"مريحا" - Traduction Arabe en Turc

    • rahat
        
    • rahatlatıcı
        
    • rahatsız
        
    • konforlu
        
    Sandalyenin atomlardan oluştuğunu bilmeme rağmen ve boşluklar olduğunu da bilmeme rağmen, Onu rahat buluyorum. TED وعلى الرغم من أنني أعرف أن الكرسي مصنوع من الذرات وبالتالي وفي الواقع فضاء فارغ في نواح كثيرة، أجده مريحا.
    Tabii ki kalabilirsin ama Linda için çok rahat olmaz. Open Subtitles بالطبع رغم أن هذا لن يكون مريحا لليندا تماما
    Burada çok rahat edeceksiniz. Open Subtitles وستجدونه مريحا جدا هنا، يميل البيت قليلا للكآبة
    Günün sonunda işten eve gelince sizi tanıdık bir yüzün bekliyor olmasında çok rahatlatıcı bir şeyler var biliyor musunuz? Open Subtitles من المريح أن تعود من العمل لتجد وجها مريحا فى إنتظارك
    - Hedeflediğim gibi rahatlatıcı olmadı. Open Subtitles ذلك ليس مريحا ً كما قُصد أن يكون
    "Ev yapımı," evde okumak gibi, ...tıpkı etraftaki insanların rahatsız olduğu çöreklerin seri üretimini yapıyormuşuz gibi. Open Subtitles كأننا نخض الكعك الذي ليس مريحا حول بعض الناس
    Yatak iyi, yatak konforlu olabilir ama bir sürü ilginç sandalye, tabureler ve kanepeler... Open Subtitles الفراش جيد السرير ربما يكون مريحا , و لكن الكثير من الكراسى الممتعه والكراسى الصغيره و الكنب
    Buradaki son gününüzü mümkün olduğunca rahat geçirmenizi sağlayacağım. Open Subtitles سأحاول أن أجعل يومك الأخير هنا مريحا بقدر المستطاع
    Umarım John bize kalacak rahat bir yer bulur. Open Subtitles أأمل فقط ان يجد لنا جون مكانا ما مريحا لنقيم به
    rahat bir yer olsun, Selenia, çünkü her yerim ağrıyor. Open Subtitles واحرصي على ان تجدي لنا شيئا مريحا سيلينا, لانني اتألم في كل مكان في جسدي
    Eğer için rahat edecekse gece görevlerinde yanımızda Casey ve bolca silah da olur. Open Subtitles حسنا , اذا كان هذا غير مريحا لكى فانة فى جميع المهام يكون كيسى متواجدا
    Yolculuklarda hiç iyi değilim ve egzotik bir plaja gitseydim bile hiç rahat olmazdım. Open Subtitles لست بتلك الجيدة في السفر حتى و إن وصلت إلى مكان الشاطيء الساحر فهو ليس مريحا, الشواطيء؟
    Bu kadar sıkı bir kotu her gün giymek rahat olmaz. Open Subtitles يا إلهي, إنه ضيق لا يمكن أن يكون مريحا إرتداء هذا الجينز الضيق يوميا
    Bir düşünsene, yatağına uzanmışsın ve üstünü örtmüşsün gibi rahat olabilir. Open Subtitles فقط فكري به من الممكن أن يكون مريحا, مثل الأستلقاء بالسرير وسحب الأغطية
    Umarım öyledir Arthur, çünkü ne kadar rahat olsak da uzaylılar gitmeden kimse güvende olamayacak. Open Subtitles ارجو ذلك حقا ارثر.. لان مهما كان الوضع مريحا فلا احد بمامن الى ان يرحل الفضائيون
    Gizli kimlikle sızma işinde hedefinizi rahat hissettirmek bilgi almanın çok önemli bir parçasıdır. Open Subtitles في اي تسريب, أن تصبح مريحا مع هدفك, هو جزء أساسي في اخذ المعلومات
    Şehrin keşmekeşinden uzakta olmak çok rahatlatıcı. Open Subtitles انا اجده مريحا بعيدا عن ضجة القريه
    rahatlatıcı buldum. Open Subtitles أنا لا أجده مضحكا ، أجده مريحا
    Aslında bu biraz rahatlatıcı. - Ne? Open Subtitles في الواقع، أجده مريحا نوعًا ما
    Senin için rahatsız edici olduğunu kabul ediyorum. Open Subtitles اٍننى أقر أن هذا ليس مريحا بالنسبة لك
    Ben mümkün olduğunca burayı konforlu yapmayı düşündüm, bu yüzden burada çok fazla zaman geçirebilirsiniz. Open Subtitles أقضى الكثير من الوقت هنا فجعلت المكان مريحا بقدر المستطاع

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus