O mektupları okumak bir onurdu çünkü seni diğerlerinden ayıran şeyin tek bir puan olmadığını artık biliyorum. | Open Subtitles | كان من الشرف قراءة هذه الرسائل لأنني الآن أعرف أن ما يفرقك عن الآخرين ليست مجرد نقطة واحدة |
O mektupları okumak bir onurdu çünkü seni diğerlerinden ayıran şeyin tek bir puan olmadığını artık biliyorum. | Open Subtitles | كان من الشرف قراءة هذه الرسائل لأنني الآن أعرف أن ما يفرقك عن الآخرين ليست مجرد نقطة واحدة |
Biraz daha paranı almak da benim için bir onur olacak. | Open Subtitles | و سيكون من الشرف لي ايضاً ان اخذ المزيد من نقودكم |
Ama yine de, benim sevgili eski dostum, sana yardım etmek benim için bir onurdur. | Open Subtitles | لكن على كل حال, ياصديقي العزيز من الشرف أن اخدمك |
Bugün size hizmet etmek bir zevk, efendim. | Open Subtitles | كان من الشرف اليوم خدمتك يا سيدي |
Bunu yeni misafirlerime çok sık söyleme şansım olmuyor ama senin bu hapishanede olman bir şeref. | Open Subtitles | أنا لا أقول هذا عادتا إلى نزلائى ولكن من الشرف لنا أن تكون معنا فى هذه المؤسسة |
Azalan onurumuzu korumak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أحمي ما بقي من الشرف |
Antik Yunan'da, benim yaşımda birini uzay fuarına çağırmanın onurlu bir davranış olduğunu biliyor muydunuz? | Open Subtitles | أتعلمون بأنه في اليونان القديمه كان من الشرف أن يٌدعى شخص في عمري إلى مؤتمر فضاء ؟ |
Benim için bir onur olur. | Open Subtitles | انه من الشرف ان اقوم بذلك من سعادتي |
Tüm bu yıllar boyunca ailenize hizmet etmekten onur duydum. | Open Subtitles | لقدكان من الشرف لي أن أخدم أسرتك, طوال هذه السنين. |
- En yakın arkadaşın olmak benim için bir onurdu. | Open Subtitles | كان من الشرف لي ان اكون افضل اصدقائك نعم |
O'nu tanımak ve birlikte çalışmak bir onurdu. | Open Subtitles | كان من الشرف معرفته والعمل معه |
O zaman seninle iş yapmak bir onurdu. | Open Subtitles | حينها سيكون من الشرف القيام بالعمل معك |
İmzanızı almak da benim için bir onur olacaktır. | Open Subtitles | و سيكون ايضاً من الشرف لي ان احصل على توقيعك |
Senin için hayatımı vermek benim için bir onur olur. | Open Subtitles | سيكون من الشرف لي أن أضع حياتي لأجلك |
"Tek Yıldız", sör, söylemek zorundayım ki sizinle tanışmak bir onurdur. | Open Subtitles | لونستر علي ان اقول انه من الشرف لي ان اقابلك |
Majesteleri size naçizane hizmetkarınızı sunmak hayatımdaki en büyük onurdur misafirlerini eğlendirmek için kızınız tarafından seçilen Büyük Kuklacı, Ruben Rybnik hizmetinizdedir. | Open Subtitles | فخامتك، انه من الشرف الرفيع في حياتي ان اقدم لك خادمك المتواضع، |
Bugün sana da hizmet etmek bir zevk, ahbap. | Open Subtitles | وكان من الشرف خدمتك انت ايضاً يا صح |
Şimdiyse, baylar ve bayanlar, markamızın arkasındaki adamı Ian Adams'ı sunmak benim için büyük bir zevk. | Open Subtitles | و الان , سادة و سيدات, انه من الشرف ان اقدم الرجل الذى لدية وشم, ايان ادم! |
Senin huzurunda olmak tüm bu genç çocuklar için bir şeref. Belki bu sırada bir iki bir şey öğrenirler. | Open Subtitles | من الشرف وجود الشباب في حضورك بل إنهم سيتعلمون بعض الأشياء في العملية |
- Bu benim menejerim Doug. - Sizinle tanışmak bir şeref... | Open Subtitles | هذا هو وكيل أعمالي ، دوغ - من الشرف مقابلتك - |
Azalan onurumuzu korumak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أحمي ما بقي من الشرف |
Hak etmedikleri bir şeyi almayacak kadar onurlu çocuklar. | Open Subtitles | هؤلاء الأولاد لديهم الكثير من الشرف من أجل أن يأخذوا شيئا ليس حقا لهم |
- Kassie, beni aramandan onur duydum. | Open Subtitles | كان من الشرف ان أستقبل مكالمتك |