"لكنّي لا" - Traduction Arabe en Turc

    • Ama ben
        
    • fakat
        
    • - Ama
        
    • Ama bu
        
    • pek
        
    • Ama onu
        
    • ama benim
        
    • Ama bunun
        
    • ama hiçbir
        
    • anlayamadım
        
    • bilmiyorum ama
        
    Ama ben bunu senin yaptığın gibi yargılamıyorum. Görüyor musun? Open Subtitles لكنّي لا أحكم عليها كما تفعل أنت , أرأيت ؟
    Üzgünüm, Ama ben daha fazla bekleyemem. Open Subtitles آسفة لكنّي لا أستطيع الإنتظـار أطول من ذلك
    fakat anlamadığım kısmı burada nasıl böyle zarar görmeden durabiliyorlar ? Open Subtitles لكنّي لا أفهم كيف له أن ينجوا تحت هذا العمق هنا.
    - Ama bu adamdan sorumlu olamam. - Öylesiniz bile. Open Subtitles لقد فعلت خيراً , لكنّي لا يمكنِ تحمل مسئوليته.
    Senin hayalin olduğunu biliyorum ama donanma pek bana göre değil. Open Subtitles أعرف أنّ هذا هو حلمك يا صاح لكنّي لا أصلح للبحريّة
    Ona benden daha iyi bakacaklar, Ama onu terk etmek istemiyorum. Open Subtitles هو أفضل حالاً هنا عن كونه معيّ لكنّي لا أريد الرحيل
    Düşünüyordum da sana sormak istediğim bir şey var ama benim hakkımda bir şeyler bilmeden soruyu anlayabileceğini sanmıyorum. Open Subtitles لقد كنتُ أفكّر.. هناك شيء أودّ أن أسألكَ إيّاه.. لكنّي لا أعتقدكَ ستفهم أسبابي إلا لو عرفتَ بعض الأشياء عنّي.
    Kanunsuzun yeni dalgasına ilham olduğumu söyledin Ama bunun doğru olduğunu düşünmüyorum. Open Subtitles قلتَ إنّي ألهمت موجة المقتصين الجديدة هذه لكنّي لا أظن ذلك حقيقيًا.
    Belki yalnızım, belki hep yalnız kalacağım ama hiçbir zaman şişenin dibinde kendimi kaybetmeye çalışmayacağım. Open Subtitles ربما أنا وحيد، ربما سأظلّ كذلك، لكنّي لا أحاول أن أفقد نفسي داخل قاع الزجاجة
    Yapmam gereken bu Ama ben asla yapmam gerekenleri yapmam. Open Subtitles هذا ما يجب أن أفعله لكنّي لا أفعل ما يجب علي فعله
    Evet Ama ben senin gibi onlarla aramı bozamam. Open Subtitles أجل، و لكنّي لا أستطيع أن أقطع علاقتي بأهلي مثلك
    Kuru temizlemecim de öyle yapardı. Ama ben onun da bana dokunmasına izin vermezdim. Open Subtitles كذالك صاحب التنظيف الجاف لكنّي لا أتركة يمسّني أيضاً.
    Posta çantasını bunca yıldır hep sağ omzumda taşıdığım için leğen kemiğimde dengesizlik oluştuğunu söylüyorlar Ama ben onların dediklerine katılmıyorum. Open Subtitles يقولون بإنه عدم اتزان في الحوض بسبب حمل أكياس البريد على كتفي الأيمن طوال هذه الفترة لكنّي لا أتفق معهم
    Belki o beni aynı yerde görmüştür, Ama ben onu tanımıyorum! Open Subtitles ربّما رأتني في نفس المبنى لكنّي لا اعرفها
    Hikâyem şu: "Modern bir sanat merkezinde yöneticiyim, fakat ben kanamayan, terlemeyen veya ağlamayan sanata inanmıyorum. TED قصتي هي التّالي: أعمل أميناً لمتحف الفنّ المعاصر، لكنّي لا أؤمن بفنٍّ لا ينزف ولا يتعرّق ولا يبكي.
    Şimdi ise gerçekten birini sevmek istiyorum fakat yaşıtım erkeklere bakıyorum beni korkutuyorlar. Open Subtitles الآن أرغب بشدّة أن أحبّ, لكنّي لا أقابل سوى فتيان في مثل عمري, إنّهم يخيفونني.
    - Ama kral olmak hakkında hiçbir şey bilmiyorum. Open Subtitles لكنّي لا أعلم شيئًا عن كيفيّة كوني ملكًا
    Belaya bulaşmak için bu kadar zahmete girip bana benzemek istemenden gurur duydum. - Ama yine de merak ediyorum. Open Subtitles أشعر بإطراء من إعجابك بجمال قوامي لدرجة أن تتكبّد العناء، لكنّي لا أزال فضوليًا.
    Ama bu gece yapamam. hemen yapmam gereken bir iş var. Open Subtitles لكنّي لا أستطيع اللّيلة عندي مهمة يجب أن أقوم بها
    Kararım yanlış olabilir Ama bu tür bir itaatsizliğe göz yumamam. Open Subtitles ربما عليك إعادة النظر في موقفك التأديبي تجاهها ربما كان قراري خاطئاً لكنّي لا أستطيع قبول ذلك النوع من التمرد
    pek çok hata yaptığımı biliyorum ama bunlardan pişman değilim. Open Subtitles حسنا يا جينا أنا أعرف أنني إرتكبت الكثير من الأخطاء لكنّي لا آسف على القيام بأي منها
    Onu sevdiğim için ona oy veriyorum Ama onu çok fazla tanımıyorum. Open Subtitles أنا قمتُ بالتصويت لها لأنّني أحبها ؛ و لكنّي لا أعرفها جيداً
    Babanı, beni tekrar görmeye ikna ettim ama benim burada olmamam lazım. Open Subtitles والدكِ وافق على رؤيتي مُجدداً، لكنّي لا يُفترض أن أكون هنا.
    Ama bunun gerçekten olduğundan emin olamıyorum. Open Subtitles لكنّي لا يمكن أن أكون بالتأكيد المتأكّد حدث.
    ama hiçbir şeyimin olmamasını hayal bile edemiyorum. Open Subtitles لكنّي لا يمكنني تصوُّر أنّي ليس لديّ أيّ شيءٍ، ولا حتّى صورة واحدة.
    Ama hangi meyveden bahsettiğini anlayamadım. Open Subtitles لكنّي لا أفهم. أيّ فاكهة تتحدّث عنها؟ سأوضّح
    Benim hakkımda ne duydun bilmiyorum ama... kurtarılmaya ihtiyacım yok. Open Subtitles لا أعرف ما الذي سمعته عنّي لكنّي لا أحتاج إنقاذاً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus