"لكنها لا" - Traduction Arabe en Turc

    • Ama o
        
    • - Ama
        
    • fakat
        
    • Ama size
        
    • ama asla
        
    • ama bu
        
    • etmiyor
        
    • ama hiç
        
    • bilmiyor
        
    • Ama hiçbir
        
    • ancak
        
    New York'ta yaşıyor Ama o batılı bir sanatçı olmaya çalışmıyor. TED تعيش في مدينة نيويورك، لكنها لا تحاول أن تكون فنانة غربية.
    Evet, Ama o duymuyor. Haydi isaretlere basla el maymunu. Open Subtitles لكنها لا تسمع ذلك لذا تابع الشرح يا قرد الإشارة
    - Ama dans edemiyor. - Dans ne içindir? Open Subtitles و لكنها لا تجيد الرقص ما هو الهدف من الرقص على أية حال ؟
    Bunlar hiçlikten sonsuz uzaktır, fakat tam bir doluluktan da sonsuz eksiktir. TED إنها منزوعة بلا حدود من العدم، لكنها لا ترقى بلا حدود للكمال المكتمل.
    Ama size sevgilinizin kanserden öleceğini söylemiyor ve onun yıllar önce kaybettiğiniz kardeşiniz olduğunu, ve bir seri katil olduğunu. Open Subtitles لكنها لا تُخبرك بأنَ حبيبتكَ ستموت بمرض السرطان و أنها في الحقيقة أُختك التي فُقدَت من زمان بعيد
    Bu imkansız. Anlıyorum, ama asla gelmek istemez. Open Subtitles أعرف أنه من المنطقي أن تأتي إلى هنـا لكنها لا تريد.
    Köpekler içindir yazıyor, Ama o okuyamaz. Open Subtitles مكتوب أنها للكلاب، لكنها لا تجيد القراءة
    Ama o elinde süpürge, koşturan bir ev hanımından ibaret değil. Open Subtitles لكنها لا يمكن ان تبقى مجرد ربة بيت تدفع المكنسة
    Sorununu çözmek istedim, Ama o kabul etmedi. Open Subtitles أريد ان أساعدها فى أصلاح الامر لكنها لا تسمح لى
    Bende aynen böyle dedim, Ama o yine de gitmek istiyor. Open Subtitles هذا ما قولته أيضاً, و لكنها لا تزال تود الذهاب.
    Onu aramadım, Ama o genelde bir yere gitmez. Open Subtitles حسناً، أنا لم أتصل بها لكنها لا تذهب إلى مكان
    - Ama hapse girmeyecektim bunu sen de biliyorsun. Open Subtitles لكنها لا تجعلني اذهب إلى السجن وانت تعرف ذلك
    - Pratik zeka. - Ama sadece birkaç hafta kurtarır. Open Subtitles سرع بديهة - لكنها لا تمنحنا أكثر من أسبوعين -
    - Ama Moğolu sevmiyor. Hayır. Onunla evlenmeyi reddetti. Open Subtitles لكنها لا تحب المغولى- لا ، لقد رفضت الزواج منه-
    Güvenlik kameraları her yerde, fakat bir çocuk havuzda boğuluyorken bizi uyaramıyorlar. TED كاميرات المراقبة أصبحت في كل مكان لكنها لا تنبهنا عندما يوشك طفل على الغرق في بركة سباحة
    PR: Ortalıkta çokça komplo teorileri var elbette fakat bu o şekilde işlemiyor. TED باميلا: هناك الكثير من نظريات المؤامرات بالطبع، لكنها لا تعمل بتلك الطريقة
    Ama size yardımız olmaz. Gelmedi. Open Subtitles لكنها لا تفي بالغرض، لأنها لم تكن هُناك.
    Zamanla anılar soldu ama asla tamamen yok olmadı. Open Subtitles و بمرور السنين, الذكريات تتلاشى و لكنها لا تختفى كليةً
    ama bu herhangi bir şeye körü körüne inanmaktan daha fazla körü körüne olmamalıdır. TED و لكنها لا يجب أن تكون ثقة عمياء مثلما لا نثق ثقة عمياء في أي شئ
    Korkarım kendi halkından başka kimsenin buraya yerleşmesini tasvip etmiyor. Open Subtitles لكنها لا تؤيد وجود أشخاص آخرين خلاف قومها هنا
    Keith'in bir Beagle'ı var. ama hiç de Snoopy'e benzemiyor. Open Subtitles كيث لديه كلبة بيغل لكنها لا تشبه سنوبي على الإطلاق
    Telefon çalıyor,arkadaşları onu arıyorlar, ama onlarla nasıl konuşacağını bilmiyor. TED يرن الهاتف، يتصل الأصدقاء، لكنها لا تعرف كيف ترد عليهم.
    Onu derinden seviyoruz, sakın sevmediğimizi düşünme... Ama hiçbir şeyi anlamıyor... Open Subtitles من أعماق قلوبنا نحبها، لا أعتقد أننا لا نحبها، لكنها لا تفهم شيئا،
    Çünkü babası hakkında çok korkunç rüyalar görüyor ancak bunlar hakkında seninle konuşamıyor. Open Subtitles لأنها ترى كل تلك الكوابيس عن أبيها لكنها لا تستطيع التحدث إليكِ بشأنها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus