Sonra son 24 saatteki hormon düzeyinizin belirlenmesi için idrar testi yapılır. | Open Subtitles | بعد ذلك مطلوب منك فحص بول لفحص مستوى هرموناتك في غضون 24ساعة |
İkinci hedefimiz ise daha iddialıydı: Hastaları incelemek için gerekli maliyeti yüksek görüntüleme sistemlerinin kullanımını azaltmak. | TED | أما الهدف الثاني، فهو أكثر طموحاً، كنا نريد التقليل من استخدام تقنيات التصوير الطبي عالية الكلفة لفحص المرضى |
Keller'ınki kadar iyi bir şişe yapabilirsem ikisini de test etmeleri gerekir. | Open Subtitles | إذا سلمت زجاجة مزيفة ستكون كأنها بروعة زجاجة كيلر سيضطرون لفحص الزجاجتين |
Dr. Rainsford, John Waldron'u muayene etmek için polis departmanınca tutulduğunuzu ve bu nedenle onun hakkında çoktan bir görüş oluşturduğunuzun farkındayım. | Open Subtitles | د.راينسفورد، أدرك انك كُلَّفت من هيئة الشرطة لفحص جون الدرون، وبناء عليه لديك رأيا عنه بالفعل |
Psikiyatri, zihnin karanlk, kesfedilmemis dünyasn incelemeye çalsr. | Open Subtitles | علم النفس هو محاولة لفحص خفايا النفس الغير معروفة للناس |
Şu adam ortaya çıkana kadar, onları şüpheli tecavüz muayenesine götürmek için sorgulamak üzereydik. | Open Subtitles | كنا سنوقفهما لاخضعهما لفحص الاغتصاب المحتمل عندما اتي هذا المهرج |
Gözdeki bozulma izini kontrol etmek için bir radyasyon ekibi gönderebiliriz. | Open Subtitles | يمكن أن نطلب فريق إشعاع لفحص الآثار المتبقية على الحدقة |
Onları kontrol etmeye geleceğim, lekesiz olsalar iyi olur, tamam mı? | Open Subtitles | سأعود لفحص هذه ومن المفضل أن تكون خالية من البقع حسناً |
İkram hizmeti, davetiyeler ve kan testi için saat birde randevu. | Open Subtitles | تجهيز الأطعمة ، دعوات ، وساعة تعيين لفحص الدم |
Hayatını kurtarmak için basit bir kan testi yaptırmayacağını oğluna söylemeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تخبر ابنك أنك لن تخضع لفحص دم واحد غير مؤلم لإنقاذ حياته |
Hayatını kurtarmak için basit bir kan testi yaptırmayacağını oğluna söylemeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تخبر ابنك أنك لن تخضع لفحص دم واحد غير مؤلم لإنقاذ حياته |
Biyologlar da baz düzenleyicileri, kanser gibi hastalıklarla ilişkili genlerde tek harflerin rolünü incelemek için kullandılar. | TED | واستخدم علماء الأحياء محرري القواعد لفحص دور الأحرف المفردة في الجينات ذات الصلة بالأمراض مثل السرطان. |
1838'de, çökük temeli incelemek için temelin çevresine kaldırım döşediler. | TED | في عام 1838، حفروا ممرًا حول الأساس لفحص قاعدة الأساس المطمورة. |
Saçmalık. Hepsi saçmalık. Görsel algılamanızı test etmek için nöroterapiyle başlayacağız. | Open Subtitles | وعلاج بشدة الكهرباء كتفعيل سوف نبدأ بتغذية حيوية لفحص إدراكك المرئي |
Neden sadece boynumu muayene etmeyecekmişsin hissine kapılıyorum? | Open Subtitles | لماذا إنتابني الشعور بأنك لست هنا لفحص رقبتي؟ |
Bir tanık bunun suikast olduğunu söylediğinde bu yeni teoriyi incelemeye zamanım olmadı. | Open Subtitles | ليس عندى وقت لفحص هذه النظريه الجديده عندما يقول شاهد أنه كان هناك عملية إغتيال |
Evet. Hm, Bu sabah benim görgü tanığımın Göz muayenesine ihtiyacı olabilir demiştin. | Open Subtitles | نعم قلت هذا الصباح بأنه ممكن أن يحتاج لفحص على الأعين |
Ancak, şoför sorunlu bir güç kablosunu... kontrol etmek için durduğunda durumu kavradık. | Open Subtitles | .هو أن شائق الشاحنة توقف لفحص أحد خطوط الطاقة |
Kasaba sınırındaki birkaç çiftliği kontrol etmeye gitmek üzereydik. | Open Subtitles | نحن فى طريقنا لفحص مزرعتين على حدود المدينة |
Hem Başkan öldürülmüşse ve yaralarına bakmak üzere çağrılmışsanız... insanlara adlarını ve kim olduklarını sormazsınız. | Open Subtitles | و عندما تستدعى فى ظروف كتلك لفحص جروح رئيس ميت لم تكن لتنظرحولك وتسأل الناس عن أسمائهم ومن يكونون |
Ya da dördüncü ihtimal olarak, sifiliz testini pozitif yapan başka bir sorunu var. | Open Subtitles | لأن دمه يحوي ما يعطي إيجابيةً لفحص السفلس |
Ben de deniz biyoloğunun cesetlere bakmaya geldiğini sanmıştım. | Open Subtitles | ولكنّي ظننتُ أنّ عالم الأحياء البحرية جاء لفحص الجثث |
Suçlama yapmamıza gerek olmayacak ama arazideki tüm silahlara balistik inceleme için ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لن نُوجّه أيّ إتهامات بالضرورة، إنّما نحتاجها لفحص المقذوفات. |
Hala sorunun ne olduğunu bulamadım, Akamaru'nun kan testinin sonucunu bekliyorum. | Open Subtitles | يس لدينا التفاصيل هذه هي النتيجة النهائية لفحص أكامارو |
111 nolu otobüsü kontrole geldim, korkarım kötü haberlerim var. | Open Subtitles | آه .. نعم لقد جئت إلى هنا لفحص الشاحنة رقم 111 أنا أسف عندي أخبار سيئة |
Ve, um,kemoterapi sağlık kontrolü programı için aramıştım. | Open Subtitles | وأنا أتصل لأنني أريد أن أضع موعدا لفحص مابعد العلاج الكيميائي |