"لرؤية" - Traduction Arabe en Turc

    • görmeye
        
    • görmek
        
    • görmem
        
    • izlemeye
        
    • görme
        
    • göreceğim
        
    • görmeyi
        
    • yanına
        
    • görüşmeye
        
    • görelim
        
    • gördüğüme
        
    • ziyaret
        
    • görecek
        
    • ziyarete
        
    • görmekten
        
    Hayır, ben Bay Theo van Gogh'u görmeye gelmiştim. Randevum vardı da. Open Subtitles لا , انا اتيت لرؤية السيد ثيو فان كوخ لدي موعد معه
    Yardımcı olur mu bilmem, ama Winnie Hicks' i görmeye gittim.. Open Subtitles لا أعرف إن كان هذا سيساعد لكن ذهابي لرؤية ويني هيكس
    Sonra o mercekli adamı görmeye gittim ve tam zamanında bitirdi. Open Subtitles ثمّ ذهبت لرؤية هذا السيكلوب، وهو قد أنتهى فى وقت قصير.
    Başka seçeneğimiz yok, bu yüzden neler olacağını görmek için sabırsızlanıyorum. TED ليس لدينا خيار آخر، لذا أنا مهتم جدًا لرؤية ما سيحدث.
    1895 yazında, teknolojinin en yeni hızlı tren harikasını görmek için insanlar Coney Island'a akın etti: Parande Trenine. TED في صيف عام 1895، غمرت الحشود ممر جزيرة كوني لرؤية أحدث أعجوبة تكنولوجية من القاطرة الدوارة: السكك الحديدية الدوارة.
    *Hitler amcanızı görmem gerekiyor, çocuklar. * - İyi geceler. Open Subtitles يجب أن أذهب لرؤية عمكم هتلر يا أطفال طاب مساؤك
    Patronun dediğine göre Mardar, Meimei'yi barda görmeye devam etmiş. Open Subtitles أخبرني الرئيس أن ماردار ظل يذهب لرؤية ميمي في الحانة
    O ve Rob Wham'i görmeye gittiler. Bir süre dönmezler. Open Subtitles هي وروب ذهبوا لرؤية ويم لن يعودوا لفترة من الوقت.
    Kalpsiz oğlun neden hastanedeki ölen babasını görmeye gitmediğini öğrenmek için geldin demek. Open Subtitles إذاً ،جئت لرؤية ذلك الابن القاسي الذي لم يذهب للمستشفى لرؤية أبيه المحتضر
    Yine de, her şeyi geride bırakıp anneni görmeye gitmen güzel bir şey. Open Subtitles ومن الجيد بأنك تركت كل الأمور خلفك من أجل أن تذهب لرؤية أمك.
    Fakat beni zengin eden yeri görmeye gittiğimde, ...midem bulandı. Open Subtitles لكن عندما ذهبت لرؤية المكان الذي جعلني ثرياً أصابني بالإشمئزاز
    Camları yok, içeriyi ya da dışarıyı görmeye imkan yok. Open Subtitles لا توجد نوافذ، لا يوجد منفذ لرؤية الداخل أو الخارج
    Her hafta sonu çocukları görmeye gelmen onları her gün araman? Open Subtitles تعلم، تأتي لرؤية الأولاد كل عطلة أسبوع تتصل بهم كل يوم؟
    Bu daha fazlasını görmek için daha çok zaman demek değil. TED لا يعني هذا أنك بحاجة لقضاء المزيد من الوقت لرؤية المزيد.
    Komşumun çocuklarının kurtlar tarafından mideye indirilmesini görmek beni gerçekten üzerdi. Open Subtitles يجب أن أكون في غاية الأسف لرؤية الذئاب تلتهم أطفال جيراني
    Dün öğleden sonra hapishaneye giderek el çantanızı görmek istedim. Open Subtitles لذا بعد ظهيرة الأمس ، ذهبت للسجن لرؤية حقيبة يدكِ
    Doğru olup olmadığını anlamak için senin tepkini görmem gerekiyordu. Open Subtitles ولكنني كنت بحاجة لرؤية ردّة فعلكِ لأتأكد من صحّة ذلك
    Bir, Cuma akşamı Cinderhella II' yi izlemeye git, ezik. Open Subtitles أولا : أذهب لرؤية سيندريلا 2 في ليلة الجمعه. فاشل
    Sadece tek çeşit ışık varlayıcısına sahip olmak renkleri görme şansı tanımaz. TED وجود نوع واحد من مستشعرات الضوء لا يترك أي مجال لرؤية اللون.
    Gece gökyüzünü 400 yıl önce onun gördüğü gibi göreceğim. Open Subtitles سأذهب لرؤية السماء ليلا كما فعل هو من أربعمائة عام
    Evet kafamda gerçek bir taç görmeyi ben de isterim. Open Subtitles بلى ، انا بحاجة لرؤية تاج حقيقي على رأسي حرفياً
    Bir gün, bir arkadaşını da yanına alarak, yukarıda ne olduğunu görmek için hiç halat ve alet kullanmadan bir Sekoya'nın tepesine tırmanmaya karar vermiş. TED و قرر مع صديق له أن يقوم بتسلق حر لسكويا. بدون حبال أو أي معدات لرؤية ما الذي يوجد هناك في الأعلى.
    Ayindeki rolüyle ilgili Veliaht Prens ile görüşmeye gitmem lazım. Open Subtitles يجب أن أذهب لرؤية وليّ العهد بشأن دوره في الطقوس
    Hadi o zaman ABD'yi görelim... Open Subtitles لذا دعينا نذهب لرؤية الولايات المتحدة الأمريكية
    Bu kadar müthiş insanları ve gülen yüzleri bir arada gördüğüme sevindim. TED سعيد لرؤية هذا العدد الكبير من الناس هنا و العديد من الوجوه الباسمة.
    Yüzmeyi sever misiniz? - Vence'da ki şapelini ziyaret ettik. Open Subtitles هل تحبين السباحة ؟ لقد ذهبنا لرؤية كنيستك في فينس
    Ne kadar ilerlersek ilerleyelim, güneşin doğuşunu görecek kadar ileri gidemeyeceğiz. Open Subtitles بالمعدل الذي نمضي به, ربما لن يمكننا الصمود لرؤية شروق الشمس
    Hafta sonları Amelie, genellikle Doğu Garından trene binerek babasını ziyarete gider. Open Subtitles في عطل نهاية إسبوع تأخذ أميلي في أغلب الأحيان القطار لرؤية أبيها
    İkinizin birlikte bu kadar güzel çalıştığınızı görmekten çok memnunum. Open Subtitles حسنا، أنا سعيد لرؤية أنك اثنين يعملون بشكل جيد معا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus