Ve Tanrı topraktaki tozdan erkeği yarattı ve onun burnuna hayat nefesini üfledi ve erkek yaşayan bir can oldu. | Open Subtitles | و جبل الرب الاله ادم ترابا من الارض و نفخ في انفه نسمة حياة فصار ادم نفسا حية |
Randy'i voodoo büyüsü bildiğine ikna etmiş benim de gözlerime toz üfledi. Hâlâ yanıyor. | Open Subtitles | و نفخ غباراً في عينيّ , ما زالت تحرقنـي |
Bahçeye bir bakıp çocuklar için ısmarlayacağımız Şişme kalenin sığıp sığmayacağını, kontrol etmek için geldim. | Open Subtitles | الاستماع، جئت لمشاهدة الفناء الخلفي وقد قدر أمرت أحد للقلعة نفخ للحزب للأطفال. |
Toronto'da Şişme bir Noel Baba'yı patlattılar. Hem de Noel akşamında! | Open Subtitles | لقد أقدموا على نفخ سانتا كلوز في تورونتو ،ليلة عيد الميلاد! |
Garip üfleme sesleri çıkardı ki güya öleyazan tavşan sesine benziyormuş. | Open Subtitles | نفخ في جهاز يفترض أن يطلق صوتاً يشبه صوت أرنب يحتضر |
Rhode Adası Tasarım Okulu, Heykel ve Cam üfleme Bölüm Başkanı, Bruce Chao'nun harika bir enstelasyonu | TED | هذا تقليد رائع بواسطة بروس تشاو هو رئيس قسم النحت نفخ الزجاج في مدرسة التصميم في رود آيلاند. |
"İlk melek borazanını çaldığında gök gürledi, şimşekler çaktı, yer sarsıldı." | Open Subtitles | عندما نفخ الملاك الأول من خلال البوق الريح و المطر ضربت الأرض |
Acil durum kapısından çıkmadan önce güvenlik ceketlerinizi şişirmeyi unutmayınız. | Open Subtitles | تذكروا من نفخ معاطف الامان الخاصة بكم قبل الخروج من باب الطوارئ |
İşler yolunda giderse koca bir nefesliler bölümünü konuşuruz. | Open Subtitles | إن نجحت الأمور, يمكننا االتحدث عن إحضار جوقة آلات نفخ كاملة. |
Kızdı, bir üfledi, evi yıktı. | Open Subtitles | لقد نفخ وهب وطير بيتهم |
Kim deniz kabuğunu üfledi? | Open Subtitles | مَن نفخ في محارته؟ |
Kim deniz kabuğunu üfledi? | Open Subtitles | من نفخ في صدفته؟ |
Sadece içime nefesini üfledi ve her şey yok olup gitti. | Open Subtitles | نفخ بفمي وحسب وزال كل شئ |
Ve de lise mezuniyetinde 20 metrelik Şişme goril almıştı. | Open Subtitles | وللتخرج من الثانويه جلب غوريلا نفخ بحجم 70 قدم بوجهك عليها |
Sonra iniş yapmak için bir Şişme kullanın, | Open Subtitles | ثم سنقوم بالرسو بواسطة قوارب نفخ |
Şişme kaydırağı açmakla yükümlüyüm. | Open Subtitles | الشريحة نفخ - وأنا المسؤول عن ذلك. |
Bunun yerine futbol iptal ediyorum şansı var mı? (Güler) Ah... Ben Çok zor o şey üzerinde üfleme düşünüyorum. | Open Subtitles | هل من الممكن ان يلغوا الرياضه بدلا من الفن؟ اظن انك بالغتي في نفخ هذا الشي كثيرا |
Ve ateş üfleme eşitliği bozmayınca Erik Estrada gizli silahını seçti: | Open Subtitles | وعندما كان "نفخ النار" لم ينهي الفاصلة، (إيرك) إختار سلاحه الخاص: |
Ağaç hayvanlarını aşağıdan avlamak çok büyük bir silah gücü gerektiriyor 4 metrelik uzunlukta tasarlanmış olan uzun üfleme borusu, yüzyıllardır bu avlarda kullanılıyor. | Open Subtitles | صيد حيوانات الظُلَّة مِن الارض يحتاج الى قوة إطلاق جبَّارة قصبة نفخ بطول 4 أمتار... |
"Üçüncü melek borazanını çaldığında meşale gibi yanan büyük bir yıldız ırmak ve pınarların üzerine düştü." | Open Subtitles | عندما نفخ الملاك الثالث من خلال البوق نجم ملتهب سقط من علو شاهق محترقاً كالمشعل |
"Dördüncü melek borazanını çaldığında deniz yükseldi ve iki yüz bin kişiyi yuttu." | Open Subtitles | عندما نفخ الملاك الرابع من خلال البوق ارتفع البحر و ابتلع 200 ألف شخص |
Evet, balonları şişirmeyi bitirmen için öyle demiştim. | Open Subtitles | ياه , أخبرتك ذلك كي تنتهي من نفخ البالونات |
Konuştuğumuz gibi nefesliler bölümü. | Open Subtitles | جوقة آلات نفخ كما تحدثنا عن الأمر. |