Bu, ruhani bir yaratık olmasına rağmen kalbine hedeflenmiş okun ona komik gelmeyebilir. | Open Subtitles | رغم أن هذا قد يكون مخلوقا من الجن فسيكون من غير الدعابة توجيه سهمك لقلبه |
Öyleyse bu bir yaratık değil. Başka bir şeyle uğraşıyoruz. | Open Subtitles | إذن هذا ليس مخلوقا نحن نتعامل مع شيء آخر |
Evet. Bize ormanda koca bir yaratık olduğunu söylemişlerdi. | Open Subtitles | أجل , لقد قالوا أن هناك مخلوقا فى الغابة |
Son hatırladığı bu dünyadan olmayan bir yaratığın yatağın üstünde ona umarsızca bakmasıydı. | Open Subtitles | فجأة, رأي مخلوقا من عالم آخر يقف بجوار سريره و نظر له في غير رضا |
Farkettiği sonraki şey, boyutlar üstü bir yaratığın yatağının yanında durup hoşnutsuz bir suratla tepeden bakmasıydı. | Open Subtitles | فجأة, رأي مخلوقا من عالم آخر يقف بجوار سريره و نظر له في غير رضا |
"Scott Harbin ne kadar çirkin bir yaratık değil mi? | Open Subtitles | أليس سكوت هاربن مخلوقا فوضويا؟ |
Çocuklar. Şurada düşünceler dalmış oturan çok güzel bir yaratık var. | Open Subtitles | ارى مخلوقا جميلا يجلس هناك ويفكر |
"Bu asil bir yaratık olmalı: | Open Subtitles | "كان ينبغي أن يكون مخلوقا نبيلا فقد مُنح كل الطاقة مما قد يصنع" |
Fyedka bir yaratık değil. | Open Subtitles | فيدكا ليس مخلوقا ما يا أبي |
Onu basit ve zararsız bir yaratık olarak görmüştüm. | Open Subtitles | "اعتبرته مخلوقا مسالما وبسيطا |
Maalesef, kendi iyilikleri için fazla zeki olan bazı insanlar öldürülemeyen bir yaratığın çok değerli olduğunu düşündüler. | Open Subtitles | لكن للأسف, هناك أشخاص أذكياء إلى حد مضر بهم... ظنوا أن مخلوقا لا يمكن قتله أثمن من أن يوضع جانباً و لا يهمهم الأمر |