"لديك ما" - Traduction Arabe en Turc

• bir şeyin
• bir şey var
• şeyin yok
• şey yok
• şeyin var
• şey sende
• şeyler var
• bir şeyiniz var

Söyleyecek bir şeyin varsa söyle. Çünkü şu anda tamamen hazırım.
اذا كان لديك ما تقولينه فانطقى به انا على استعداد لسماعه

Çünkü eğer söyleyecek bir şeyin varsa... bu tam zamanı.
لأنه إن كان لديك ما تقولينه الآن هو الوقت المناسب

Sanırım bize söyleyeceğiz bir şey var, aksi halde burada olmazdınız.
أعتقد أنه لديك ما تقوله لنا و ألا لما كنت هنا

Söyleyeceğin bir şey var mı Lord İki Kat Gerdan?
هل لديك ما تقوله أيها اللورد المذدوج شين ؟

Dert edecek hiçbir şeyin yok. Sadece set sayısı. Hayatın gibi değil.
لا يوجد لديك ما تقلق بشأنه انها فقط نقطه البدايه , انها ليست كحياتك

Bunun dışında kaçırılma teorinizi destekleyecek pek bir şey yok.
ليس لديك ما يؤيد قصة أختطاف زوجتك سوى هذا السوار

Görmediğim bir şeyin var yoksa kalmak için fazla sebep olduğunu sanmıyorum.
إلا اذا كان لديك ما لمْ أرهُ بعد فلا أرى سبباً وجيهاً للبقاء اكثر

Söylediğin şey sende varsa, patronla daha çok iş yaparsın.
أجل، حسناً، إن كان لديك ما تقوله لديك، فالرئيس سينوي إجراء المزيد من العمل معك.

Hapse gitmeden önce, bize söylemek istediğin bir şeyler var mı?
هل لديك ما تقوله قبل أن نرسلك إلى مصيرك ؟

Cezayı vermeden söyleyecek bir şeyiniz var mı?
هل لديك ما تقوله قبل أن أحكم عليك؟

Eğer akşamları yapacak bir şeyin olmazsa nerede yaşadığımızı biliyorsun.
إذا لم يكن لديك ما تفعل شئ أمسية ما فأنت تعرف أين أعيش

Başka diyecek bir şeyin yoksa, lütfen defol.
إذا لم يكن لديك ما تقول بعد ذلك أرجو أن تخرج

Eğer dediğin doğruysa ve masumsan, öyleyse korkacak bir şeyin yok demektir.
اذا كان ما تقوله حقيقيا اذا انت بريء و ليس لديك ما تخاف منه

O yüzden bana söyleyecek bir şeyin varsa söyle.
لذا لو لديك ما تريد إخباري به فكلي آذان صاغية

Böylesine utanç verici mağlubiyet hakkında söylemek istediğiniz bir şey var mı?
هل لديك ما تقوله عن هذه الهزيمة النكراء؟

Owen, ben Gwen. Rapor edeceğin bir şey var mı?
أنا جوين يا أوين ، هل لديك ما تبلغ عنه ؟

Editörüm olayı takip etmemi istedi. Bana söyleyebileceğin bir şey var mı?
وافق محرّري على مقال تتبّعيّ، فهل لديك ما تخبرني به؟

Benimle geliyor ve, bu konuda yapabileceğin hiçbir şey yok.
سيأتي معي ، وليس لديك ما ما تفعله حيال ذلك

Kaybedecek hiçbir şeyin ama kazanacak çok şeyin var.
ليس لديك ما تخسره وكل شيء لتكسبه

- Gereken her şey sende var. - Teşekkürler. - Bırak uçsun.
لديك ما يستلزمه الأمر فقط دعها تطير

Aslında söylemek istediğin bir şeyler var. Bu genç yarışçılar hızlı yaşıyor.
في الواقع ، لديك ما تود أن تقوله فهؤلاء السائقين الصغار بالكاد يعيشون

Kendinizi savunmak için diyecek bir şeyiniz var mı?
هل لديك ما تقوله دفاعاً عن نفسك؟