"نحتاج لأن" - Traduction Arabe en Turc

    • gerekiyor
        
    • gerek
        
    • lazım
        
    Önce anlamamız lazım ama aynı zamanda yönetmemiz ve korumamızda gerekiyor. TED نحتاج لأن نفهم ولكن نحتاج أيضاً أن نبدأ بالحماية والادارة
    Bu büyük karbon taşınmasının iklim üzerindeki büyük etkisinin nerede, ne zaman ve niçin gerçekleştiğini bilmemiz gerekiyor. TED نحتاج لأن نعرف، أين ومتى ولماذا وفيما إذا كان لنزول الكربون إلى الأعماق آثار كبيرة على مناخ الأرض.
    Demek şimdi de aramalarımı görmezden geliyorsun. Ne kadar ilginç. Konuşmamız gerek. Open Subtitles أرى أنك تتجاهل اتصالاتي الان , هذا مشوق , نحتاج لأن نتحدث
    Bu krize dikkat çekebilmek için, göğüs kanseri kampanyası kadar iyi olmamız gerek. TED نحن نحتاج لأن نكون جيدين كما كانت حملة سرطان الثدي للحد من هذه الكارثة
    İskoçya'yı ezmemiz lazım ki, bir daha ayaklanmayacaklarından emin olalım. Open Subtitles نحتاج لأن نحطم سكوتلندا حتى نتأكد أنها لن تثور ضدنا
    Bu cihazlar piyasaya girmeden önce güvenlik ve gizliliğini açıklığa kavuşturmak gerekiyor, çünkü herhangi biri bağlı bir cihaz üzerinden giriş yapabiliyorsa bir evi anahtarla kilitlemenin ne anlamı var ki? TED فنحن نحتاج لأن نحصل على الأمان والخصوصية بوجود هذه الأجهزة قبل دخولها السوق، فما هو الغرض من تأمين المنزل بمفتاح إذا كان بإمكان أي شخص الدخول إليه عبر جهاز متصل بالشبكة؟
    En üst biliminsanlarına birçok defalar sordum, gerçekten de sıfırın yakınlarına inmemiz gerekiyor mu? TED سألت أفضل العلماء حول هذا عدة مرات ، هل حقاً نحتاج لأن نكون قرابة الصفر؟
    İşten çıkmayın. Kira ödememiz gerekiyor. Open Subtitles يا بنات لا تستقلن نحن نحتاج لأن ندفع الأيجار
    Miles! Bize Price'ın bankasından bir hedef bulman gerekiyor. Open Subtitles وسوف نحتاج لأن نعثر على هدف مثالى داخل مصرف برايس
    Ancak daha ileri gitmeden bu konuyu çözümlememiz gerekiyor. Open Subtitles نحتاج لأن نحل هذه القضية قبل أن نستطيع المضي قدماً
    Ama devam etmeden önce kan akışını kontrol etmemiz gerekiyor. Şu an yapacağımız şey, Open Subtitles ولكن نحتاج لأن نتأكد من الدورة الدموية قبل أن نكمل
    Eh, daha fazlasını anlatmama gerek olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles حسنا ، لا أعتقد أننا نحتاج لأن نذهب أبعد من ذلك
    Gerçekten bize katıldığını ispatlaman gerek. Open Subtitles إننا نحتاج لأن تثبت بأنك تحوّلت بشكل حقيقي
    Cylonların bizi yok etmesine gerek kalmaz, kendi kendimizi yok ederiz. Open Subtitles فلن نحتاج لأن يدمرنا السيلونز .. لأننا سنفعل ذلك بأنفسنا
    Tamam. Ama bir takım arkadaşı seçmemiz gerek. Open Subtitles حسناً، ولكننا نحتاج لأن نختار زميلتها في الفريق
    Ben salonda olacağım. Konuşmamız gerek. Open Subtitles سوف أكون في غرفة المعيشة نحتاج لأن نتحدث لبعضنا
    bizim de aynı şeyi yapabilmemiz lazım. TED ولذا فنحن نحتاج لأن نقدر على فعل نفس الشئ، حسناً.
    yeniden başlamak zorundayız. Tamam, öyleyse ne yapmamız lazım? TED نحتاج لإعادة البداية. حسناً، في عالمي ماذا نحتاج لأن نفعل؟
    Haydi, o şeyler bizi bulmadan çıkışı bulmamız lazım. Open Subtitles هيا نحتاج لأن نجد الطريق للخارج قبل أن تجدنا تلك الأشياء
    Bill o lanet ağaçta asılıydı, Kelli! Yardım çağırmamız lazım! Haydi! Open Subtitles بيل كان مشنوق على شجرة لعينة يا كيلي نحن نحتاج لأن نجد مساعدة , هيا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus