"لتذهب" - Traduction Arabe en Turc

    • Gidecek
        
    • git
        
    • gitmek
        
    • gitme
        
    • gidip
        
    • canı
        
    • Canın
        
    • gitmesi
        
    • gideceksin
        
    • gitmen
        
    • Gitmekte
        
    - Halkalar? - Faydası ne ki? Gidecek yer yok. Open Subtitles الحلقات ماالجيد فى ذلك , لا يوجد مكان لتذهب اليه
    Ama o gece söylediğim şey yüzünden oraya Gidecek cesareti buldu. Open Subtitles لكنه بسبب ما قلته أنا تشجعت لتذهب الى هناك ليلة البارحة
    Kendi kanından, canından birisi için benim için savaşmadın yardım etmen için yalvaran ve Gidecek bir yeri olmayan birisi için. Open Subtitles ولم تقدر على الوقوف بجانبي، دمك ولحمك، أختك التي توسلت من أجل مساعدتك عندما لم يكن لدينا مكان آخر لتذهب له.
    Yollan bakalım komik adam. Soytarı olmak istiyorsan git sirke katıl. Open Subtitles إسمع أيها المرح إن كنت تكون مهرجاً لتذهب و تنضم للسيرك
    Samcheongdong gitmek için hangi durakta ineceğini ve kaç numaralı otobüse bineceğini biliyormusun? Open Subtitles اتعلم اين تنزل من الميتروا لتذهب الي سامشوندونغ واي رقم حافلة تركبة ؟
    gitme zamanı gelmişse, gitmelisin. Open Subtitles حسنا اذا كان هذا وقتك لتذهب, هذا وقتك لتذهب
    Bu iş için gidip bir disk satın almak yaklaşık 10 dolara mal olur ve tabiki bunu internette de paylaşmak buna dahil, eğer bunlar ciltler halindeyse. TED يكلفك حوالي 10 دولارات لتذهب و تأخذ قرصاً و تضعه على الشبكة اذا كنت تفعل ذلك بالحجم
    Sana Gidecek güvenli bir yer buluncaya kadar Berk'i evin farz et. Open Subtitles حسناً حتى يمكننا العثور لك على مكان آمن لتذهب اعتبر بيرك منزلك
    Gidecek hiçbir yeri olmayan genç bir bayan gördüm, eğitimi yok, eğlencesi yok, yaşayacak bir yeri bile yok. TED رأيت امرأة شابة ليس لديها طريقة أو وسيلة لتذهب إلى أي مكان، بلا تعليم ولا تسلية ولا حتى مكان تعيش فيه.
    Burası ıssız bir yerdir, Gidecek bir yer yoktur. Open Subtitles كما ترى نحن معزولون لا يوجد مكان لتذهب اليه
    Sen liseye Gidecek kadar büyük görünmüyorsun. Open Subtitles انت لا تبدوا كبيرا كفاية لتذهب إلى المدرسة الثانوية
    Bunun nedeni artık askerlik yapamayacağın ve Gidecek yerinin olmaması mı? Open Subtitles هل ذلك بسبب انك لن تستطيع البقاء فى المارينز بعد الان وانه لا يوجد مكان لتذهب اليه ؟
    Gerçi bu saatte cehenneme Gidecek bir taksi bulmak zor. Open Subtitles وإن كان من الصعب الحصول على سيارة لتذهب إلى جهنم في هذا الوقت
    Gidecek yerin bile yok, git nereye gidiyorsan. Open Subtitles لا مكان آخر لتذهب إليه اذهب للمكان الذي يحلو لك
    git, bir dene. Babanı odasına yerleştirebilirsin. Open Subtitles لتذهب وتدخّن إحداها الآن ولترافق والدك إلى غرفته.
    İhtiyacın yok. Gitmekte özgürsün. git buradan. Open Subtitles لا حاجة لذلك، أنتَ حرّ لتذهب ، أخرج من هنا.
    Girselda okula gitmek için her fırsata sahipti fakat ortaya gitmesi onun için güvenli değildi. TED غريسيلدا كانت لديها الفرصة لتذهب للمدرسة، لكن لم يكن الذهاب لهناك، آمنا بالنسبة لها.
    Demek o pis partiye gitmek için beni kovuyorsun ha? Open Subtitles إذاً فيم تفكر؟ أتريدني أن أبتعد لتذهب بمفردك إلى الحفل الصاخب؟
    - Artık gitme zamanın geldi. - Gidemem. Sabah oldu. Open Subtitles أعتقد بأنه حان الوقت لتذهب صحيح , حسناً , لا أستطيع , ضوء النهار
    Sana adresi vereyim de gidip anlaş. Open Subtitles لذلك سأعطيك عنوانه لتذهب إليه لعقدصفقةمعه.
    Londra'nın canı cehenneme. Bu şeyi bir tek nedenle başlattık. Open Subtitles لتذهب لندن الى الجحيم ,نحن قمنا بكل هذا لسبب واحد
    Sabahın köründe bal almaya gittiğine göre Canın tatlı çekmişti galiba. Open Subtitles لابُد أنكَ احتجت للسُكر .لتذهب وتأخذ العسل في الصباح الباكر جدًا
    Gemiyi, labirentin dışında gizli bir yere gitmesi için programladım. Open Subtitles لقد قمت ببرمجة المركبه لتذهب الى مكان مخفى خارج المتاهه
    Birkaç gün kaldı zaten. Ne ara Amerika'ya gideceksin? Open Subtitles لم يتبقَ سوى أيام قليلة، متى سيكون لديك الوقت لتذهب لأمريكا؟
    Peki, sana tuvalete gitmen için 5 dakika mola veriyorum. Open Subtitles حسناً, سأعطيك إستراحة 5دقائق لتذهب للحمام, حسناً؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus