın olduğumun farkında değilsin. Open Subtitles ستانسلاف ,أنت حقاً تمثل شخصاً عزيزا بالنسبة لي لكنك لا تدرك بأني امرأة متزوجة
    Zevk almıyorsak, bu senin hatan. Bazen ne kadar kaba olduğunun farkında değilsin. Open Subtitles أنت لا تدرك كم من الممكن أن تصير لئيماً في بعض الأوقات
    Muhtemelen şu an farkında değilsin, ama geçirdiğin şey bir çeşit uyuşturucudan arınma. Open Subtitles ...من المحتمل أنك لا تدرك الآن لكن ما تمر خلاله نوع يشبه المصحات
    farkında değilsin ama insanları tanıyorsun böylece. Open Subtitles ربما لا تدرك هذا, لكنك تجمع الكثير من العلاقات
    Bu sefer yapabilir misin bilmiyorsun. Open Subtitles عدا أنك لا تدرك إن ما كان بإمكانك فعل هذا هذه المرة
    Nefretin ve unutulmanın nasıl bir his olduğunu bilmiyorsun. Open Subtitles أنت لا تدرك معنى الشعور بالضعف وأن تكون مكروهًا
    Nefretin ve unutulmanın nasıl bir his olduğunu bilmiyorsun. Open Subtitles أنت لا تدرك معنى الشعور بالضعف وأن تكون مكروهًا
    sen halk ulaşım şirketlerinden büyük hisselere sahip olanlardan birisin problem şu ki, sen anlamıyorsun şu anda iki kişiyle konuşuyorsun. Open Subtitles أنت أحد أكبر حاملى الأسهم فى شركة النقل العام المشكلة هي ، أنك لا تدرك أنك تتحدث لشخصان
    Belki sana burada yaptığım iyiliği anlamıyorsun. Open Subtitles ربما انت لا تدرك المعروف الذي اقدمه لك هنا
    Başının ne kadar belada olduğunu anlamıyorsun, öyle değil mi? Open Subtitles انت لا تدرك مدى كمّية المشاكل التي انت بها، ألست كذلك؟
    Birçok kişi farkında değil ama o gösteri sırasında 5 kilo vermiştim. Open Subtitles معظم الناس لا تدرك أني خسرت 10 باوندات خلال ذلك العرض.
    Üzgünüm, hastaydı. Söylediklerinin farkında değil. Open Subtitles أنا آسفة، هي مريضة هي لا تدرك ما تقوله
    58-0 olmamın önemini anlamıyorsunuz. Open Subtitles أنت لا تدرك أهمية أن أكون أكون58 مقابل صفر أنا الآن 57/صفر
    Neye benzediğim hakkında en ufak fikrin yok. Kaşıkla insan yaralayabiliyorum. Open Subtitles قد لا تدرك ذلك و لكنى أعتدت ان أذى الناس بمعلقة فحسب لمعلومك
    Belki farkında değilsindir ama dışarıda sosyal devrim oluyor. Open Subtitles أنتَ ربما لا تدرك لكن هنالك ثورة إجتماعية بدأت بخطوتها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus