"ما فى" - Traduction Arabe en Turc

    • hepsi
        
    • 'da
        
    • geleni
        
    • en iyisini
        
    Bir şans oyunuydu sevgilim ve biz kaybettik, hepsi o. Open Subtitles لقد كانت مباراة ,وقد خسرنا, هذا كل ما فى الأمر
    - Daniel... - Bak, senin ihtiyacın olan biraz yardım, hepsi bu. Open Subtitles دانيال أنتى فقط تحتاجى إلى بعض المساعدة هذا كل ما فى الامر،
    Aç gözlü denmesini sevmiyorum, hepsi bu. Open Subtitles لا أحب أن يدعونى أحد بالأنانى هذا كل ما فى الأمر
    En büyük mirası 3 çocuğuydu... onları da sana bıraktı. Open Subtitles أهم ما فى ثروته كان أولاده الثلاثة وقد تركهم لك
    En kötü yanı da, her ne yapıyorsa işe yarıyor. Open Subtitles ..أسوأ ما فى الأمر أيّ ما كانت تفعله، فهو ينجح
    Seni korumak için elimden geleni yapacağıma inansan iyi edersin. Open Subtitles . أنتى تصدقى بأننى سأفعل كل ما فى وسعى لحمايتك
    Sağ kalanları başka yere götürmek için elimizden geleni yapacağız. Open Subtitles لابد ان نساعدهم سوف نفعل ما فى استطعتنا لحساب الناجيين
    - Sadece seni mutlu etmek istiyorum, hepsi bu. - Benim için en iyisini yapıyorsun. Open Subtitles فقط اريدك ان تكونى سعيدة, سافعل ما فى وسعى
    hastanemizde dogacak olan ilk bebek, elimizden gelenin en iyisini yapalim. evet. Open Subtitles هذا طفل المستشفى الاول يجب ان نبذل ما فى وسعنا
    Bu yüzden başka bir yere gidiyorum. hepsi bu. Open Subtitles لذلك سأذهب إلى مكان آخر هذا كل ما فى الأمر
    Ama yanılmışım, hepsi bu. Haber falan yok. Open Subtitles لكنى كنت مخطئ , هذا كل ما فى الأمر لا توجد قصة
    Sen de yakalanmamaya bak hepsi bu. Open Subtitles تأكد أنهم لن يمسكوا بك هذا كل ما فى الأمر
    Sen de yakalanmamaya bak hepsi bu. Open Subtitles تأكد أنهم لن يمسكوا بك هذا كل ما فى الأمر
    Seni bulabildikten sonra, hepsi bu. Open Subtitles لهذل أرسلت اليك, وكان هذا كل ما فى الأمر
    En iyi kısmı da, yarınki siparişleri ikiye katlamış olmaları! Open Subtitles و اروع ما فى الأمر انهم ضاعفوا الكمية المطلوبة للغد
    Amerika'da, insanların Sir Richard dediklerini duyuyorum ve orada bir çeşit Şekspircilik oynanıyor gibi oluyor. TED فى مناسبات ما فى الولايات المتحدة, أسمع الناس تناديني بـ سير ريتشارد و يأتي في ذهني أن هناك مسرحية لـ شكسبير تعرض.
    Bu evi sen istedin ve bunun olmasını sağlamak için elimden geleni yapıyorum. Open Subtitles لقد أردتى هذا المنزل وأنا أفعل كل ما فى استطاعتى حتى يحدث ذلك
    Eben, elimizden geleni yapıyoruz. Beklemeliyiz. Open Subtitles ايبن ، اننا نفعل ما فى وسعنا يجب ان ننتظر
    Ofis yöneticisi benim, ama takım için en iyisini yapmalıyız. Open Subtitles أنا مدير المكتب لكن سنفعل ما فى مصلحة الفريق
    Umarım o bunu anlar bir baba oğlu için en iyisini, bir şef de kasabası için en iyisini yapmalı. Open Subtitles اتمنى ان يفهم الامر بينما يفعل الاب ما فى صالح ابنه يجب على رئيس القرية ان يفعل ما فى صالح القرية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus