| hakkında Ne düşünüyorsun? Devasa. | Open Subtitles | هذا الجدار أيها القبطان، ماذا تظن في ذلك؟ |
| Görünüşe göre kız gelmek istemiyor sen Ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | من الواضح الفتاة لاتريد الخروج معك ماذا تظن ؟ |
| Tek başına Ne düşünüyorsun? Oğlum oIsa şimdi yanımda olurdu diye düşünüyorum. | Open Subtitles | ماذا تظن حول خارج هذا المكان عندما لا يوجد السمك |
| Tüm sirk seninle gurur duyacak. Ne diyorsun bu konuda bakalım? Yut şimdi. | Open Subtitles | السيرك كله سيصبح فخورا بك الآن ، ماذا تظن ذلك ؟ |
| Ne sanıyorsun... duvarında cihat ilgili resimler olacağını mı? | Open Subtitles | ماذا تظن .. بأن يضع صورة جهاد في جداره ؟ |
| Hey piyanonumu kırmaya Ne dersin diye düşünüyorsun? | Open Subtitles | ماذا تظن نفسك فاعلاً بتحطيمك للبيانو خاصتي؟ |
| Ne düşünüyorsunuz onunla yapardım? | Open Subtitles | ماذا تظن أنه كان سيفعل مع هذا الرجل؟ |
| Burada balık tutarken Ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | ماذا تظن حول خارج هذا المكان عندما لا يوجد السمك |
| Öylece gelip otelimi kapatmamı söylerken Ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | ماذا تظن نفسك لتدخل الى وتقول انك ستغلق الفندق بهذه البساطة لن أغلق هذا الفندق |
| Öylece gelip otelimi kapatmamı söylerken Ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | ماذا تظن نفسك لتدخل الى وتقول انك ستغلق الفندق بهذه البساطة |
| Bunca yıldan sonra merak ediyorum, işlerin nasıl ters döndüğünü biliyorsun o hamilelik hakkında Ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | كنتُ أتسائل بعد كل هذه السنين الآن أنتَ تعرف كيف جرت الأمور ماذا تظن بشأن ذلك الحمْل؟ |
| Bizim burada, ormanda silah zoruyla hayvan kafesinde, zincirlenmiş olmamız, hakkında Ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | ماذا تظن اننا فعلنا لنستحق ان نكون هنا الان ؟ مجبرون على البقاء بالغابة تحت تهديد السلاح مقيدون في قفص حيوانات ؟ |
| Öyleyse Eric, orası hakkında Ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | اذن إريك، ماذا تظن انك ستفعل هناك اليوم ؟ |
| Hearst'ün yarattığı onca sorun hakkında Ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | ماذا تظن كل المشاكل التي جلبها " هارست " ؟ |
| Hayır, hayır Paul, sen Ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | كلا، كلا يا بول ماذا تظن أنتَ؟ |
| Ne düşünüyorsun Howard? | Open Subtitles | إذا ماذا تظن يا "هاورد"؟ إنه ليس بذلك السوء صحيح؟ |
| Ve izne çıkmam emredildi. Emredildi. Buna Ne diyorsun? | Open Subtitles | و قد أمرت أن أنفذها أمرت ، ماذا تظن في ذلك ؟ |
| Ne sanıyorsun, merdivene mi tırmanmak gibi mi? Dinle, dinle beni evlat. | Open Subtitles | ماذا تظن,اتعتقد انها كتسلق السلالم ؟ |
| Pekala, Ne dersin? Hemen burada parti verebiliriz. | Open Subtitles | حسنا ماذا تظن يمكننا أن نعمل الحفلة هاهنا في الأعلى |
| Lanet. Biz yapmalıyız Ne düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | تباً ماذا تظن أنه يجدر بنا أن نفعل؟ |
| Kan arzusu artıyor olmalı. Sence ne yapacak? | Open Subtitles | رغبته بالدماء تزداد على الاغلب ماذا تظن انه سيفعل؟ |
| Hey,sen Ne sandın beni? | Open Subtitles | ماذا تظن ، أتعتقد أني كواحد من السناجب؟ |
| Ne düşündüğünü biliyorum. Sana yıldönümümüzde söylemek istemiştim. | Open Subtitles | أعلم ماذا تظن ، أنا فقط أردت الإنتظار حتى يوم ذكرى زواجنا لإخبارك |
| Ne dersiniz? | Open Subtitles | ماذا تظن في هذا ؟ |
| Bu cömertliğin ardında ne olduğunu düşünüyorsun? | Open Subtitles | ماذا تظن الأمر خلف هذا الكرم؟ |
| Ne sanıyordun bayram hediyesi mi? | Open Subtitles | ماذا تظن انها سوف تكون؟ انت تعتقد انه رايس هوكان؟ |
| - Sence, bu uzaklıktan göğsüne sıkılmış bir fişek nasıl hissettirecek? | Open Subtitles | إنه مسدس إشارات نارية .... و ماذا تظن شعورك سيكون |