"ليس جيداً" - Traduction Arabe en Turc

    • hiç iyi değil
        
    • Pek iyi değil
        
    • hiç iyi olmadı
        
    • doğru değil
        
    • güzel değil
        
    • kötü
        
    • iyi olmaz
        
    • iyi değildi
        
    • hiç hoş değil
        
    • iyi olmadığını
        
    - Ben sadece... - Çünkü bu senin için hiç iyi değil. Open Subtitles ـ أنا فقط ـ لأنك تعلمين أن هذا ليس جيداً بالنسبة لك
    İlgiyi üzerlerine çekmeye bayılıyorlar, ki bu hiç iyi değil, özellikle de geçen hafta sana oldukça yaklaşmalarından sonra. Open Subtitles حسنا إنهم يثيرون الانتباه الى انفسهم، وهذا ليس جيداً خاصة بعد المكالمة الاخيرة التي تلقيتها قبل اسبوع
    Evet, bu iyi değil. Bu hiç iyi değil. Open Subtitles . أوه أجل ، هذا ليس جيداً ، ليس جيداً على الإطلاق
    Zamanlama Pek iyi değil , hepsi bu. Open Subtitles انه الوقت, على الارجح ليس جيداً في إعطاء كل شيئ
    Bu hiç iyi olmadı. Burada ne işim var? Open Subtitles هذا ليس جيداً ماذا أفعل هنا الليلة، أتعلم؟
    Aradığım için özür dilerim, doğru değil ama Open Subtitles متأسفة على الإتصال، أعرف بأنه ليس جيداً.
    Herşey güzel gidecek söz veriyorum Senin kadar güzel değil ama gene de güzel. Open Subtitles أعدك أن كل شيء سيكون على مايرام ليس جيداً مثلك ولكن جيد
    Bu hiç iyi değil. Onun, ölen kızın odasında olduğunu gösteriyor. Open Subtitles هذا ليس جيداً هذا يثبت وجوده بغرفة القتيلة
    Yani, bu hiç iyi değil. Burası güvenli bir yer değil. Hiç hoşuma gitmedi. Open Subtitles أقصد أن هذا ليس جيداً إنه ليس مكاناً أمناً وأنا لا احب هذا
    Bu hiç iyi değil. Uçakta uçuş deneyimi olan birileri var mı? Open Subtitles ليس جيداً, هل هناك من يعرف الطيران على متن الطائرة
    Ron bu hiç iyi değil. Bir süpürgenin bu kadar akıllı olması için bir neden yok. Open Subtitles رون هذا ليس جيداً , ليس هناك سبب لتكون مكنسة بهذا الذكاء
    Yine başımı ağrıtmaya başladın ve bu hiç iyi değil benim için. Open Subtitles إنك تجعلني أُصاب بالصداع مرة أخرى و أنت تعرف أن هذا ليس جيداً لي
    Parmağımı kestim. Ejderler etraftayken, hiç iyi değil. Open Subtitles لقد جرحت نفسي وهذا ليس جيداً في منطقة التنين
    Bu bakışı biliyorum. Durum hiç iyi değil, değil mi? Open Subtitles أنا اعلم هذا الوجه,إنه ليس جيداً أليس كذلك
    Evet, Pek iyi değil. Open Subtitles اللعنة , ليس جيداً أنا مريضة جداً , أقصد
    Pek iyi değil. Şimdiden on dakika gerideyiz. Haydi kımıldayın. Open Subtitles ليس جيداً نحن متأخرون عشر دقائق بالفعل، تحركوا
    Bu hiç iyi olmadı. Hem de hiç iyi olmadı. Open Subtitles هذا ليس جيداً هذا ليس جيداً على كلّ
    Tamam, bu doğru değil. Open Subtitles حسناً هذا ليس جيداً لماذا ليس جيداً ؟
    Hayır, hayır, hiç de güzel değil. Open Subtitles لا, لا, لا. هذا ليس جيداً لقد نفذت مني النقود.
    İyi değil ama daha kötü de değil. Open Subtitles حسناً ، ليس جيداً ولكن ، ليس سيئاً أيضاً
    Aşırı gururlu birinin apar topar buraya geri dönmesi onun için iyi olmaz! Open Subtitles ليس جيداً له التفكير بأنه يستطيع الحضور بدون ملاحظات ويكون كالديك في سيره
    Onları eve kapatmak çok fazlaydı. Onlar için iyi değildi. Open Subtitles إنهم محبوسون تماماً في المنزل وهذا ليس جيداً من أجلهم
    Ve hiç hoş değil... böyle kötü olmam. Open Subtitles وإن هذا ليس جيداً وهذا أشعرني بالأسى والبؤس
    Doğru aynı şey değil ama bana neyin iyi olmadığını, neyin anormal olduğunu söylüyorsunuz. Open Subtitles أعرفأنهليسنفس الشيءلكن.. تدعين أنه ليس جيداً وليس مقبول ، ولا متعارف عليه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus