Dr. Jackson'ın ve Binbaşı Carter'ın bulunduğunu bildiğimiz son yer burası. | Open Subtitles | هذا المبنى آخر موقع نعلمه تواجد فيه دانيال جاكسون والرائد كارتر |
Şu anda bildiğimiz şey şu ki, sizin geminizin koruması olmadan hiçbir şansları olmayan 50.000 sivil kazazede mevcut. | Open Subtitles | ما نعلمه في هذه اللحظة أنه يوجد 50 ألف لاجئ مدني بالخارج ليس لديهم أي فرصة بدون حماية سفينتك |
Bu saldırı zaten bildiğimiz şeyi doğruluyor. Yeryüzü dünyası ölmemizi istiyor. | Open Subtitles | هذا الهجوم برهان على ما نعلمه مسبقاً، عالم السطح يشاء موتنا |
Evet, bunu çoktan biliyoruz. bilmediğimiz şey ise; onunla karşılaştıktan sonra ne yaptığın. | Open Subtitles | أجل، ذلك صحيح، ما لا نعلمه ما الذي حدث بعد ما كنت تتعقّبه |
biliyoruz ki insanlar internette paylaşım yapıyor, fakat bir kişi ile diğeri arasındaki boşlukta ne olduğunu bilmiyoruz. | TED | نعلم أن الناس يتشاركون المحتوى على الإنترنت، ولكن الذي لا نعلمه ما الذي يحصل في الفراغ ما بين الشخص الأول إلى الآخر |
Bir şey var, dünyanın her yerinde tanıştığımız herkesle ilgili bildiğimiz, mesala sokakta tanıştığımız, işte her ne yapıyorlarsa ve her neye katlanıyorlarsa, ana nedeni bu, | TED | هناك أمر ما نعلمه عن كل شخص نلتقيه حول العالم، في الشارع، وهو الأمر الأكثر شيوعا من بين جميع الأمور التي يقومون بها والتي يتطرقون إليها، |
Ama ne olursa olsun, bu keşiflerden bildiğimiz şey, Mars'ın bugünkü kalıntılarında yaşamın varlığı hipotezi geçerli bir hipotez olduğudur. | TED | على أية حال، ما نعلمه هو أنه كنتيجة للاكتشاف، فإن الفرضية بأنه لا زالت هناك حياة على المريخ في هذه الأيام تبقى باقية. |
bildiğimiz her şey bu modellere dayanır. | TED | إنّ كلّ شئ نعلمه مبنيٌّ على هذه النماذج. |
bildiğimiz şey, yetişkinlerin çocukların yaptığı vahşi suçlamaları kesin kanıt olarak kabul etmeleridir. | TED | ما نعلمه أن البالغين قبلوا اتهامات خطيرة من أطفال كدليلٍ قاطعٍ. |
bildiğimiz şu ki, eğer yanlış yapmaya hazırlıklı değilseniz, hiç bir zaman orijinal birşey bulamazsınız. Eğer yanlış yapmaya hazırlıklı değilseniz. | TED | ما نعلمه هو، إذا لم تكن مستعدا لتكون مخطئا، فلن تنتج أبدا شيئا مبتكرا. إذا لم تكن مستعدا لتكون مخطئا. |
Önceden bildiğimiz, bu dairenin içinde Güneş'in 4 milyon katı kütle olduğuydu. | TED | ما نعلمه سابقاً انه كان اربعة ملايين مرة أكبر من كتلة الشمس في داخل تلك الدائرة |
Zaman ayarının saat 04:00'e kurulduğunu biliyoruz. bildiğimiz bu kadar. | Open Subtitles | نعلم أن المؤقت كان معد على الساعة الرابعة هذا شيء نعلمه |
bildiğimiz kadarıyla ev içerden sımsıkı kapalıymış. | Open Subtitles | بحسب ما نعلمه أن منزلها كان مغلقاً بإحكام و بشكل تام |
Gezegende adamlarınız olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | وننتقل مُباشرة لما نعلمه أنه لديكم رجال على متن السطح |
En uzunu, Jonhson'ın 6 kartla 21'i bulduğu, 89 saniye süren eldi. Yani, en azından bir buçuk dakika ilerisini görebildiğini biliyoruz. | Open Subtitles | ما نعلمه انه يستطيع المعرفه على الاقل بدقيقة ونصف |
Delik deşik olmuş bir cesedimiz var. - Kurban hakkında başka ne biliyoruz? | Open Subtitles | فبعد كل شيء ، لدينا جثّة مليئة بالثقوب فما الذي نعلمه أيضاً حول الضحية؟ |
Bu bizim bilmediğimiz... ve cevabı tek önemli olan soruydu. | Open Subtitles | ما لم نعلمه كان الاجابة على السؤال الوحيد الذي يهم |
Bayan Moon sizle ilgili her şeyi öğrendik sayılır. | Open Subtitles | لقد اعلمتنا بكل ما نريد ان نعلمه,واشياء اضافيه ايضا. |
Üstlerimiz için çalışıyor işte. Görünen o ki Bilmemiz gereken bu kadarı. | Open Subtitles | إنها تعمل لرؤسائنا , هذا فقط هو المفروض أن نعلمه |
Bunun, bireyin genetik alt yapısına veya deneyimlerine bağlı olup olmadığını bilmiyoruz. | TED | ما إذا كان ذلك يعود إلى خلفيةٍ جينيةٍ أو خبرات فذلك لا نعلمه. |
Ve kendi kendime dedim ki, "Tanrım, eğer bu onu yıkıyorsa, kız denmesi onu yıkıyorsa, ona kızlar hakkında ne öğretiyoruz?" | TED | وقلت لنفسي ، " يا إلهي ، إذا كانت ستدمره أن يُسمى كبنت ، ما الذي نعلمه لهم عن البنات ؟ " |
Sabırlı olursanız hemşireler bilgilerinizi alacak ve bildiklerimizi sizinle paylaşacağız. | Open Subtitles | تحملوا الجهد معنا, الممرضات ستأخذ معلوماتكم وسنخبركم بما نعلمه, حسنًا؟ |
Kaza hakkında aklımızda çok soru var, fakat emin olduğumuz bir şey var... süspansiyon tutmadı. | Open Subtitles | لدينا المزيد من الأسئلة عن الحادث و لكن هناك شيء واحد نعلمه نظام التعليق لم يتحمل |
Yangını başlatanın o olduğunu biliyorduk ama nereden geldiğini anlamamıştık ta ki bu sabaha kadar. | Open Subtitles | كنا نعلم أنه هو السبب فى الحريق لكن مالم نعلمه هو من أين أتى حتى صباح اليوم |
Pekâlâ, yalnızca birkaç saatimiz vardı ama... ..bildiklerimiz bunlar. | Open Subtitles | حسنا ، كان لدينا وقت قليل لكن هذا ما نعلمه |
Satürn, halkaları ve uyduları hakkında bildiklerimizin çoğu Cassini uydusundan elde edilmiştir. | Open Subtitles | أغلب ما نعلمه عن زحل "وعن حلقاته وأقماره، يأتي من "كاسيني |