O çalıntı kalbin her atışı benim beynindeki sesim olacak. | Open Subtitles | كل نبضة لهذا القلب المسروق هو صدى لصوتي في رأسك |
Kalp atışı dakikada 140. Son derece normal. | Open Subtitles | مائة و أربعون نبضة في الدقيقة طبيعيّ للغاية |
Evet, bildiğimiz gibi hayat değişebilir bir kalp atışında. | Open Subtitles | اجل ، الحياة التي نعرفها يمكنها التغير في نبضة قلب |
Bak, normal nabız, dakikada 70 çarpı ortalama yaşam süresi, 75 yıl... | Open Subtitles | انظر، إذا أخذت معدل النبضات الطبيعي فهو سبعون نبضة بالدقيقة مضروبة في متوسط عمر الانسان وهو 75 سنة |
5 saniyede 11 atım. Dakikada 132 atım eder. | Open Subtitles | أحدى عشّر نبضة بكل ثانية حوالى 132 نبضة بالدقيقة. |
Yüz pikosaniye süren bir ışık atımı birkaç santimetrelik bir derinlik çözümlemesi sağlıyor ama yarının arabalarının bundan daha iyi görmesi gerekiyor. | TED | تدوم نبضة الضوء الواحدة لمئة بيكو ثانية وتسبب دقة عمق تبلغ بضعة سنتيمترات، لكن السيارات في المستقبل ستحتاج لترى أفضل من ذلك. |
Bu ışık sinyali ışığın bir dalga boyu kadarına dek geliyor. Yani bir grup fotonun hepsi gelip sürekli çarpıyorlar. | TED | هذه نبضة من الضوء ذات طول موجي يعادل موجة واحدة. إذن فهي كمية من الفوتونات كلها تأتي و تضرب في نفس الوقت. |
Anahtarın açılışıyla, serebral korteksine saniyenin onda biri süren manyetik bir darbe verir. | Open Subtitles | وبنقرة مفتاح كهربي يرسل نبضة مغناطيسية إلى قشرة المخ تستمر عشراً من الثانية |
- Ar-Ge bölümümüz yaptı. Yüksek frekansta sinyal gönderip gelen yanıtın süresine göre ortamın haritasını çıkarıyor. | Open Subtitles | لقد جعلت دائرة التطوير و البحث تعمل عليها ترسل نبضة عالية التردد تسجل وقت الرد |
Dakika başı 100 atımlık kalp masajı yapmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نضخ بمعدل 100 نبضة في الدقيقة. |
40,5 derece ateşi var ve Nabzı sürekli şekilde, 166. | Open Subtitles | حرارته 105 ونبضه سريع بمعدل 166 نبضة في الدقيقة |
Tenin tenime değerken her atışı hissedebiliyorum. | Open Subtitles | يمكنني الشعور بها كل نبضة من خلال جلدك إلى داخل جلدي |
Hedefin sağlık durumu mükemmel gibi görünüyor kalp atışı dakikada 45. | Open Subtitles | هممم , الهدف يبدو أنه في حالة جسدية ممتازة قياس نبضات القلب خمسة واربعون نبضة في الدقيقة |
Kalbinin her atışı küçük bir mucize. - Çok narinsin. - Biliyorum. | Open Subtitles | كل نبضة ينبضها قلبك هي معجزة ولكن هذا الشيء ضعيف جداً |
Her kalp atışında, yüksek kan basıncı, milyonlarca alyuvarı, vücudumuzda hızla dolaşan büyük bir oksijen zincirine sıkıştırır. | TED | وفي كل نبضة قلب، يقوم ضغط الدم المرتفع برص الملايين من خلايا الدم الحمراء داخل قطارات ضخمة من الأوكسجين والتي بدورها تتدفق وبسرعة إلى جميع أنحاء الجسم. |
# - # Kalbimin her atışında# | Open Subtitles | كل نبضة من قلبي ــ اها ، شكراً لك ِ |
nabız 88. Tansiyon 1 40'a 95. Biraz yüksek. | Open Subtitles | نبض القلب عند 88 نبضة متجاوزاً المعدّل الطبيعى بعضَ الشيء |
vücut ısısı 41 derece. nabız dakikada 200 civarı. | Open Subtitles | حرارة الجسم تعادل ب 106 فهرينهايت معدل النبض 200 نبضة في الدقيقة |
Bu atım, bir kurşunun yönünü saptıracak kadar kuvvetli. | Open Subtitles | نبضة قوية بما فيه الكفاية لصد رصاصة |
Hayır, efendim, sadece anlık bir enerji atımı. Üsse bir tehdidi yok. | Open Subtitles | لا يا سيدي،فقط نبضة طاقة أولية ليس هناك تهديد إلى القاعدة |
Eğer bir güç kaynağını vericiye bağlarsan, elektromanyetik dalga oluşturur. | Open Subtitles | لو حولنا مصدر الطاقة نحو المُرسل فسيولّد ذلك نبضة |
Emrettiğiniz gibi, aynamı Galapagos'a devasa elektromanyetik darbe ateşleyecek şekilde ayarladım. | Open Subtitles | بناءً على أوامرك, عدلت مرآتي لتطلق نبضة كهرومغناطيسية هائلة على جزر غالاباغوس |
Büyük olasılıkla dördüncü alt-dizide düzenli sinyal! | Open Subtitles | نبضة قوية آتية من الهوائى الرابع |
Tamam da 100 atımlık seviyeye ulaşamadınız. | Open Subtitles | لم تحافظوا على 100 نبضة في الدقيقة، |
- Nabzı zayıf. Stabile hâle getirmeliyiz. | Open Subtitles | أن نبضة ضعيف, لابد أن نجعله مُستقراً |
Gemiyi kapanması için ayarladı, kumanda cihazlarının erimesi için sıcak titreşim yolladı. | Open Subtitles | لقد أغلق السفينة بالإقفال التام ثم أرسل نبضة حرارية ليذوب أجهزة التحكم |