"مُغلق" - Traduction Arabe en Turc

    • kapalı
        
    • kilitli
        
    • kapandı
        
    • kapalıyız
        
    • kapatıldı
        
    • kapalıydı
        
    • kilitlenmiş
        
    • kapattık
        
    • kapalıdır
        
    • kilitliydi
        
    • kapalıymış
        
    kapalı olduğu için kimse içeri giremeyecek mi? Open Subtitles هل غير مسموح بدخول أيّ شخص لأنّـهُ مُغلق حقاً؟
    Belki yeterince iyi anlatamadım ama sanırım çenini kapalı tutmanı söylemiştim. Open Subtitles ربما لم أكن واضحاً في كلامي، لكنني أظن أخبرتك بأن تبقي فمك مُغلق.
    Belki yeterince iyi anlatamadım ama sanırım çenini kapalı tutmanı söylemiştim. Open Subtitles ربما لم أكن واضحاً في كلامي، لكنني أظن أخبرتك بأن تبقي فمك مُغلق.
    Servis girişi kilitli ve anahtarı da kayıp. Open Subtitles إن مدخل الخدمة مُغلق . و لقد إختفى المفتاح
    Aslında avukat arıyordum. Çünkü ofisim kapandı. Open Subtitles كنت أبحث عن محام ولكن المكتب مُغلق
    Bu süre içerisinde dış dünyaya kapalıyız. Open Subtitles إبتداءً مِنْ هذه اللحظةِ، نحن مُغلق مِنْ العالم الخارجي.
    Dükkan kapalı Birini ziyarete gitmiş olmalı. Open Subtitles المكتب التجاري مُغلق لابد وأنها زيارة إجتماعية
    dükkan kapalı ve 10'da açılacak. Open Subtitles الدكان مُغلق الآن. سَيَفْتحُ فقط في العاشرة
    - Haas'inki? O da kapalı. Son aramalarına girmeye çalışıyorum. Open Subtitles مُغلق أيضا، أنا أحاول الإطلاع على مكالماته الأخيرة.
    Onunla birlikte bu kapalı alanda on bir saatim var. Open Subtitles لديّ 11 ساعة في مكان مُغلق لأحاوِل معها.
    kapalı bir sistemin kendini yenileme yeteneği yoktur. Open Subtitles نظام شمسي مُغلق له القدرة على إعادة تجديد نفسه
    Burası dolmuş taşıyor bile. Bu kapıyı kapalı tutmalıyız biliyorsun. Open Subtitles قدّ حضر الجميع بالخارج، أتعلم، يجب أنّ نبقي هذا الباب مُغلق.
    Bu da kapının patlamadan önce kapalı olduğunu gösteriyor. Open Subtitles ذلك يعني هذا الباب كان مُغلق قبل الإنفجار
    Kalanını toparlayabilirdim ama bankalar kapalı işte. Open Subtitles لكنتُ أحضرتُ الباقي، ولكن المصرف مُغلق الآن.
    Ana kapı kilitli, Peter. Bana anahtarı ver! Open Subtitles الباب الرئيسى مُغلق . بيتر , إعطنى المفتاح
    İnceleme sonucu görüldü ki, çanta kilitli bile değilmiş. Open Subtitles بعد إجراء المزيد من الفحص، الصندوق غير مُغلق ،على الاطلاق.
    Deponun iki tane girişi var. Ön kapı kamerayla izleniyor. Arka kapı da kilitli. Open Subtitles حسنًا، لا يوجد سوى طريقتين للدخول، الباب الأمامي ومزود بكاميرا مُراقبة، والخلفي مُغلق
    İstismar skandalından sonra kapandı. Open Subtitles اه، إنه مُغلق بعد فضيحة بشأن الإساءة.
    Üzgünüm. Dükkan kapandı. Open Subtitles أَنا آسفُ، المخزن مُغلق.
    ee... Şuan kapalıyız, fakat daha sonra gelirseniz belki... Open Subtitles المكان مُغلق الآن، لكن إن وددتم العودة لاحقًا...
    Çam ağacından bir kutuda gömüldü, uygunsuz kapatıldı... yüzeyden sadece iki adım mesafeye gömüldü. Open Subtitles مدفون في صندوق صنوبرِ مُغلق بشكل غير صحيح المدفون فقط على عمق قدمان تَحتَ السَّطحِ
    Hayır, ben şey... sana bir şey almak istedim, ama çiçekçi kapalıydı. Open Subtitles لآ، كُنت... أردت أن أحضر لكِ شيء، ولكن مَحل الأزهار كانَ مُغلق.
    Dışarıdan kilitlenmiş. Open Subtitles أنه مُغلق من الخارج
    Doğu kanadını kapattık. Open Subtitles المخرج الخلفيّ الشرقيّ مُغلق.
    Cumartesi öğleden sonraları da Fort Scott postanesi daima kapalıdır. Open Subtitles بعد ظهيرة يوم السبت مكتب بريد (فورت سكوت) دائماً مُغلق.
    Savaştan döndüğümüzde onu kafası ezilmiş olarak bulduk ve kapı içeriden kilitliydi. Open Subtitles عُدنا من المعركة لنجد رأسه مُهشمًا والباب مُغلق من الداخل
    Cep telefonun kapalıymış. Open Subtitles كانت تقول بأن هاتفك مُغلق.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus