"مسافة ميل" - Traduction Arabe en Turc

    • bir mil
        
    • km
        
    • mil uzaktan
        
    • kilometre öteden
        
    Bir başkasının haber manşetinde bir mil yürüdüğünüzü TED فقط تخيل أن تسير مسافة ميل في حياة شخص آخر
    O bir polis. Onu bir mil öteden hissedebilirsiniz. Open Subtitles إنه شرطى يمكنك أن تشم رائحته على مسافة ميل
    Columbus Parkway'den bir mil doğuya giderseniz otoparkta kahverengi bir arabada iki çocuk göreceksiniz. Open Subtitles إذا ذهبت مسافة ميل شرقا في منتزه كولومبس انه متنزه عام ستجد شاب وفتاة في سيارة بنية
    Amanda Bertrand'ı öldürdü. 1,5 km uzağa gidip 911'i aradı, geri döndü. Open Subtitles لقد طعن أماندا بيرتراند حتى الموت قاد مسافة ميل اتصل بالطوارئ 911
    - Biliyorum. bir mil uzaktan kokuyordu. Open Subtitles أعرف فلقد شممت الرائحة من على مسافة ميل - حقاً ؟
    Bir kilometre öteden, lazer mikrofonunu tuttuğu ofis camından, ses titreşimlerini okuyabiliyor. Open Subtitles ميكروفون ليزر. يمكنك الإشارة به على نافذة مكتب من مسافة ميل.
    Sabıka kaydı bir mil uzunluğunda. Hırsızlık, eroin, Metamfetamin gerisini sen düşün artık. Open Subtitles رايب شيت بعيدة مسافة ميل مخدرات هرويين خمر وكل شئ
    Birisinin ayakkabısıyla bir mil yürümeden, onu asla tanıyamazsın. Open Subtitles لا يمكن أن تعرف شخصاً بحق حتى تمشي بحذائه مسافة ميل
    Hayatımın tamamını bir mil karelik çentikli sahil şeridinde yaşamak zorunda kalmadığım için çok rahatladım. Open Subtitles لقد ارتحت كثيراً حينما علمت أنه لايتوجب علي أن أعيش حياتي كلها على مسافة ميل واحد مربع من ساحل مضرّس
    Ya kulenin bir mil dışına çıkmadan önce cep bataryasını çıkardı, ya da kulenin civarı dışına çıkmadı. Open Subtitles إمّا أنّها أخرجت البطارية من هاتفها قبل أن تدخل مسافة ميل واحد من البرج، أو أنّها لمْ تدخل مسافة ميل واحد منه.
    Bana o kadar çok evlenme teklifi edildi ki edileceğini bir mil öteden anlarım. Open Subtitles حسنا سأخبرك لقد تمت خطبتي من قيل كثيرا لدرجة انني اصبحت اشعر بقرب الخطبه من مسافة ميل
    Ona bir mil bile yaklaşmaman gerekiyordu. Open Subtitles لم يكن مفترضاً أن تكوني بالقرب منها حتى مسافة ميل
    Aslında, mesela Almanya'nın üzerinden uçarsanız ve aşağıya bakarsanız, birbirlerinden bir mil uzaklıkta yüzlerce köy görürsünüz. TED في الواقع ، لو طرتم فوق ألمانيا ،مثلاً، ونظرتم أسفل ورأيتم هذه المئات من القرى الصغيرة ، كلها تبعد عن بعضها مسافة ميل واحد.
    2,5 km'lik bir yol. Beş dakikanı alır. Open Subtitles إنها مسافة ميل ونِصْف لن يستغرق الأمر منك سوى خمس دقائقِ
    Güney Afrika'da bir su birikintisinde bağıran bu kurbağanın sesi 1,5 km öteden duyulabilir. Open Subtitles ويمكن أن تسمع نداءات ضفدع الـبرك فى جـنوب أفـريقـيا من على مسافة ميل
    Çok geniş. En az 1,5 km mesafe. - Carrie? Open Subtitles متقاربة جدّا، مسافة ميل واحد على الأكثر.
    bir mil uzaktan kokusunu alabilirsin. - Seninle bir sorunum yok! Open Subtitles بحار ويلزي (نسبة للغة الويلزية)، يمكنك شمّها من مسافة ميل
    Kahrolası botumu yala. Galli denizci. bir mil uzaktan kokusunu alabilirsin. Open Subtitles بحار ويلزي (نسبة للغة الويلزية)، يمكنك شمّها من مسافة ميل
    Ama Adilyn bir peri ve bir kilometre öteden kokusunu alabiliyorum. Open Subtitles لكن رائحة (آدلين) فواحة, وانّي استطيع ان اشمها من مسافة ميل.
    Alicia, ahengini bir kilometre öteden fark ederim. Open Subtitles أليشيا)، أستطيع التعرف) على نغمتك من مسافة ميل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus