| Benim hakkımda ne düşündüğünüzü henüz bilmiyorum Ama bununla da yaşabilirim. | TED | مازلت لا اعرف رايكم في شخصي, لكنني استطيع العيش مع ذلك. |
| Onun o adam olduğunu biliyorsun Ama onu teşhis etmedin. | Open Subtitles | وأنتِ تعرفين بأنّه نفس الرجل مع ذلك أنكِ لم تميّزيه |
| Ama yine de kalplerini hayatları boyunca başkasına vermeye razılar. | Open Subtitles | و مع ذلك مستعدون ان يشاركوا شخص اخر كل حياتهم |
| o önceki şerif Duncan'la ilgili meseleden beri... bu iş tamamen çığırından çıktı. | Open Subtitles | ليست الأرباح هذا العمل كله ساء منذ التعامل مع ذلك المارشال السابق دنكان |
| Ne arkadaşı ne de ailesi var gibi görünüyor Gerçi. | Open Subtitles | مع ذلك لا يبدو انها تملك عائلة او أية اصدقاء |
| Sen bu tuvallere ruhunu koyuyorsun ve insanlar bunu görüp, karşılığını verecekler. | Open Subtitles | انت تضعين روحك على القماش وسيرى الناس ذلك سيتجاوب الناس مع ذلك |
| Ama Bay Cullen, sizin yalnızca aşığınız değil, doğru mu? | Open Subtitles | السيد كولين مع ذلك هو ليس فقط حبيبك أليس كذلك؟ |
| Hayır, Ama yine de. Çok küçük ve önemsiz bir varlığım vardı. | Open Subtitles | كلاّ، لكن مع ذلك ما زلت موجوداً بهذا الوجود الغير مهم والصغير |
| Ama yine sana şunu söyleyebilirim. Gerçek koşullar altında en azından.. | Open Subtitles | لكن مع ذلك يمكنني أن أخبرك هذا كحد أدنى، حد أدنى |
| "...Ama yine de çok yaklaşırsam ateşinin beni tüketmesinden korkuyorum." | Open Subtitles | و مع ذلك أخشى ان اقتربت كثيرا فسوف تحرقني النار |
| Ne kadar ilerlediğimize bir bak. Ama henüz sadece yüzeyi kazabildik. | Open Subtitles | انظري كم تقدّمتِ، لكنّنا مع ذلك ما زلنا نخدش السطح فقط |
| Belki bir daha konuşamayacak, Ama yine de hayatı kurtuldu. | Open Subtitles | لم يعد قادراً على الكلام، لكنّه مع ذلك أنقذ حياته |
| Onun kararıyla yaşayabilir yada ölebilirsiniz. Kaptanlar bu yüzden o yıldızları takıyorlar, efendim. | Open Subtitles | انت تعيش وتموت مع ذلك , وذلك حيث القائد يتملك الاشرطة , سيدي |
| Gerçi, bu onun adı değil. Gerçek adı bu değil. | Open Subtitles | مع ذلك , هذا ليس أسمها , ليس أسمها الحقيقي |
| İğne ve hastane kokuları içeren bir plan Gerçi Ama yine de heyecanlıyım. | Open Subtitles | رائعة ، تنطوي على حقن وروائح مستشفى لكن مع ذلك نوعا ما جميلة |
| Evet, zaten Güney Amerika'da çalışmalarını sürdürdüğüne dair söylentiler vardı. | Open Subtitles | نعم ، مع ذلك ذهب إلى أمريكا الجنوبية ليكمل عمله |
| Çok güzel olmuş evlat. bunu tek başına nasıl bu hale.. | Open Subtitles | يارجل, إنها جميلة مع ذلك لا أعرف كيف تمكنت من بناء |
| Ne de olsa gençken Paris'in en dile düşmüş kadınlarından biriydi. | Open Subtitles | مع ذلك فإنها كانت .. إحدى أكثر الشابات السيئات السمعة في باريس. |
| Ama hala burdayım hala gülümseyebiliyorum Ve dünya hala muhteşem bi yer | Open Subtitles | مع ذلك لازلت هنا , يمكنني ان ابتسم والعالم لايزال مكان رائع |
| Bununla ilgili büyük bir sorun var. Ve bu sorun kıskançlık. | TED | و هنالك مشكلة حقيقية كبيرة مع ذلك و هذه المشكلة هي الحسد. |
| ancak bir balık için her renk tehlike anlamına gelir. | Open Subtitles | إذا أنت سمكةَ مع ذلك , تتهجّى أيّ لون للخطر. |
| buna alışmak zaman alıyor Ama merak etme, iyi insanlar. | Open Subtitles | يستغرق بعض الوقت ليعتادوا عليه. إنهم أناس جيدون, مع ذلك. |
| bununla birlikte erkeklerin bu harekette yer almasını sağlamak oldukça tartışmalı. | TED | ولكن مع ذلك إدراج الرجال خلال هذه الحركة سيكون محل نقاش. |
| Babamın bankalara olan güvensizliğini paylaşıyorum fakat borsaya olan nefretini paylaşmıyorum. | Open Subtitles | مع ذلك ليس لي علم في البنوك و لكن استطيع التخمين |
| Sadece bir sayı, Higgs bozonu kütlesi, Ama yine de, bu sayıdan çok şey öğrendik. | TED | رقم واحد فقط, كتلة جسيم هيقز بوزون, و مع ذلك, من هذا الرقم نتعلم الكثير. |