"ندخل" - Traduction Arabe en Turc

    • içeri
        
    • giriyoruz
        
    • girip
        
    • gireceğiz
        
    • Biz
        
    • girmemiz
        
    • girmek
        
    • girmeden
        
    • gidelim
        
    • girmeliyiz
        
    • gireriz
        
    • geçelim
        
    • gidiyoruz
        
    • gidip
        
    • oraya
        
    Bu kızın yardıma ihtiyacı var. Bizi içeri alacak mısınız? Open Subtitles هذه الفتاة تحتاج إلى مساعدة أتركنا ندخل من فضلك ؟
    Günaydın, insan bekçi. Bizi içeri al. Hepsi bu kadar. Open Subtitles عمت صباحا, أيها الحارس البشرى دعنا ندخل هذا كل شىء
    İçeri girdiğimizde, ne istersen yap, sadece benden ve kızdan uzak dur. Open Subtitles بمجرد ان ندخل, أفعل ما تريد ولكن أبقى بعيدا عنى وعن الفتاة
    gidip en yakındaki yetişkine danışacağım. Vaktimiz yok. İçeri giriyoruz. Open Subtitles سأذهب لإبلاغ أقرب بالغ لا يوجد وقت، يجب أن ندخل
    Tamam, mümkün olan en kısa sürede içeri girip çıkın. Tamam? Open Subtitles علينا فقط أن ندخل ونخرج بأسرع وقت ممكن ، حسناً ؟
    Biz de şelale tarafındaki gizli geçitleri kullanıp şehre gireceğiz. Open Subtitles يُمكننا أن ندخل المدينة بإستخدام الممر السري بِجانب الشلال المائي.
    Pekâlâ, içeri dalıyoruz ve bu şeyi camdan dışarı atmaya başlıyoruz. Open Subtitles حسنا هذه الخطه ندخل إلى هناك ونبدأ برمي الطعم من النافذه
    Bak, içeri girmeden önce, bilmeni istediğim bir şey var. Open Subtitles , انظر , قبل أن ندخل أريدم أن تعرف شيئاً
    İçeri... İçeri başkası gelmesin. Bu işi, başkası yokken yapmak istiyorum. Open Subtitles دعنا لا ندخل الناس أود فعل هذا بدون وجود أحد هنا
    Yine de, içeri girsek iyi olur, çünkü koridorlarda takılmamızı pek istemiyorlar aslında. Open Subtitles أيضاً، من الأفضل أن ندخل لأنّهم لايحبذون فكرة التسكع في الممر ، حقاً
    Tabutun altında bir delik olacak ve oradan yılanı içeri göndereceğim. Open Subtitles سأفعل بـ 5000 دولار كفن به ثقب سفلي ندخل منه الأفعى
    Kahramanlarımıza alkış tutup, hiç edinmediğimiz arkadaşlara ağladığımız kurgusal dünyalara isteyerek giriyoruz. TED ندخل بإرادتنا لعوالم خيالية حيث نهتف لإبطالنا و نبكِ لأصدقاء لم نحظَ بهم قط.
    Bilinmeyen bir bölgeye giriyoruz ve uzmanlığımız ve sistemlerimiz hala geçmişe dayanmaktadır. TED نحن ندخل في اماكن غير مكتشفة حتى الان، ولكن كل خبراتنا وأنظمتنا مبينة على احداث الماضي.
    Kelimenin tam anlamıyla, duvarlarını çizdim, kartona modelledim, ve Biz içeri girip kestik, ve bazı şeylerin yanlış olduğuna karar verip çıkarıp taktık. TED لقد قمت حرفيا بالرسم على جدران المقطورة نسختها على ورق مقوى كنا ندخل ونقطع، نقرر أن أمر ما خاطئ نخرجه، نعيده
    Birbirinize etle tırnak misali yakın durun. Ön taraftan gireceğiz. Open Subtitles ايقوا قريبين ، كاللحم مع العظم سوف ندخل من الأمام
    Öyleyse oraya bizim girmemiz lazım. İhtiyar bize katılmazsa, bu mümkün değil. Open Subtitles يجب أن ندخل إلى هناك بأنفسنا إذاً كما قلت، إن لم يكن الرجل العجوز في صفنا فالأمر مستحيل
    İçimde, röportajın vurucu kısmına girmek üzere olduğumuza dair bir his var. Open Subtitles عندي شعور أننا على وشك أن ندخل في الجزء المهم من المُقابلة
    - Deneme, deneme... - Baba, baba. Hadi Roz'un odasına gidelim. Open Subtitles أبي، دعنا ندخل لكشك روز بإمكانك أن تلمس أي شئ هناك
    - Arama parametrelerimizi girmeliyiz. - O iş yapıldı bile. Open Subtitles نريد أن ندخل الى قسم قاعده البيانات تم ذلك بالفعل
    Üçüncü adım olarak, ses genlerinin düzenlendiği ve yeni bir modelin doğduğu ses tasarımı dünyasına gireriz. TED وكخطوة ثالثة، ندخل عالم التصميم الصوتي، حيث تتكون جينات الصوت ويُبتكر نموذج صوتي جديد
    İçeri girelim diyorum, geçilemeyen düzeyi geçelim ve diğer tarafa varalım. Open Subtitles واقول بأن ندخل وننتصر على المستوي المستحيل الفوز ونصل الى الجانب الاخر
    Burdan, mutfağa gidiyoruz son zamanlarda çok değişti artık mutfaklar. Open Subtitles هنا، ندخل المطبخ الذي كان مؤخراً معاد تشكيله
    Aslında benim ağız tadıma göre biraz fazla pişmiş. Bir daha oraya gitmeyelim. Open Subtitles في الواقع لقد انشوى أكثر مما أحب دعينا لا ندخل إلى هناك جدداً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus