"لا يقتل" - Traduction Arabe en Turc

    • öldürmüyor
        
    • öldüren bir
        
    • öldürmeyen
        
    • öldürmez
        
    Haklı olarak Ebola'dan korkuyoruz, çünkü diğer hastalıklar kadar insan öldürmüyor. TED ولهذا نحن نخشى الأيبولا الآن لأنه لا يقتل مثلما تفعل أمراضٌ أخرى.
    Neden dışarıda, daha değersiz birini öldürmüyor? Open Subtitles لماذا لا يقتل واحداً من الأشخاص غير .. منتجين .. الذين لا قيمة لهم
    Kemoterapi hiçbir şeyi öldürmüyor sadece gerçek problemi saklıyor. Open Subtitles العلاج الكيماوي لا يقتل شيئاً بل يخفي المشكلة الحقيقية وحسب ستنهار
    Sadece mısır gevreği yiyen insanları öldüren bir seri katil. Open Subtitles قاتل متسلسل لا يقتل سوى الأشخاص الذين يأكلون حبوب الإفطار
    Ölmek üzere olan kişileri öldüren bir seri katil. Open Subtitles قاتل لا يقتل سوى شخص على حافة الموت ... كان عليك
    Wesen öldürmeyen Grimm, Grimm değildir! Open Subtitles لا, "الجريم" الذي لا يقتل الـ "فيسان" لا يعتبر من الـ "جريم"
    Garip bir şey söyleyim, düşük oksijen seviyesine maruz kalmak her zaman öldürmez. TED حسنًا، يجب علي أن أخبركم بشيء غريب جدًا، وهو أن التعرض لدرجة منخفضة جدًا من الأوكسجين لا يقتل دائمًا.
    Matris aynı zamanda, katilin bir tarzı cinayet dayanağı olması veya rastgele öldürmüyor oluşu ihtimali sebebiyle kurbanlar arasında bir bağlantı da arıyor. Open Subtitles المصفوفة تبحث أيضاً عن الصِلات بين الضحايا في حال كان لدى القاتل نوع مُفضّل أو أرض صيد مفضّلة أو لا يقتل عشوائياً.
    Hocam veba herkesi öldürmüyor, çocuk yaşayacak. Open Subtitles .سيدي، الطاعون لا يقتل الجميع .الفتى سوف يعيش
    Hayır, öldürme şekli bu değil. Normalde, birilerinin izlemesi için öldürmüyor. Open Subtitles لا، هذه ليست كيفية قتله هو في العادة لا يقتل لأجل مستمعين
    Gidip birilerini öldürmüyor. Ki zannedersem bu insanlık için iyi bir şey. Open Subtitles لا يقتل الناس، وهذا ما أظنّه يصبّ في مصلحة البشريّة.
    Gidip birilerini öldürmüyor. Ki zannedersem bu insanlık için iyi bir şey. Aynen öyle. Open Subtitles لا يقتل الناس، وهذا ما أظنّه يصبّ في مصلحة البشريّة.
    Sadece adam öldürmüyor. Aynı zamanda bir yamyamda. Open Subtitles إنه لا يقتل فحسب، إنه من آكلي لحوم البشر
    Bir şey keşfettim. Süvari tesadüfî bir sırayla öldürmüyor. Open Subtitles لقد اكتشفت شيئا الفارس لا يقتل عشوائيا
    Yaşadığım için biliyorum karaışıklı zehri hemen öldürmüyor. Open Subtitles بحسب خبرتي، فإنَّ سمُّ "المُظلِم" لا يقتل فوراً
    Şeytan'a inandığı için öldürmüyor. Open Subtitles انه لا يقتل لأنه يؤمن بالشيطان
    Sadece kadınları öldüren bir seri katil. Open Subtitles سفاح لا يقتل فقط إلا النساء
    öldürmeyen bir katil. Open Subtitles إنه قاتل لا يقتل.
    öldürmeyen, ölmez. Open Subtitles هو لا يقتل ولا يموت
    Deli bir suikastçı asla kendini öldürmez! Open Subtitles حسناً، لا، ياساده القاتل المخبول لا يقتل نفسه أبداً
    Marcus ördek öldürmez. Değil mi Marcus? Open Subtitles . ماركوس لا يقتل بطة أليس كذلك يا ماركوس ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus