"لذا كان" - Traduction Arabe en Turc

    • O yüzden
        
    • bu yüzden
        
    • yani
        
    • kaldım
        
    • Böylece
        
    • Demek ki
        
    Aslında onlarla geçen gece görüşmüştün. O yüzden onlarla ufak bir konuşma yaptım. Open Subtitles في الليلة التي سبقتها لذا كان عليّ أن أتحدث معهما قليلاً مثلما حدث
    Sen ölmedin Callahan, O yüzden başka bir ünlü bulmam gerekti. Open Subtitles أنت لم تمت كالاهان,لذا كان لا بد أن أجد مشهوراً آخر
    İşte O yüzden elimde tepsi vardı. Böylece dışarı gelip seni görebilecektim. Open Subtitles و لذا كان علي أن أحمل لك الطعام كي أستطيع الخروج لرؤيتك
    bu yüzden etrafta dolaşan bir sürü çıplak model olurdu. Open Subtitles لذا كان هنالك الكثير من العارضات يتجولن و هن عاريات
    Ona ait olmayan birkaç bir şey almışsa ne olmuş yani? Open Subtitles لذا كان لديه عدد قليل من البنود التي لا تنتمي إليه.
    O yüzden onun ne istediğini kendi başımıza çözmek zorunda kalmıştık. Open Subtitles . . لذا كان علينا ان نعرف بانفسنا ماذا كانت تريده
    Pekala, şimdi buradasın, yani O yüzden bana pompalı lazım. Open Subtitles حسنا، أنت هنا، لذا كان علي أن يكون معي بندقية
    Aslında oraya vardığımda araba yanıyordu, O yüzden zar zor okuyabildim Open Subtitles فعلياً كانت تحترق عندما وصلت هناك لذا كان من الصعب قرائتها
    Hassas bir konu O yüzden gelip bizzat yapmak zorundayım. Open Subtitles إنّه وضع متزعزع لذا كان عليّ القدوم وفعل ذلك بنفسي.
    O yüzden bu -- hatırlayın, evlere elektrik için hat çekilmemişti. TED لذا كان هذا - تذكروا، لم يزودوا البيوت بالأسلاك لأجل الكهرباء.
    Dinle, benim kararım olduğunu biliyorum, O yüzden hayatıma devam etmem kolay oldu, bir de üzerine espriler yapmak tabii ki. Open Subtitles أعلم بأنه كان قراري، لذا كان من السهل عليّ أن أتخطى الأمر، وكما تعلم، إلقاء النكات وأشياء أخرى
    O yüzden, onları başkası çalmış gibi gözükmeliydi. Open Subtitles لذا . كان يجب أن يبدو أن أحداً ما قام بسرقتها
    O yüzden cesedi perdenin arkasına saklaması gerekti. Open Subtitles لذا كان يجب عليه أن يخفي الجثة خلف الستارة
    Şey, onu ofisime kadar çağırdım O yüzden gerçekten önemli bir şey söylemem gerekiyordu. Open Subtitles استدعيته إلى مكتبي لذا كان عليّ اخباره بأمر هام.
    bu yüzden geride bıraktığı yumurtaların üzerine oturmak zorunda kaldım. Open Subtitles لذا, كان عليّ أن أجلس على البيض الذي تركته خلفها
    bu yüzden, bozuklukları kemiğe kaynaştıran bir elektrokimyasal tepkime oluşmuş. Open Subtitles لذا كان هناك تفاعل كهروكيميائي قام بصهر القطع النقدية بالعظام.
    Seyircilerin hepsinin izci olduğunu biliyordum bu yüzden mükemmel bir performans sergilemeliydim. Open Subtitles علمت أن الجمهور من الكشافة لذا كان على أدائي أن يكون مثالياً
    yani biz sadece tek tek bu programların yerlerini değiştirecektik. Open Subtitles لذا كان علينا فقط استبدال هذه البرامج كل على حده
    yani eve nasıl girdiğine dair fikrin yok, öyle mi? Open Subtitles لذا كان لديك أي فكرة عن كيفية وصوله في، هاه؟
    Demek ki para başka bir yere saklanmıştı, ama nereye? Open Subtitles لذا كان المال مخبئاً بمكان آخر , لكن أين ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus