"مسيرة" - Traduction Arabe en Turc

• yürüyüş
• yol
• mesafede
• kariyerini
• miting
• kariyeri
• yolculuk
• kariyerin
• yürüyüşüne
• yürüyüşe
• kariyere
• kariyerine
• yürüyeceğiz
• kariyerinden
• töreni

Bana bunun barışçıl bir yürüyüş olduğunu söylemeyi bırak. Ondan daha beter.
توقفي عن قول ان هذه مسيرة مسالمة لانها اسوأ من ذلك

Lisedeyken, yeterlilik sınavına karşı ayaklanma başlatıp, yürüyüş organize ettirmiştim.
في الثانوية نظمت مسيرة إحتجاج على الإختبارات القياسية

Uzakta değil. Hemen dağın arkasında, atla yaklaşık yarım günlük yol.
إنه ليس بعيداً , يقع خلف الجبل حوالي مسيرة نصف يوم

Muhtemelen bir günlük mesafede, yiyecek ve saklanacak yer arıyorlardır.
قد يكونوا على مسيرة يوم يبحثون عن طعام ومكان للإختباء

Tutuklanacaktı fakat stüdyo Blanche Hudson'ın kariyerini gerekçe göstererek herşeyi örtbas etti.
كانواسيفعلون،ولكنالاستديوهدأالأمور.. على حساب مسيرة بلانش هدسون.

Pek çok vatansever, parlamento önünde barışçıl bir miting çağrısına uydu.
استجاب العديد من الوطنيّين للنداء من أجل مسيرة سلميّة الى البرلمان

MT: Tesla'nın mucit olarak kariyeri hiç iyileşmedi.
م.ت: لم تتعافى مسيرة تيسلا المهنية كمخترع مطلقاً.

Vajina Monologları ve bu yolculuk sırasında mutluluk hakkında biraz daha fazla şey anlamış oldum.
و ما حدث خلال مسيرة مونولوجات المهبل و هذه الرحلة اني اعتقد اني توصلت الى فهم قليلا اكثر عن السعادة

Bu belki de uzun ve dopdolu bir kariyerin son meyvesi olabilir.
تلك قد تكون آخر عملٍ شرطيّ ٍ خلال مسيرة طويلة

Cumartesi günü de bizimle birlikte anma yürüyüşüne katılacak.
وهو سيأتى يوم السبت الى مسيرة الذكرى معنا ثلاثتنا

- Lütfen dur artık! - Bu bir yürüyüş demiştim sana.
اوه من فضلك توقف لقد اخبرتك انها مسيرة طويلة

Bu yürüyüş değil. Bur bir ölüm yolculuğu.
انها ليست بمجرد مسيرة انها بحاجة الى رجل حديدي

Yarınki gösteri iptal olursa daha sonra yönetimin destekleyeceği bir yürüyüş sözü versem.
ماذا لو أكدّت لكم أن الإدارة ستدعم مسيرة لاحقة

Tabii ki, bu uzun bir yol. Demokrasi, bir gecede edinilecek bir kazanım değildir.
ان هذه مسيرة طويلة لان الديموقراطية لا تنتشر بين عشية وضحاها

Pavleck son yıllarda Müthiş Maggie Townsend'in kariyerine yol gösteriyordu.
بافليك قضت آخر سنواتها تشرف على مسيرة الرائعة ماغي تاونسيند‫. ‬

O senin kuzenin. Ben buradan ayrılamam. Makineler on dakikalık mesafede.
أنا لن أترك هذا المكان آلة النقود على مسيرة 10 دقائق

A: sana sarlır ve en iyi arkadaşının kariyerini mahvetmen de bir sorun olmadığını söyleyebilirim
أولا : الطبطبة عليك وإخبارك أنه لا بأس بتدمير مسيرة أعز أصدقائك

Bu kampanya miting ile sadece... ortaokul konseyine başkan seçersin.
هذا ليس حتى مسيرة حملة انتخابية لمتعهد مجلس طلبة الإعدادية المالي

Ama küçük Olivia'nın kariyeri bugün açıklanan bir habere göre... başladığı gibi biteceğe benziyor.
لكن مسيرة أوليفيا قد تنتهي قبل أن تبدأ مع إعلان شركة العصير اللذيذ إقصائها

Daha önce yemek bulabildiği bir koya doğru çok zorlu.. ..üç gün sürecek bir yolculuk yapıyorlar.
منهكه من مسيرة 3 أيام إلى خليج صغير بحثاً عن وجبة طعام

Ama bildiğimiz gibi her doruğa çıkmış kariyerin bir sonu da vardır.
لكن كما نعلم جميعاً، كل مسيرة عظيمة لابدّ أن تصل لنهاية.

Yarınki yürüyüşe katılmak için çoğunlukla beyaz ve din adamlarının yer aldığı ülke genelinde seyahat eden yüzlerce insan gördük.
شاهدنا مئات الأشخاص يسافرون عبر البلاد للمشاركة في مسيرة الغد، أغلبهم من البيض، أغلبهم من رجال الدين.

ve eğer şanslıysam, harika bir kariyere sahip olacağım. Eğer değilsem, iyi bir kariyerim olacak."
وأحاول أن أكون محظوظاً، وإذا كنت كذلك سأحصل على مسيرة عمل رائعة. وإذا لم أكن محظوظاً سأحصل على مسيرة عمل جيدة

Tek bir hata yüzünden iyi bir cerrahın kariyerine son vermek istemiyorum.
أنا لا أريد أن أرمي مسيرة مهنيّة لجرّاح جيّد بسبب خطأ واحد

Barış içinde meclise yürüyeceğiz ve sonuç alana kadar orada kalacağız.
سنقوم بعمل مسيرة تجاه البرلمان و سنقف هناك أطول فترة ممكنة

Bu harika Charles Greane'in kariyerinden en iyi anların bir derlemesi.
هذه شهادة على أروع اللحظات فى مسيرة العظيم تشارليز جرين

Festivalin borçlu olması umurumda değil, geçit töreni istiyorum.
لا يهمني اذا كان هذا مهرجانا بالدين، أريد مسيرة