"لقد أخبرتني" - Traduction Arabe en Turc

    • söyledi
        
    • söylemiştin
        
    • söyledin
        
    • demiştin
        
    • söylemişti
        
    • anlattı
        
    • söylemiştiniz
        
    • dedi
        
    • - Bana
        
    • söylediniz
        
    Çorbayı, yağmuru ve en çok da gün ışığını özlediğini söyledi. Open Subtitles لقد أخبرتني بأنها إفتقدت الحساء والمطر والأهم من ذلك، نور الشمس
    Bana geçmişte onun teklifini reddeden tek erkeğin sen olduğunu söyledi. Open Subtitles لقد أخبرتني أنّك الرجل الوحيد الذي رفض تمهيدها للجنس في الماضي.
    Bir zamanlar bana bir şey demiştin. Benimle evleneceğini söylemiştin. Open Subtitles لقد قلت لي شيئاً من قبل لقد أخبرتني أنك ستتزوجني
    Tamir konusunda ne kadar becerikli olduğunu bana defalarca söylemiştin. Open Subtitles لقد أخبرتني مرات عديدة كم أنت بارع في إصلاح الأشياء
    Ama kasıtlı olduğunun farkındasın. Az önce konuşurken kendin söyledin. Open Subtitles ولكنك تدرك ذلك، لقد أخبرتني للتو اننا نناقش الأمر الآن
    Bana kendi söyledi. O da oyundaydı, görmedin mi? Open Subtitles لقد أخبرتني بذلك اليوم الم تريها في المسرحية ؟
    Bana numarayı hatırlayamadığını... evde yazacağını söyledi ve ben de aptal gibi inandım. Open Subtitles لقد أخبرتني أنها لا تستطيع تذكر رقمها لعدم وجود ما يميزه، وأنا، كالبلهاء، صدقتها
    Annesi, garajda babasına yardım ettiğini söyledi. Open Subtitles لقد أخبرتني والدته بأنهُ كانَ بالمرآب يساعدُ والده.
    Sabah midem bulanıyordu. Annem işe bile gitmememi söyledi. Open Subtitles لقد شعرت بالغثيان هذا الصباح لقد أخبرتني أمي أنه يتوجب عي ألا أحضر للعمل
    Bir arkadaşı olduğunu ve en özel sırlarını yazıştıklarını söyledi. Open Subtitles و لقد أخبرتني أن لديها صديقةٌ ما حيث تراسلان بعضهما البعض بأكثر أسرارهم حميميةً.
    Beni bu adaya çok önemli bir şey için getirdiğini söylemiştin. Open Subtitles لقد أخبرتني أنك أحضرتني هنا إلى الجزيرة للقيام بأمر مهم جداً.
    - Bana bir planın olduğunu söylemiştin. - Hayır, dinle, seni aradım. Open Subtitles ـ لقد أخبرتني بأن لديك خطة ـ كلا أسمع, لقد اتصلت بك
    Bir zamanlar bana... şerefin ne olduğunu bilmediğini söylemiştin ve sana gülmüştüm. Open Subtitles لقد أخبرتني يومًا بأنك لم تعرف معنى الشرف، فضحكتُ عليك
    Yente, bana haberin olduğunu söylemiştin. Open Subtitles ينتي لقد أخبرتني أنّ لديك أخباراً لي يا ينتي
    Onu sevdiğini söyledin ve senin için daha çok sevinemem. Open Subtitles لقد أخبرتني بأنّكِ تعشقين الفتى ولقد أسعدتني بذلك فعلاً ..
    Onu sevdiğini söyledin ve senin için daha çok sevinemem. Open Subtitles لقد أخبرتني بأنّكِ تعشقين الفتى ولقد أسعدتني بذلك فعلاً ..
    Güzel olduğunu söyledin ve fişini mahvettiğim için de iade edemeyeceğim şimdi. Open Subtitles لقد أخبرتني أنه يبدو جميلاً والآن لقد أفسدت الفاتورة ولا يمكنني إرجاعه
    Tanıştığımıza çok memnun oldum, Bill. Arleen yetişemeyeceğini söylemişti. Open Subtitles حسنا، إنه لم العظيم رؤيتك يا بيل لقد أخبرتني أرلين أنك لن تتمكن من الحضور
    Bana iki kere anlattı ve ilkinde de pek komik gelmemişti. Open Subtitles حسناً، لقد أخبرتني هذه القصة مرتين ولم تكن مضحكة المرة الأولى
    Ne yapacağıma karar verdim.Bir zamanlar bana görevimin ne olduğunu söylemiştiniz. Open Subtitles لقد قررت ما أريد فعله. لقد أخبرتني مرةً بأن أهتم بواجبي.
    Bana 'hamileyim' dedi; ben de 'numaramı yırt at' dedim. Open Subtitles لقد أخبرتني بأنّها حامل ، فطلبت منها أن تحذف رقمي
    Gelmemi söylediniz. Saat 9:30'a randevu verdiniz. Open Subtitles لقد أخبرتني بالأمس أن أحضر إلى هنا لقد منحتني موعدا في التاسعة و النصف

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus