Kendine gel, Çaylak. Bunu kelimenin her anlamıyla söylüyorum. | Open Subtitles | استقم يا مستجد وانا اعني ذلك بكل ما تعنيه الكلمه |
Evet, Çaylak, zor bir gün geçiriyorum. | Open Subtitles | نعم يا مستجد, اعاني من يوم صعب و أود أن ارجع إلي المنزل |
Çaylak, sanırım sana bir sağdıç tavsiyem var. | Open Subtitles | يا "مستجد" اتضح أني لدي بعض النصائح للإشبين |
Çünkü birkaç sene önce benim de nefret ettiğim bir stajyer vardı. | Open Subtitles | لأنّه كان عندي طبيب مستجد قبل سنتين كرهته |
Bütün gün bunu yaptı durdu ve bu olduğunda bir intörn asistanın yoluna çıktığında bu hastanın menfaatine değildir. | Open Subtitles | كانيفعلهذاطوالاليوم, و عندما يحدث هذا عندما يقف مستجد في طريق المشرف فأنت لا تفعل ما هو أفضل لمريضك |
Onunla seyahat eden son acemi, hayalarından tekini yitirmişti. | Open Subtitles | فآخر مستجد سافر معه برحلة عمل فقد إحدى خصيتيه |
Bugünden itibaren kanunlara uymayan herhangi bir polis dedektif, Çaylak, veya yazman olursa sadece işini kaybetmekle kalmayacak, hapse de girecek. | Open Subtitles | منالآنوصاعداً... أي ضابط أو تحري أو مستجد أو كاتب يخرق القانون لن يخسر وظيفته فحسب سيذهب للسجن |
- Buraya gelen en iyi Çaylak bile olabilir. | Open Subtitles | ربما يكون أفضل مستجد رأيته يأتي إلى هنا |
- Önceki Çaylak burada duruyor. | Open Subtitles | مرحباً , يوجد مستجد سابق , واقف هنا |
Tamam, endişelenme Çaylak. | Open Subtitles | حَسَناً، لاتقلق حوله، مستجد. |
Oh, güzel Çaylak. | Open Subtitles | أوه، جيد، مستجد. |
Geldiğin için, sağ ol, Çaylak. | Open Subtitles | شكراً للخروجِ، مستجد. |
Siz bana ben size! Kes şunu. Tamam Çaylak! | Open Subtitles | توقّف، حسناً يا (مستجد) دعني أحكي لك حكاية قصيرة |
Başhekim olmak stajyer olmak gibidir, işin asla bitmez. | Open Subtitles | كونك الرئيس كمثل ان تكون مستجد العمل لا يتوقف أبدا |
Bilirsin, çizgi filmlerde bir ayı vardır ve çok açtır, ve sevimli bir stajyer isteyemez mi? | Open Subtitles | بهذه السرعة؟ كما تعلمين هناك تلك الرسوم المتحركة , حيث يوجد دب جائع و هو ينظر إلى مستجد وسيم؟ |
Yeniden bir intörn oldum. | Open Subtitles | أنا مستجد مجدداً |
Özür dilerim, acemi bir asker yanlışlıkla ateşi etmiş, komutanım. | Open Subtitles | آسف، جندي مستجد أطلق النار بالخطأ، سيدي |
Bir uzmanla yatmak isteyen bir başka intern olduğumu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظنين أنني أريد أن أكون مستجد آخر ينام مع طبيب مقيم؟ |
Sen burada Yenisin o yüzden beni takip et, tamam mı? | Open Subtitles | أنت مستجد لذا اتبع قيادتي. حسنا؟ |
Bakın bu işte yeniyim ve onun son referansları devam etmem için çok fazla bir şey vermiyor. | Open Subtitles | اسمعا، أنا نوعاً ما مستجد بهكذا أمور وشهادات تعريفها لا تعطيني الدافع للمضي |
Ama güven bana, kahve dükkânında takılacak kadar vakti olan bir stajyere rastlamadım. | Open Subtitles | لكن ثق بي, لم أرَ أبداً طبيب مستجد لديه الوقت.. للتسكّع في المقهى.. |
Bağırabilirsin, çünkü ben bir intörnüm ve Dr. Bailey'e göre bağırılarak öğreniyormuşuz. | Open Subtitles | يمكنكِ ذلك , لأنني مستجد و نسبة إلى الطبيبة (بايلي) , الصياح هي طريقة التي سأتعلم منها |
Ben de şefin intörnüyüm. Bu da beni Tanrı'ya yaklaştırıyor yani sana yardım edemem her ne kadar anti-hristiyan gibi gelse de kulağa. | Open Subtitles | أنا مستجد الزعيم، و هذا يجعلني قريباً من العملاق، مما يعني أنه لا يمكنني مساعدتكِ |
LVAD'ın çalışmasını diğer tüm stajyerlerden daha iyi biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف كيف يعمل مساعد قلبه أفضل من أيّ مستجد آخر |
Patronuna söyle, görüşülecek yeni bir gardiyan var. | Open Subtitles | قل لزعيمك أنه ثمة حارس مستجد أريد تعريفه به |