"للأمان" - Traduction Arabe en Turc

• güvenlik
• güvenli
• güvende
• güvenliğini
• güvenliği
• güvenliğiniz

Yanıcı bir maddeydi ve güvenlik için boru hattıyla göllere ve nehirlere sevkettik.
كانت قابلة للإشتعال ، لذا قُمنا بضخها في الأنهار والبحيرات كضمان للأمان فقط

Uçak pistte ilerlerken lütfen dikkatle ekranlardaki güvenlik talimatlarını izleyin.
بينما نقلع، من فضلكم إنتبهوا للشاشات من أجل عرض للأمان

Sizi güvenli bir yere sevkedebiliriz. Eğer duyuyorsanız, lütfen çağrıma cevap verin.
يمكننا أن ننقلكم للأمان أجيبوا ندائي إذا يمكنكم سماعي

Yeni kabukları sertleşince yengeçler boş kabuklarını geride bırakarak nispeten daha güvenli olan derinlere dönüyorlar.
عندما يتصلب درعهم الجديد، تعود السرطانات للأمان النسبي في الأعماق، مخلّفين أصدافهم القديمة الفارغة وحسب.

İnsanları rahat ettirmeliyiz. Kendi türümün yanında güvende değilsem, nerede güvendeyim?
،إذا لم أكن مثير للأمان بين أبناء جلدتى فمن سأكون هكذا بينهم ؟

O halde bunu doğru kişilere ulaştırıp senin de güvenliğini sağlasam daha iyi olacak.
دعنى أخذ هذه و أعطيها لليد الآمنه و آخذك للأمان

Bunu zaten biliyoruz. güvenliği bir kat daha arttırdık.
نحن نعرف بالتأكيد حول هذا لقد اتخذنا طريق آخر للأمان

Bu yüzden, güvenlik ihtiyacımızı ve bir ilişkideki macera ihtiyacımızı veya bugünlerde tutkulu evlilik olarak adlandırdığımız öğeyi dengelemek. Bunlar eskiden birbirleriyle çelişen ifadelerdi.
لذلك توفيق إحتياجاتنا للأمان و إحتياجاتنا للمغامرة في علاقه واحدة ، أو ما نحبه اليوم لنسميه الزواج العاطفي ، يستخدم ليكون تناقضًا في المصطلحات.

Savaştan veya zulümden kaçan hiçbir birey güvenlik için denizleri aşarken ölmek zorunda kalmamalı.
لا شخص فارّ من الحرب أو مضطهد يجب أن يموت وهو يقوم بعبور البحر ليصل للأمان.

- Tamam, herkes, biz burada kontrol bir güvenlik gerçekleştirebilirsiniz kadar 20 alır. Bu ay üçüncü kaza olduğunu.
حسنا جميعا ؛ خذوا استراحة 20 دقيقة الى أن نقوم بتفقد للأمان

Belki de kendimize bir güvenlik sözcüğü* bulmalıyız.
أتعلم ، لربما ينبغي علينا أن نقوم بوضع كلمات للأمان

güvenlik şirketine göre dün alarm sistemine bu şifre girilmiş.
وفقا للباب الخلفي للأمان الرمز استعمل لتشغيل الانذار أمس

Lütfen güvenlik talimatlarımızı dikkatle dinleyiniz.
لطفا.. رجاء الانتباه الى تعلماتنا للأمان

Tamam, Castle, Adamı yukarı güvenli bir yere götür, tamam?
حسنا , كاسل خذه الى الأعلى للأمان ,تمام ؟

Gece çökerken, ekip de güvenli üslerine dönüyor.
حينما حان الليل توجه الطاقم الى المخيّم للأمان

Onlar da annem ve mahallemdeki kadınlar gibi kuvvetli bir iletişim ağına sahiptiler. Amaçları kendilerini geliştirip Birbirleri için daha güvenli bir ortam yaratmaktı.
لذا مثل أمي والنساء في حيِّها، كانت لديهن تلك الشبكات الاجتماعية القوية، وكان الأمر متعلقًا بتوفير القدرات والإيمان بتعريف النساء الأخريات للأمان.

Arabaya binin. Sizi güvenli bir yere götürecek.
سيوصلكم للأمان لا تفعل هذا ، اجروا

Burası güvenli olana kadar bekle, sonra onları bana getir.
-حسناً، انتظرِ للأمان ثم احصلِ عليهم وأحضريهم ليّ

Fırtınadan eğlenmek için değil, güvende olmak için kaçacağız.
نحن سنقود هذا الشيء للخارج ليس من أجل المرح , للأمان

Savaşı istemiyordu, tek istediği güvende olmaktı.
الذي لم يرد أيّ علاقة بالحرب، والذي لم يسعى سوى للأمان.

Öncelikli görevin Ajan Anderson'un ve paketin güvenliğini sağlamak.
اولويتك هى ان تتأكد من ان العميلة اندرسون و الطرد يصلوا للأمان

İhtiyacımız olan güvenliği göz önüne alırsak sandığı üniversite kasasında saklamamız akıllıca olacağını düşündüm.
نظراً للأمان الذي نحتاجه فكرتُ أنه من الحكمة أن نحتفظ به في خزانة الجامعة

Hortum olduğunda Hava Durumu Kanalı'nda güvenliğiniz için bodruma inmenizi söylemiyorlar mı?
أتعرفون عندما يكون هناك اعصار.. ألا يخبروننا أن نذهب إلى القبو للأمان ؟